Kasım 2008

Ö T E S İ

 

21.12.2024 



Reymanca

 
Reyman Eray

Dile saygı


Bir ülkenin dil varlığı, o ülkenin tarihsel geçmişini, kültürünü, dünyadaki konumunu yansıtır. Türkçe’nin ilk yazılı örnekleri VII.yy’da Orhun ve Yenisey Yazıtları ile ortaya çıkmasına karşın, bilim adamları Türkçe’nin en eski uygarlık dillerinden biri olduğu konusunda görüş birliği içindedir. Yakın zamana dek Ural-Altay dil ailesi içinde değerlendirilen Türkçe; bilim adamlarının yeni çalışmaları ve bulguları ışığında, Türk Dilleri Ailesi olarak adlandırılan bağımsız bir dil ailesi kuramına doğru hızla yol almaktadır...

Bunca “yetkin” bir dilin, sorumsuz yazarlar, radyocular, TV’ciler “konuk konuşmacı”lar tarafından bozulması, kuşa çavrilmesi, kısırlaştırılması ve yozlaştırılması, anlaşılır şey değil ! “Irak Savaşı” gevezeleri, geçtiğimiz ay boyunca bir kez daha katletti güzelim Türkçemizi.
Osmanlı’da, Farsça, Arapça ve Fransızca sözcükler kullanmak, sınıfsal bir üstünlüğün “belirteç”i gibiydi... 1960’ların solcusu “proleter” derdi “emekçi” ya da “işçi” diyebilirken. “Burjuva” derdi “kentsoylu” yerine... Pırıl pırıl Türkçesi olan sayısız sözcüğün -illa- “yabancı”sını kullanırdı...Böyle yapmakla, “entel”liğini ve “çokbilmiş”liğini kanıtlardı aklınca... Hastalık yayıldıkça yayıldı ve günümüzde “entel”liğin vazgeçilmez “önkoşul”u oldu yabancı sözcükler...
“Kavram” gibi güzel bir sözcüğümüz varken, hazret “konsept” diyecek “entel”lik gereği...
Çoğu kez de, iyi bilmediği yabancı sözcüğü yanlış kullanacak; “döküman” diyecek “doküman” yerine. “Belge” derse günaha girecek çünkü !..
“Background’una baktığımızda...”
Neye bakıyormuşuz ?..
“Arka plan”ına !
Bu sayın konuşmacı sokaktaki adama ya da çoğu Türkçe’nin bile hakkından gelememiş Anadolu insanına mı sesleniyor, yoksa kendi dans pistindeki üç-beş kişiye mi ?..
Birçok kanalda gündüz-gece yanlış kullanılan bir sözcük: “Savunmak”.
“ABD’nin yaptığının “işgal” olduğunu savundu...”
“Saddam’ın Suriye’ye kaçtığını savundu...”
“Kitle imha silahı olmadığını savundu...”
“Savunmak”, “müdafaa etmek” demektir.
Buna “Savundu” değil; “ileri sürdü”, “öne sürdü” denir !
Bilmeyenlere duyurulur.

Bir başka güldürü: “Corc dabılyu buş”
“W.”(dabılyu nokta), yazıda “kısaltma” olabilir.
Söylemeye kalkışırsan “kısaltma” değil, “uzatma” olur !
“Dabılyu” üç hecedir. “Volkır” iki hece.
Yani, George Walker Bush demek, daha akıllıca !

Aklını kullanabilenler için !





ufuk@ufukotesi.com

Bu yazı toplam defa okunmuştur.

Ufuk Ötesi Gazetesi'nde yayınlanan yazı, haber ve fotoğraflar kaynak gösterilerek iktibas edilebilir.

UFUK ÖTESİ.COM

BU YAZIYI TAVSİYE EDİN

Adınız  Soyadınız

E-posta adresiniz
Arkadaşınızın e-posta adresi

 

Yazdır  - Sayfanın Başına Dön 

 

 Sayı :79

 KÜNYE
 
 ARŞİV
 
 ABONELİK
 
 REKLAM
 
 
  YAZARLAR
 Ali Arif Esatgil
Bayrak gibi yaşamak...
 Alptekin Cevherli
En zor yazım…
 Doç. Dr. Fethi Gedikli
Şimşek gibi çakıp geçen ülkücü
 Dr. Yusuf Gedikli
Sevgili Kemalciğim, candaşım, kardaşım, arkadaşım…
 Kemal Çapraz
Son söz...
 Olcay Yazıcı
Asil Neslin Son Temsilcisi: Kemâl Çapraz
 Bayram Akcan
“BOZKURT” Kemal ÇAPRAZ
 Aydil Erol
Bu çapraz, kimin çaprazı?!!
 Şahin Zenginal
Sensiz hayat zor olacak
 Ünal  Bolat
Sevdiğini Türk için seven Alperen
 Hayri Ataş
“YA BÖYLE ÖLÜM DEĞİL Mİ ERKEN”
 Mehmet Türker
Türk Dünyasının dervişi
 Mehmet Nuri Yardım
Kemal Çapraz diye bir kahraman
 Prof Dr. Ali Osman Özcan
Ufuk Ötesinde Çapraz Ateş
 Orhan Seyfi Şirin
Çapraz doğuştan ‘Reis’ti
 Rasim Ekşi
Kardeşim Kemal’in Vasiyeti
 Dr. Orhan  Gedikli
Sevgili Kemal Kardeşimin Ardından
 Özdemir Özsoy
Seni unutamayız
 Dr. Ünal Metin
“Ufuk Ötesi” yaşıyor
 Aybars Fırat
Kastamonu Beyefendisi
 Süleyman Özkonuk
Öteki Ufuk
 Zeki Hacı ibrahimoğlu
30 yıllık dostumdu
 Coşkun Çokyiğit
Kemal Çapraz “Tek Ağaç”lardandı
 Baki Günay
Kırım Meclisinde Kemal Çapraz sesleri
 Ahmet Tüzün
İz Bırakan
 Cem  Sökmen
Metropoldeki dâvâ adamı: Kemal Çapraz
 Hüseyin Özbek
Kemal Bey
 Asuman Özdemir
Sermayeye kurban gittin…
           
       
 
   

Karahan 2002