Kasım 2008

Ö T E S İ

 

5.12.2024 



2008 | 2007 | 2006 | 2005 | 2004 | 2003 | 2002


ARŞİV : Mart - 2005

 
 

Köşe Yazıları


Pusula :  BU YAZI SİZİN İÇİN -  Bayram Akcan
Dilin kemiği yoktu ki… Nedense Türkiye’de ayrıcalıklı bir yere sahip olmak için böyle akıl, mantık ve hatta insanlık dışı şeyler söylemek veya yapmak gerekiyor. Orhan Ferit de bunlardan biri. Ferit… Damat Ferit’i mi hatırlattı size. Benzerlik mi var sizce? Yoksa Tevfik Fikret’i mi hatırlattı? Bu cesur (!) yazarın mazlum (!) Ermeniler’i bakın neler yapmışlar. İşte birkaç örnek: İlk Ermeni isyanı 1890'da Erzurum'da gerçekleşmiştir.
()
BAMTELİ :  Küçük Anılarda BÜYÜK SIRLAR -  Aydil Erol
Dün, “Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ” olanlar, “Tek dişi kalmış canavar”lar; “Nehirleri gazi, dağları kahraman” olan; her bir karış toprağı şehit kanlarıyla sulanmış bu aziz vatana; masum ve mazlum milletime arenaya salınmış boğalar gibi saldırdılar!.. Alçaklığın, vahşetin, dehşetin, kepazeliğin, rezilliğin her türlüsünü gösterdiler...
()
Köşe Taşı :  ÇOKLU ZEKÂNIN SIRRI -  Prof Dr. Ali Osman Özcan
Çoklu zekâ diye estirilen fırtınaların yağmacılığı ve yıkıcılığına karşı direnmek, bilim dışı bir tutum olarak anlaşılmamalıdır. Çoklu zekâ deneyiminden sonra, pişmanlık ele girer mi? Deneyimlerimiz, bilme işleminin bir parçasıdır. Fakat iş işten geçmeden önlem alınması da akıllıca davranışın göstergesidir. “Zararın neresinden dönülse kârdır” atasözümüze uygun davranma zamanı gelmiştir, hatta geçmiştir bile.
()
Gerçek :  Ne yapmalı? -  Özdemir Özsoy
Hegel de devleti tanrılaştırırken herhalde kişilikleri belirginleşmiş, olgunlaşmış gerçek insanların meydana getirdiği bir organizasyonu kastediyordu. Birbirine destek olan, birbirini tamamlayan insanları... Yoksa vurgun (üç kağıt diyenler de var) ekonomisi sayesinde palazlanmış ya da hep olduğu gibi yine kendi adamları tarafından “kurtarıcı” kürsüsüne çıkarılmış sermayedarları değil.
()
Tutanak :  TEVRATLA GELEN İLHAM PERİSİ -  Hüseyin Özbek
Yıllar önce tanınmış bir yazarımızla yapılan söyleşi aklımdadır: Üstad kalemi eline almadan önce Tevrat’ı alıp, belli bölümleri okuduğunu, oradan aldığı ilham ve ruhsal birikimle yazılarına başlamayı âdet edindiğini belirtiyordu. Bu tarzın kendisini adeta trans haline getirdiğini, yeni ufuklara, yeni âlemlere açıldığını, yazısına da akıcılık ve duruluk sağladığını etraflıca anlatıyordu.
()
Ünlem ! :  BAYAN RİCE’E AÇIK MEKTUP -  Asuman Özdemir
Demokrasi götürdüğün Afganistan’da, kendi adamlarını seçtirerek köleleştirdiğin yoksul Afgan halkını seviyoruz. Ailesini görmek uğruna vatanına girişte günlerce Conilerince işkence gören Afganistan dışında okuyan Afganlı öğrencileri, beş dolar yevmiye için her türlü mihnete katlanan Afganlı işçileri seviyoruz. Rejimlerini onaylamasam dahi “Irak’ta yaptıklarımı size de yapacağım” diyerek sıranın onlara geldiğini açıkça deklare ettiğin, korkutup, sindirmeye çalıştığın İran ve Suriye halkını seviyoruz.
()
Kuşbakışı :  Yalanı satmak -  Şahin Zenginal
Türbanlı öğrencilere af çıkarılıyor diye bir yaygara koparıldı. Af çıkarıldı, fakat Köşk’ten döndü. Ancak garip durum hâlâ sürüyor. İktidar kanadı, Anadolu’da, köylerde, kasabalarda, “Türbanlı bacılarımıza af çıkarıyoruz. Türbanlı kızlarımız artık okullarına devam edebilecekler” diye propaganda yaptı, yapmaya da devam ediyor. Yine aynı iktidar kanadı, etkili ve yetkili çevrelere, “Biz türbanlı öğrencilere af çıkarmıyoruz, herkese af çıkarıyoruz.
()
