‘25 Mayısta ‘Kırımkaraylar’ adlı Ukrayna Karay Türkler Birliği Bahçesaray yanında bulunan ata yurdu, Çift-Kale’de son Karay gahanı ve ünlü bilim adamı S. Şapşal’ın anısına bir anma toplantısı düzenlendi. Kırım Karayları bu anma toplantısını her sene yapmaktadır.'
2004 yılından beri Kırım Karayları Bilim Kurulu üyeliğini yapmaktayız. Bu nedenle Kırım Karay cemaati ile diyaloglarımız devam etmekte ve cemaat ile ilgili çalışmalarımız da sürmektedir. Aşağıda vereceğimiz habere konu olan toplantıya birkaç kere de katılma imkânımız oldu. Toplantılarda sadece son Karay Hanı Seraya Şapşal ve yapmış olduklarıyla ilgili hatırlama toplantısı yapılmaz. Aynı zamanda Kırım Karaylarının kendi cemaatlerinin gelecekleri, yapacağı faaliyetler ile birlikte Kırım Karay cemaatinin meseleleri tartışılır, yapılanlar değerlendirilir. Kırım Karay cemaatinin bilgi ve kültür birikimleri de genç nesillere yerinde ve uygulamalı bir biçimde aktarılır.
Bu toplantıya katılan ve aynı zamanda cemaat üyesi olan Türkolog Natalya Budnik’in yolladığı resimleri ve haberi bu yazımıza almayı uygun gördük. Nataly Budnik’ten gelen yazı şöyledir.
‘25 Mayısta ‘Kırımkaraylar’ adlı Ukrayna Karay Türkler Birliği Bahçesaray yanında bulunan ata yurdu, Çift-Kale’de son Karay gahanı ve ünlü bilim adamı S. Şapşal’ın anısına bir anma toplantısı düzenlendi. Kırım Karayları bu anma toplantısını her sene yapmaktadır. Bu yılki toplantıya Kırım’daki Kezlev (Yevpatorya), Akmescit (Simferopol), Bahçesaray, Kefe (Feodosya), Akyar (Sevastopol), Yatla ve Ukrayna’daki Dneproprepetrovsk, Harkov, Kiev şehirlerindeki Karay cemaatinden çok sayıda katılımcı oldu. Anma toplantısında Litvanya ve Rusya’dan gelmiş olan Kırım Karay temsilcileri de vardı.
S. Şapşal anma günü kapsamında Cuft Kale’deki kenasada ibadet edildi. Ondan sonra yeni yayınlanan “Karayca-Rusça ve Rusça-Karayca” sözlüğün tanıtımı yapıldı. “Karay-Rus ve Rus-Karay” konuşma dilinin sözlüğünü Zhariy Sinani 1965 yılında hazırlamıştı. Maalesef günümüze kadar neşredilememişti. İlk defa 2008 yılında basılan sözlük XX. asrın ortasındaki Kırım Karay Türkçesinin durumunu yansıtmaktadır.
Z. Sinani’nin Karay Türkçesiyle yazılmış olan el yazmaları ve notlarının Kırım Karay Birliğinin eline geçmesinden sonra sözlüğün üzerinde çalışmalar 2 yıl devamında sürüyordu. Sözlüğün Karayca-Rusça parçasında bazı kelimelere “Karayca-Rusça-Polonca” (1974) sözlüğünden alınmış daha çok anlamlarının varyantları eklenmiştir. (Bu sözlük ile ilgili çalışmamız halen devam etmektedir. Yayıncısını bulduğumuzda Latin alfabesine ve Türkiye Türkçesi – Kırım Karay Türkçesi olarak yayınlamayı düşündüğümüz ve büyük bir bölümü tamamlanan sözlüğü okurların ve meraklılarının hizmetine sunacağız.) Rusça-Karayca parçasında ise Karay sözlerinin türlü yazma şekilleri ve eş anlamlı sözleri ilave edilmişti.
N. Budnik tarafından yapılmış olan bu ilaveler daha çok Türkologlar ve dilbilimcilerin dikkatini çekebilir. İlave olarak da Y.Polkanov, A. Polkanova ve N.Budnik tarafında hazırlanan Karay Türkçesinin inceleme tarihi ve özelliklerini anlatan birkaç yazı sunulmuştur. Onlardan: Karay Türkçesinin ikilemelerinin sınıflandırılması, Karay Türkçesinde eş anlamlı sözler, Karay Türkçesinin kelime hazinesinin özellikleri, Karay Türkçesinin bugünkü durumu ve problemleri v.s. sayılabilir.
Buluşmada ana dilinin problemleri de konuşulmuştu. Bütün Karay Birliğinin üyeleri unutulmuş ana dilini yeniden öğrenme kararına katılmıştı. Ancak bunun için daha çok problemleri halletmek gerek: dil kursları için öğretmenler, yer ve ekipman bulması gibi sorular cevapsız kalmaktadır. Umarız ki yakın zamanında Ukrayna hükümeti yardımıyla gerek olan meselelere çözüm bulurlar ve Kırım Karaylar tekrar kendi ana dillerinde konuşmaya başlarlar.
S. Firkoviç evinde ortak öğle yemeğinden sonra Karaylar bilgileri olsun diye çocukları Çift-Kalede ve mukaddes Balta Tiymez mezarlığında gezdirildi. Cemaatin yaşlı temsilcileri Karay adetlerini ve Karayların Kutsal soy meşe ağaçlarıyla ilgili inançlarını anlatmışlardır. Çift Kale’nin yanında bulunan ‘Aşırın Yol’una (gizli yol) da bir gezi gerçekleştirilmiştir.
S. Şapşal anma gününün sonunda katılanlar seneye yeniden buluşma ümidi ve sözüyle birbirine vedalaşıp ayrılmışlardır.’
Tanrı onların yar ve yardımcısı olsun ki, artık müze cemaat olan bu küçük ve faal Türk topluluğu artık tarihten silinme durumuna gelmişlerdir. Bu çabaları ise onların yok oluşa ve bitişe karşı direnmelerinin ifadesidir.