Ufuk Ötesi gazetesi elinizdeki bu sayı ile 7. yıla merhaba diyor. Tamı tamına 6 yılı bitirip 7. yıla ilk adımımızı atıyoruz. Bizim gibi az okuyan bir toplumda bir fikir gazetesinin 7. yıla ayak basması ve hiç aksatmadan yayınını sürdürmesi gerçekten önemli bir olay. Çünkü artık toplumumuz televole kültürüne alıştırılmış. Tekelleşen medyada farklı seslere yer kalmamış. Dağıtım tekelleri yüzünden az tirajlı gazeteler dağıtılmaz olmuş… Bu şartlarda mücadele etmek gerçekten zor. Hele hele iktidara muhalif bir gazete iseniz işiniz çok daha zor… Ama biz bütün bu zorlukları siz aziz okuyucularım sayesinde aştık ve aşmaya devam ediyoruz. Sizlerin bir yılda abonelik ücreti olarak ödediğiniz 35 YTL’ler bizi ayakta tutuyor. Biz sırtımızı hiç kimseye veya kuruma dayamadık ve dayamayacağız. Gücümüzü sadece ve sadece yüce Allah’tan ve milletimizden alıyoruz. Sizlerden aldığımız güçle birçok olayın perde arkasını araştırıyor ve sizlere sunuyoruz. Her biri sahasında uzman yazar kadromuzla olayları Türk merkezli bir bakış açısıyla yorumluyoruz. Allah’a şükür, şimdiye kadarki, yayın hayatımızda yaptığımız tahliller bizi yanıltmadı. İşte onun içindir ki, ‘Ufkun Ötesini görmek önemlidir’ diyoruz. İlk başladığımız günden buyana yazdığımız her yazının altına şimdi de imzamızı atarız. Bu sütunlarda yazılanları o dönemlerde komplo teorisi olarak adlandıranlar şimdi olaylar karşısında hayretlerini gizleyememektedirler. Bizim arşivlerimiz bu olayların birer tanığı durumundadır.
Atatürk’ün ifade ettiği, “Ufku görmek yeterli değildir, ufkun ötesini de görmek ve bilmek gerekir” sözü her zaman bizlerin yolunu aydınlattı. Olayların sadece görünen yönlerini yazmak marifet değildir, görünmeyen yönlerini de ortaya çıkarmak gerekir. Ülkemizi bekleyen tehlikeleri aziz milletimize göstermek gerekir. Bu ise aydınların, gazetecilerin ve toplum önderlerinin işidir. Ufuk Ötesi, yayın hayatına girdiği günden itibaren millî direncin kalesi olarak kaldı. Tekelleşen medya kuruluşlarımızın yazmadığını yazdı. Ülkemize kurulan tuzakları milletiyle paylaştı. Oynanan oyunları bozmak için çaba sarf etti. Kapalı kapılar ardında yapılan pazarlıkları ve gizli anlaşmaları ortaya koydu.
Ufuk Ötesi ve Ufuk Ötesi’nin çizgisinde yayın yapan bütün millî kuruluşlarımızın önemi bu günlerde çok daha iyi anlaşılmaya başlamıştır. Avrupa Birliği ve ABD’nin “Dolma kalemleri” karşısında bizler “Kurşun kalemlerimizle” mücadele ediyoruz. Kendi çıkarlarını ülke çıkarlarının üzerinde görerek kalem oynatanlar, kalemini satan veya kiraya verenler karşılarında daima bizleri göreceklerdir.
Bu ülkede satılık olmayan kalemlerin de bulunduğunu ve bir gün “Dolma kalemlerin” karşısında “Kurşun kalemlerin” kazanacağını herkese göstermek boynumuzun borcudur.
Ufuk Ötesi ve onun gibi düşünenlerin mücadelesi mutlaka başarıya ulaşacaktır. Nasıl ki, mütareke basını kaybetmişse, nasıl ki Ali Kemal’ler kaybetmişse yine kaybedecekler. Ama bu kutlu mücadelede Ufuk Ötesi ailesinin çok önemli bir harcı bulunacaktır. Ufuk Ötesi ailesi diyorum, çünkü yazarından, okuruna, Ufuk Ötesi büyük bir ailedir. Bu ailenin sınırları ülke sınırlarımızı çoktan aşarak, dalga dalga önce bütün Türk Dünyası’na sonra da dünyanın neresinde bir Türk varsa oraya kadar yayılacaktır ve yayılmaktadır. Bugün dünyanın dört bir köşesinde abonelerimiz bulunmaktadır. Ama çok daha güçlü olmak zorundayız. Sesimizin ve fikirlerimizin herkese ulaşmasını istiyorsak abone sayımızı mutlaka kat ve kat artırmalıyız. Bunun için her Ufuk Ötesi abonesine görev düşmektedir. Öncelikle her abonemiz kendisi haricinde üç kişiyi abone yapsa birden bire Ufuk Ötesi’nin tirajı üçe katlanır. Bu zor bir iş değildir. Bu sütunlardan bu konuyu her sene yazmaktayız. Ama bunu gelin bir defa da olsa hep birlikte yapalım. Yapalım ki, bu ülkenin vatansever insanlarının da sesinin çok daha gür bir şekilde çıktığını dost ve düşman herkese gösterelim. Şehit kanlarıyla sulanarak korunan bağımsızlığımızı kimseye teslim etmeyeceğimizi herkes görsün ve yeniden öğrensin. Gelin birlik olalım, bu ülkenin üniter yapısını tartışmaya açanlar, bu ülkenin bütün kazanımlarını satanlar, peşkeş çekenler sesimizden ve gücümüzden korksun.
Gelin birlik olalım, bu ülkeyi bölmeye çalışanlara karşı milli direnç kalelerimiz güçlensin.
Biz Ufuk Ötesi ailesinin bu çağrımıza kulak vereceğini, yüreğini ortaya koyacağını ve zoru başaracağını biliyoruz. Önce Cenab-ı Allah’ın sonra sizlerin yardım ve desteğiyle geleceğe emin adımlarla yürüyen bir basın kuruluşu olacağımıza inancımız tamdır. Türkiye’nin aydınlık yarınlarını hep birlikte inşa edelim.
Gelin, “Bir olalım, iri olalım diri olalım”