Aykırı Bakış :  TÜRKİYENİN DIŞ TÜRKLER POLİTİKASI : HATAY, BATI TIRAKYA, BULGARİSTAN, KIBRIS, KERKÜK ve DİĞERLERİ -  Dr. Yusuf Gedikli
Esasında Cumhuriyetin Atatürkün ölümünden sonra da aynı politikayı devam ettirmesi gerekirdi ve beklenirdi. Burada anlatılması uzun sürecek hadiseler dolayısıyla ebedi şefin ölümünden sonra rota saptı. Türk kültürü ve Türk topluluklarını ilgilendiren çalışmalar yerine İsmet İnönünün himayesinde Hasan Ali Yücel-Nurullah Ataç ikilisinin pilancısı ve tatbikçisi oldukları materyalist-kozmopolit politika, yani Gırek-Latin ve diğer batı eserlerini basma politikası ikame edildi.
()
Zekice :  TÜRKİYE’NİN İÇ VE DIŞ GÜVENLİĞİ -  Zeki Hacı ibrahimoğlu
Bölücülük ve bu suçu teşvik hiçbir zaman hürriyetler sahasında yer alan bir konu değildir. Türkiye ve Türk milletinin bütünlüğü değişmez bir esastır. Etnik ve inanç farklılıkları bütünlüğü zaafa uğratacak nitelikte kullanılamaz. Toprak ve toplum bütünlüğünü güçlendirecek müessir tedbirler sür’atle alınmalıdır. Bölücülük ve terörün iç ve dış kaynaklarını kurutmak için kesin ve kararlı mücadele yürütülmelidir.
()
Yakın Takip :  MALİYE BAKANINA ÖNERİ -  Dr. Ünal Metin
Devlete olan borçlarını ödemeyen vatandaşa devlet değişik şekillerde cezalar veriyor. Hacizden hapise kadar bir çok ceza vatandaşa uygulanıyor. Bunun da bir caydırıcılığının olmadığını gören hükümet ceza kanunda bazı değişiklikler yapıyor. Ama bu kısır döngü bir türlü çözülemiyor. Vatandaşın devlete olan borçları bitmiyor devlet hakkı olduğu paraları tahsil edemiyor.
()
Serbest Atış :  BİR PROGRAM ÇİZECEKSİN, SAKLAYIP GÖMECEKSİN, KİMSELER SEYREDEMEYECEK -  Tuncay Yıldız
Bu programları televizyonların oyuncu kaynakları olarak görenler de var. Buna katılmak mümkün değil. Çünkü bu programlardan yetişip ciddi bir projede rol üstlenen bir oyuncu bile yok. ‘Biri Bizi Gözetliyor’ evinin ahalisi tarafından çekilen fakat reyting almadığı için kaldırılan diziyi ve birkaç kıytırık dizi rollerini saymıyorum ben. Zaten bu basit rollerden sonra malum oyuncuları başka dizilerin veya filmlerin basit rollerinde dahi göremedik.
()
Sağlık Meridyeni :  ANİ ÖLÜMLERİN SEBEBİ BELLİ DEĞİL Mİ? -  Dr. İsmail  Maraş
Eğer yaşanan ani ölüm yaralanma, kaza geçirme, travma gibi etkenler dışında gelişmişse akla gelen ilk sebep kalp krizi. Ardından ani ve büyük çaplı bir beyin kanaması, bir akciğer embolisi, iç organlardaki damarların ani olarak kendiliğinden yırtılması, zatürree, menenjit, zehirlenme, ilaç reaksiyonları, böcek sokması gibi bazı alerjik reaksiyonlar ani ve şiddetli enfeksiyonlar ve karaciğer hastalıkları vs. ani ölümlere yol açabilenler listesinde yer alıyor. Bu durum tespitini yaptıktan sonra şu soruların cevaplarını aramaya çalışalım:
()
Türk Ekonomisi :  AB MÜZAKERELERİ VE HÜKÜMETİN KADERİ -  İ.Orkun  Atalay
Zira, millî aşama ile milletlerarası aşama arasında bir de “Birlik aşaması” bulunmaktadır. Yani üyeler kendi iç işlerinde menfaat gruplarını tatmin etmekle birlikte bir de AB düzeyinde, Konsey’de kendi millî menfaatlerini gözeterek bir uzlaşmaya varmaya çalışırlar. Son aşamada, önceki iki aşamada elde edilen uzlaşma ve iktidar ile üçüncü tarafların karşısında pazarlık gücüne sahip olurlar.
()
Çapraz Ateş :  Siz kimden yanasınız? -  Kemal Çapraz
Şimdi yine soruyorum. Ülkemiz adım adım batıya teslim edilirken, susanlara soruyorum, teslimiyeti başarı gibi gösteren basınımıza soruyorum, aydınlarımıza, muhalefet liderlerimize ve bu ülkede sorumluluk sahibi olan herkese soruyorum. “Siz kimden yanasınız?” Şimdi konuşmayacaksanız, şimdi ülkemize sahip çıkmayacaksanız, şimdi tavır koymayacaksanız ne zaman sahip çıkacaksınız.
