Bir insanı suçlamak için yargı sürecinin bitmesi gerekir. Her insan suçu sabit olana kadar, suçsuzdur. Bu sadece Başbakan Tayyip Erdoğan için geçerli olan bir kural değildir. Bu herkes için geçerlidir, öyle olması lazım… Kendisi hakkında en küçük bir olumsuz haber yapıldığında kıyameti koparan Tayyip Erdoğan, başkaları için akla hayale gelmedik senaryolar üretildiğinde sessiz kalmış, hatta kimi zaman destek olmuştu.
Türkiye, siyasi iktidar ile medya grupları arasındaki kavgaya alışık bir ülke… Kimi parti liderleri ile medya patronlarının veya medya yöneticilerinin halkın önünde kavga etmelerine defalarca şahit olduk. Tansu Çiller’in Aydın Doğan ile Mesut Yılmaz’ın Sabah grubu ile olan kavgaları hâlâ unutulmadı.
Son kavga Tayyip Erdoğan ile Aydın Doğan arasında…
Kavganın konusu Deniz Feneri…
Daha doğrusu Almanya’da yolsuzluk yaptıkları iddiasıyla yargı önüne çıkarılan Deniz Feneri…
Aydın Doğan’ın sahibi olduğu gazete ve televizyonlar Almanya’da görülen Deniz Feneri davasıyla ilgili haber yaptı. Haberlerde sanıklardan birinin ifadesine dayanılarak Deniz Feneri için toplanan paraların Tayyip Erdoğan’a verildiği yazıyordu.
Bu haber üzerine Tayyip Erdoğan küplere bindi. “Bir Başbakan’a çamur atmak bu kadar kolay mı?” dedi.
Erdoğan, şu can alıcı soruyu soruyor; “Birkaç gün daha görülmekte olan davanın sonuçlanmasını bekleyemeyecek kadar niye aceleniz var?”
Bu söz gerçekten doğru…
Ciddi söylüyorum…
Ama Erdoğan’a asla hak vermiyorum.
Bu nasıl olur diyorsunuz…
Bir insanı suçlamak için yargı sürecinin bitmesi gerekir. Her insan suçu sabit olana kadar, suçsuzdur. Bu sadece Başbakan Tayyip Erdoğan için geçerli olan bir kural değildir. Bu herkes için geçerlidir, öyle olması lazım…
Kendisi hakkında en küçük bir olumsuz haber yapıldığında kıyameti koparan Tayyip Erdoğan, başkaları için akla hayale gelmedik senaryolar üretildiğinde sessiz kalmış, hatta kimi zaman destek olmuştu.
Kim ve ne olduğu belli olmayan kişilerin ifadeleriyle, üstelik bazılarının ismi cismi bile bilinmiyor, birilerine çamur atılırken sessiz kalan Tayyip Erdoğan’ın şimdi hukuku hatırlaması doğru değil. Bu sebeple, hak vermiyorum.
Hukuk herkes için işlemeli ve işletilmeli…
Birileri çıkacak, akla hayale gelmedik sözler söyleyecek, birilerine çamur atacak. Hiçbir delil de ortaya koymayacak.
Çamur atılan kişi sevmediğiniz biriyse bu iddiaları manşetlere taşıyacaksınız. Hiç sorgulamadan doğru mu değil mi diye değerlendirmeden yargısız infaz yapacaksınız…
Aynı şey sevdiğiniz birine yapılınca da kıyameti koparacaksınız. “Nerede adalet, nerede hukuk” diye bas bas bağıracaksınız…
Yandaş medya şimdi Tayyip Erdoğan’ı cansiperane savunuyor. Nerede adalet diye isyan ediyor. Yargı süreci devam ederken haber yapılmasına tepki koyuyor.
Ama aynı yandaş medya daha önce yargısız infaz yapıyordu…
Bu çifte standart olduğu sürece çamur atılmasından da, çamur deryasında yüzmekten de kurtulamayacağız…