Ekonomik daralma, küresel kriz, durağan seyreden sektörler, işsizlik yani kısacası ekonomik tablonun olumsuzluğu neticesinde kredi kartı borcu, karşılıksız çekler ve senetler Merkez Bankası’nın kara listesindeki sayının artmasına neden olmuştur. Merkez Bankası’nın kara listesine girmiş bulunan vatandaşların tamamı bu sebeple bankalar nezdinde yasaklı olmuştur. Yani kredi, kredi kartı, çek kullanamaz!
Peki, bu duruma düşen vatandaş çözüm yolunu nasıl bulmuştur? Önce bankalar nezdinde “temiz” olan bir akrabasının adına kredi veya kredi kartı müracaatlarında bulunmuştur, o da olmadı bir arkadaşına rica etmiştir. Bu durum çözüm değil sorunun büyümesidir.
Hükümet prim borçlularından sonra kara listedeki 1 milyon kişiye de af hazırlığında. Mali sicil affı getirecek olan teklif yasalaşır ise borcunu 3 ay içerisinde ödeyenler kara listeden silinecek. Bu teknik sonuç elbette ekonomiye tekrar ivme kazandırmak ve vatandaşların mağduriyetlerinin devamını önlemek için tasarlanmıştır ancak bu kara listedeki kişilerin tamamı gerçekten imkânsızlıklar sebebi ile bu duruma düşmemişlerdir ki. Bir grup daralan ekonominin mağdurları olanlar, diğer grup ise gerçekten kötü niyetli olanlar...
Bence bankalar şimdiden bu listelerin birer kopyasını yapmışlardır ve müracaatlarda mutlaka dikkate alacaklardır. Yani “borcumu ödedim, nasıl olsa kara listeden de silindim, şimdi iki katı talepte bulunabilirim” diye düşünenler bankaların aldıkları önlemlerle karşılaşacaklardır. Gerçekten borcundan kurtulmak ve bu durumu kötüye kullanmak istemeyenlere “MÜJDE”. Bu vatandaşlarımız borçlarından kurtulacaklar!
Teklifin yasalaşması halinde kara listeye girmiş olan esnaf da nefes alabilecek. Yasal düzenleme tüketici kredisini ve karşılıksız çekleri de kapsayacağından esnaf ve tüccar da hem maddi hem de manevi olarak rahatlamış olacak.
Bu düzenleme kötüye kullanılmadığı sürece elbette hareket getirecektir. Ancak kötüye kullanılır ise ülke ekonomisine zararı daha da artabilir. Bu sebeple çok iyi değerlendirilmeli, belki birtakım sınırlamalar olmalıdır.
Sorun bu düzenleme ile çözülecek mi? Bence bu düzenleme neticesinde derhal kredi kartı faiz oranları düzenlenmeli. Yine tasarı halinde olan bu konunun açılımı şu şekilde: Şu an kredi kartı borcunun asgari tutarını ödeyen vatandaş tüm borç tutarı üzerinden ciddi bir faiz yükü ile karşı karşıya kalmaktadır. Ancak yeni düzenlemeye göre asgari tutar ve üzerinde ödeme yapmış olan kişilerin hesap bakiyesine akdi faiz uygulanacak. Asgari tutar altında ödenmesi halinde, eksik ödenen kısma gecikme faizi, kalan hesap bakiyesine ise akdi faiz uygulanacak. Gecikme de dâhil olmak üzere, kart borçlarına ilişkin bileşik faiz uygulanacak. Azami akdi faiz oranı ise, Merkez Bankası tarafından açıklanan bir aylık ağırlıklı ortalama mevduat faiz oranının 2 katını geçemeyecek. Küçük bir dipnot: Şu an tüketici kredisi faiz oranları yüzde 1.75 civarında iken kredi kartı faiz oranları yüzde 4.93!
Kısacası bazen vatandaşı bankalar ve mevcut düzenlemeler de uçuruma sürükleyebilmektedir. Konunun hassasiyeti gereği acil ve en doğru biçimde çözümüne ihtiyacımız var. Aksi takdirde konu herkesin sırtında bir kambur olmaya devam edecek, yeni kamburlar üretecek!