()
- :  DOĞMAYAYDIN MAVİ YILDIZ -  Ahmet Özdemir
İki yıl önce bu ay, Ufuk Ötesi’nde cemrelerden başlayarak sözü Çiğdeme, Nevruza getirmiştim. Bu yıl da son cemre de düştü. Düşmesine ya, Anadolumuzdan kar görüntüleri, çığ ve sel haberleri birbirini izliyor. Anlaşılan o ki, baharı görmek, koklamak, havasını ciğerlerimizin en uç noktalarına kadar doldurmak için Nevruza ulaşmamız gerek.
()
Geniş Açı :  90 yıl onra da aynı ruhla... -  Ali Arif Esatgil
Çanakkale geçilememiş, fakat savaş da bitmemişti işte... Tam 90 yıl boyunca kimi turist, kimi diplomat, kimi iş adamı, kimi misyoner kisvesi altında akınlarını sürdürüp durdu. Ve daha üç gün önce yine şehit haberleri çaldı kapımızı... Bu topraklardan Türkün adını kazımak isteyenler nice 90 yıllar ‘adı ve görüntüsü’ değiştirilmiş saldırılarına devam edecekler.
()
Ölçü :  REFERANSLARIN KAYBI -  Cem  Sökmen
Erol Güngör anlatıyor: “ Partisiyle ilgili bir seyahatten dönüşü sırasında bize Erzurum köylülerinin söylediklerini anlatmıştı. “Beyler siz bizim yoksulluğumuzu anlatıp duruyorsunuz. Aslında sizin bildiğinizden daha yoksul haldeyiz, ama bütün bunlara katlanabiliriz; bizim yüreğimizi asıl yakan şey devletimizin üç tane haydut talebeyle başa çıkamayacak kadar aciz kalışıdır.”
()
Gezi :  Bağların şahı Zeytinbağı -  Banu Erkmen
Hani herkesin bir hayali vardır ya, her şeyi bırakıp kendi halinde küçük bir balıkçı kasabasına yerleşip aradığım huzuru bulacağım diye. İşte ben o aranan balıkçı kasabasını buldum. Bursa’nın limanı Mudanya’dan 11 km ileride, zeytin bahçeleri arasından dolanan yoldan geçip günümüzdeki Türkçe adı ile Zeytinbağı’na vardığımda dünyanın bütün güzellik ve iyiliklerinin süzülüp burda saklandığına inandıracak sadelikte ve şahanelikte zaman kavramından uzak bir yakınlık karşıladı .
()
Azerbaycan Haber :  Zamansız gidişin çok üzdü bizi... -  Orhan Hasanoğlu
Uzun zamandır Rusça yayın yapan ve çok popüler olan “Monitor” dergisinde mücadele ederken başına gelmedik kalmadı. Defalarca hakkında bazı kuruluşlar tarafından suç duyurusunda bulunuldu. Dergisi bayilerden toplatıldı. Kalemi elinden alınmaya çalışıldı güzel kalem ustasının. Bütün baskılara rağmen mücadelesini devam ettirdi.
()
Reymanca :  Etki Ajanları Kol Geziyor... -  Reyman Eray
Türkiye’yi ve Türk’ün değerlerini sulandırmak; bizi biz yapan özelliklerde çatlaklar oluşturmak; sıkı sıkıya sarıldığımız Atatürk ilkelerini gevşetmek ve giderek yok etmek isteyen dış güçlerin tek silahı “pastör”ler olsaydı, gülüp geçebilirdik. Onlar konunun eğlenceli yanı. Fazlaca ciddiye almaya değmez ! Konunun, “hiç de eğlenceli olmayan” bir yanı var ki, işte bunu “ciddi”ye almak zorundayız.
()
Net P@no :  Bluetooth Hayatımızı Değiştirecek -  Baki Günay
Her iş günü çalışırken bilgisayar, faks, yazıcı ve diğer aletlerin kabloları ile hiç boğuşmak zorunda kaldınız mı?. Hele bir de iş yerinizde ayaklarınıza takılan kablolar, dışarıya sarkan, renkli kablolar hiç de iyi bir görüntü vermiyor. Bunların kaldırmanın bir yolu olduğunu düşünen teknoloji şirketleri bütün kablo sistemlerini yok edecek bir sitem geliştirmeyi başardılar.
()
Göğe Merdiven :  SAMİMİYETSİZLİK -  Aybars Fırat
Uzun süredir, neden olduğumuz yerde dönüp durduğumuzu, eğlendiğimizi, bir adım ileriye gitmek şöyle dursun, hep geriye gittiğimizi düşünüp dururum. Zaman zaman binlerce sebep aklıma gelir. Bazen de hiç bir soruya cevap bulamam. Sonunda kendime şöyle bir cevap buldum. Önüme bir mesele geldiği zaman, bu meseleye ne kadar ilgi duyduğuma, bu meselenin samimi olarak beni ilgilendirip ilgilendirmediğine bakıyorum.
()
Milli Sıtrateji :  İNCELENMESİ GEREKEN BİR ÖRNEK! -  Dr. Alptürk Ünlü
Bu ay ki yazacağımızı söylediğimiz seri yazımızın devamını erteliyorum. Çünkü ılımlı İslamcıların gerçek yüzlerine yönelik örnekler de çoğalmaya başladı. Bu örneklerden birisi de Mart ayının içersinde bir televizyon kanalında “Kim Haklı” adıyla yayınlanan verilişte açığa çıktı. Bu yayında, Mehmet Ali Metinyurt adlı fanatik bir Fethullah Gülen şakşakçısının Türklüğe, Atatürk’e, Türk milliyetçiliğine ve Orhan Pamuk gibi şahıslara yönelik düşüncelerini gördükçe, yıllardır söylediğimiz sözlerin bir kez daha ne kadar doğru olduğunu anlıyoruz.
()
Evrak-ı Perişandan :  GİRİŞ -  Doç. Dr. Fethi Gedikli
Kardeş Azerbaycan devleti bağımsızlığını kazandıktan sonra her yönden kendini toparlamaya, keşfetmeye, tanımlamaya başladı. Bu arada dil hususunda da çok önemli gelişmeler ve değişmeler oldu, oluyor ve olacak. Bunların en başında alfabenin bir asır içinde üçüncü kez değiştirilmesi geliyor. Şimdi 62 yıldan sonra Azerbaycan’la ters e, q, x hariç aynı alfabeyi kullanıyoruz
()
Sanal Esaret :  KİRLENEN DÜNYAMIZ VE ZİHİNSEL KÖKENLERİ -  Kemal Çiftçi
Her şey birbiri ile o kadar içiçe ki böyle kesin bir ayırım asla doğru değil. Mümkün de değil zaten. Nitekim bugün meteorolojide “kelebek etkisi” olarak bilinen güzel bir örnek vardır: Amazon ormanlarındaki bir kelebeğin kanat çırpması, dünyanın bir başka yerindeki hava durumunu etkileyebiliyor. İşte bu gerçeği yok sayan insanlık kâinata ve kendisine yabancılaştı.
()
Ekonomide gündem :  YENİ EKONOMİ VE AZALAN VERİMLERİ TERSİNE ÇEVİREN VERİMLİLİK YAKLAŞIMI -  Doç.Dr.Neşe  Çapraz
Artık 21. yüzyıldayız. Bu yüzyıla girerken nelerin değişeceği çok tartışıldı çok düşünüldü. Gerçekten de üretimden, iş olanaklarından, uluslararası ilişkilerden çok geniş bir yelpazeye uzanan farklı bir yapılanma sürecine girdiğimizi görüyoruz. Bu yüzyılda ekonomi, politika, rekabet koşulları, sosyal yapılar vb. her şey değişirken değişmeyen tek şeyin değişim olduğunu bir kez daha gözlemliyoruz.
()
Şiir :  Bizi sağ bırakan kurşuni yıllar ! -  Orhan Seyfi Şirin
Güneşin solmadığı devirlere açılan Işık sızdırıyor şimdi hücreme Kararmış yüreğimde Hayatın izlerini kıpırdatıyor.
()
Tarih Bilinci :  “BUL KARAYI, AL PARAYI” -  Rasim Giresunlu
Türkiye’deki insanlar uyanacaktı(!) Elbette sosyalist-kapitalist anlayışıyla, gazete patronlarının gazetelerinde bir o köşeden bir bu köşeye gidip-gelen Çetin Altan ABD ve kapitalist batı hakkında atıp tuttuğu yıllarda, oğullarını hangi liselerde okutuyordu? Çetin Altan’ın mason locaları hakkındaki görüşleri nasıldır? Özellikle bildiği ve de ilgilendiği bir loca var mıdır? Localar ve sosyalizm hakkındaki düşünce ve kanaatleri nedir? Bunları niye yazıyoruz?
()
SİZDEN GELENLER :  Sizden Gelenler -  Ayhan ÇİFTÇİ
Sizin düşünceleriniz, sizin eleştirileriniz bizler için önemlidir.
()
Sözün Özü :  Türk Dünyası’nda Soros operasyonu -  Alptekin Cevherli
Ne diyordu Rice? “Birleşik Devletler, Büyük Okyanus’tan Çin Denizi’ne kadar olan Ortadoğu bölgesindeki 22 ülke ve 300 milyonu aşkın insana demokrasi ve özgürlük getirmek üzere bir proje ortaya koymuştur!” Batı dünyasının yüzyıllardır Türk-İslâm ülkelerine yönelik oryantalist yaklaşımı son dönemlerde artık daha derli toplu projeler şeklinde kendini göstermektedir.
()

*

Haberler


WEST SİDE STORY (Batı Yakasının Hikâyesi) -  Reyman Eray
Amerikan müzikalinin en önemli bestecisi olan Leonard Bernstein’in müziklediği “West Side Story”(Batı Yakasının Hikâyesi), gerek filmiyle, gerekse dünyanın birçok merkezindeki her sahnelenişinde büyük ses getirmiş bir çalışmadır. Bu başyapıt şimdi İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin yapımı olarak AKM Büyük Salon’da dönüşümlü olarak sergilenmekte...
()
Sadri Alışık Tiyatrosu -  Reyman Eray
Yazımıza, Çolpan İlhan ve Kerem Alışık’ı kutlayarak başlamak istiyoruz. Özel tiyatroların birçoğunda “düzey” sorunu varken, ana-oğul düzeyden ödün vermiyor. İlhan’ın 40 yıldır düzeysiz tek bir işe imza atmadığının da tanığıyız.
()
Çok Yaşa Komedi -  Ufuk Ötesi
Anton Çehov’un iki kısa öyküsü, usta yönetmen Işıl Kasapoğlu’nun rejisiyle İstanbul Devlet Tiyatrosu Taksim Sahnesi’nde.
()
Okul yolu çile dolu -  Celal Bekiroğlu
Kastamonu'nun Doğanyurt İlçesi'nde köy çocukları hergün okula gidip gelirken kilometrelerce yol katederek dağları aşıyor. Doğanyurt'un 4 mahallesi bulunan Ortaburun Köyü'nde 48 ilköğretim öğrencisi uzun ve tehlikeli bir yolculuğun ardından okullarına varıyor.
()
Banka promosyonları çalışanlara ödensin -  Ufuk Ötesi
Türk Eğitim-Sen, memurların maaş alacağı bankaların seçilmesi sırasında, bankalar tarafından verilen promosyonların memurlara ödenmesi için dava açtı
()
KIZILDERİLİ SOYKIRIMI -  Alptekin Cevherli
Yenidünya'ya ayak basan Avrupalılar, binlerce yıldır bu kıt'ada yaşayan ve büyük devletler kurmuş bulunan Kızılderilileri çeşitli yöntemlerle yok etmişlerdir. Savaşarak yenemedikleri yerlileri dünya tarihinin bilinen ilk biyolojik savaşıyla ortadan kaldırmışlardır.
()
Rektörlük sendikacıyı susturmak istiyor -  Ufuk Ötesi
Marmara Üniversitesi'nde öğretim üyesi olan Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen İstanbul Başkanı, Yrd. Doç. Dr. Hanefi Bostan, hakkında yaptığı bir açıklamadan dolayı rektörlük tarafından soruşturma açıldı
()
OSMANLI ARŞİVLERİNE YABANCI İLGİSİ... -  Ufuk Ötesi
-Arşivlerden geçen yıl 69 ülkeden 3 bin 628 araştırmacı yararlandı. Araştırmacıların ülkelere göre dağılımında ilk sırayı 444 araştırmacı ile ABD aldı. Japonya, Almanya, Fransa ve Yunanistan da bu ülkeyi takip etti.
()

2008


OCAK

ŞUBAT

MART

NİSAN

MAYIS

HAZİRAN

TEMMUZ

AĞUSTOS

EYLÜL

EKİM

KASIM

ARALIK

2007


OCAK

ŞUBAT

MART

NİSAN

MAYIS

HAZİRAN

TEMMUZ

AĞUSTOS

EYLÜL

EKİM

KASIM

ARALIK

2006


OCAK

ŞUBAT

MART

NİSAN

MAYIS

HAZİRAN

TEMMUZ

AĞUSTOS

EYLÜL

EKİM

KASIM

ARALIK

2005


OCAK

ŞUBAT

MART

NİSAN

MAYIS

HAZİRAN

TEMMUZ

AĞUSTOS

EYLÜL

EKİM

KASIM

ARALIK

2004


OCAK

ŞUBAT

MART

NİSAN

MAYIS

HAZİRAN

TEMMUZ

AĞUSTOS

EYLÜL

EKİM

KASIM

ARALIK

2003


OCAK

ŞUBAT

MART

NİSAN

MAYIS

HAZİRAN

TEMMUZ

AĞUSTOS

EYLÜL

EKİM

KASIM

ARALIK

2002


NİSAN

MAYIS

HAZİRAN

TEMMUZ

AĞUSTOS

EYLÜL

EKİM

KASIM

ARALIK

 

 Sayı :79

 KÜNYE
 
 ARŞİV
 
 ABONELİK
 
 REKLAM
 
 
  YAZARLAR
 Ali Arif Esatgil
Bayrak gibi yaşamak...
 Alptekin Cevherli
En zor yazım…
 Doç. Dr. Fethi Gedikli
Şimşek gibi çakıp geçen ülkücü
 Dr. Yusuf Gedikli
Sevgili Kemalciğim, candaşım, kardaşım, arkadaşım…
 Kemal Çapraz
Son söz...
 Olcay Yazıcı
Asil Neslin Son Temsilcisi: Kemâl Çapraz
 Bayram Akcan
“BOZKURT” Kemal ÇAPRAZ
 Aydil Erol
Bu çapraz, kimin çaprazı?!!
 Şahin Zenginal
Sensiz hayat zor olacak
 Ünal  Bolat
Sevdiğini Türk için seven Alperen
 Hayri Ataş
“YA BÖYLE ÖLÜM DEĞİL Mİ ERKEN”
 Mehmet Türker
Türk Dünyasının dervişi
 Mehmet Nuri Yardım
Kemal Çapraz diye bir kahraman
 Prof Dr. Ali Osman Özcan
Ufuk Ötesinde Çapraz Ateş
 Orhan Seyfi Şirin
Çapraz doğuştan ‘Reis’ti
 Rasim Ekşi
Kardeşim Kemal’in Vasiyeti
 Dr. Orhan  Gedikli
Sevgili Kemal Kardeşimin Ardından
 Özdemir Özsoy
Seni unutamayız
 Dr. Ünal Metin
“Ufuk Ötesi” yaşıyor
 Aybars Fırat
Kastamonu Beyefendisi
 Süleyman Özkonuk
Öteki Ufuk
 Coşkun Çokyiğit
Kemal Çapraz “Tek Ağaç”lardandı
 Zeki Hacı ibrahimoğlu
30 yıllık dostumdu
 Baki Günay
Kırım Meclisinde Kemal Çapraz sesleri
 Ahmet Tüzün
İz Bırakan
 Cem  Sökmen
Metropoldeki dâvâ adamı: Kemal Çapraz
 Hüseyin Özbek
Kemal Bey
 Asuman Özdemir
Sermayeye kurban gittin…
           
       
 
   

Karahan 2002