Kasım 2008

Ö T E S İ

 

19.04.2024 



Kulvar

 
Cihangir Arık

Amerika ipiyle kuyuya inilmez


İstihbarat konusu açılınca merak ediyoruz, bizim teknolojik istihbaratımız yeterli mi acaba? Ordumuzun buna imkânı yok mu? Eğer yeterli ise neden Amerika’dan istihbarat alıyoruz? Türk milleti artık iyi biliyor ki Amerika bizim dostumuz değil. Bence hiçbir zaman dost olmadı, olmaz da. Amerika sadece çıkarlarının dostu. Amerika sadece paranın dostu.

Dünyada yaşanan olaylara bakıldığında her türlü karmaşanın içinde a.b.d’nin parmağı var. Menfaati için yapmayacağı bir şey yok. Geçen sayıdaki yazımda söylemiştim pkk a.b.d’nin maşası diye. Ülkemizde yaşanan terör olayları sabırları taşırma noktasına geldiğinde a.b.d bu durumu bir nebze olsun yumuşatmak için hava harekâtında Türkiye ile anlık istihbarat alışverişine geçti. Türkiye’nin baskısı ile ‘tamam gidin, orada biraz temizlik yapın’ fikrine sıcak baktı. Türk milleti tarafından sevilmediğinin farkında olan a.b.d, Türkiye’yi kaybetmemek için gözünün birini kapattı.
Dünya haritası incelendiğinde Türkiye’nin önemi çok iyi anlaşılır. Amerika bunu bizi yönetenlerden daha iyi biliyor. Yeraltı ve yerüstü zenginliklerimiz o kadar fazla ki, enerjisi tükenmekte olan a.b.d bu durumdan en iyi şekilde faydalanmanın hesaplarını uzun zamandır yapıyor.
Hatta bundan elli yıl, yüz yıl sonrasının hesabını yapıyor. Ve şu anda Ortadoğu için en stratejik bölge Türkiye-İran-Irak ve Suriye’dir.
Ülkemizdeki terör olaylarını bu kadar basite indirgemek bundan on yıl sonrasını bile görememektir. Terör örgütü, a.b.d için sadece maşadan ibarettir, kullanım süresi bittiğinde çöplüğe atılacaktır. Dedik ki hava harekâtı sırasında anlık istihbarat yapıldı ve terör örgütü kuş gibi avlandı. Eğer sınır ötesi harekât anlık istihbarat hesabı ile yapılmasa olayın boyutu daha farklı olurdu. Türk Ordusu da ona göre tedbir alırdı. Amerika şunu hesap etmedi. Türk Ordusu en zor hava şartlarında bile dünyada hiçbir ordunun yapamayacağını yaptı. Terör örgütüne bu hava şartlarında pek zarar veremeyeceği düşünüldü. Amerika, Ordumuzun Irak’ın kuzeyine yapacağı kara harekâtına anlık istihbarat desteği verdi mi vermedi mi bu konuda bir netlik ortaya çıkmadı.
Türk ordusunun fizik kurallarını zorlayan başarılı operasyonu başta Amerika olmak üzere bütün dünyayı hayretler içersinde bıraktı.
Amerika Türk milletinin gözünde Ordumuzu zor duruma düşürmek için bir açıklama yaptı. Ordu çekilmeye başlamış ama bundan kimsenin haberi yok. Amerika’nın ‘çıkın artık’ diye açıklama yapmasının ardından Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Irak’ın kuzeyinden çekilmeye başladığını Iraklı bir bakandan öğrendik. .Şimdi tartışılan Amerika’nın ‘çık’ demesiyle mi çıkıldı yoksa Türk Silahlı Kuvvetleri kendi iradesiyle mi çıktı? Benim kanaatime göre, siyasetçiler kendini geri çeker ama Türk Ordusunu başka bir güç istedi diye geri çekilmez.
Açıkça şunu söylüyoruz; Türk askerinin insanüstü başarısı Amerika’yı telaşa düşürdü. Çünkü terörün kökü kazınacaktı ve Amerika’nın elinde maşası kalmayacaktı.
Şundan eminiz ki hem Türk milleti hem de ordumuz bu durumu içine asla sindiremez. Ve yarım kalan işin bitirilmesi gerekir. Yapılan harekât Türk ordusuna yakışır şekilde başlamış ve devam etmiştir. Bunu herkes böyle düşünüyor. Peki, neden yarım kaldı, devamı gelecek mi? Terör örgütünün Amerika’ya rağmen kökü kazınacak mı?

İstihbarat konusu açılınca merak ediyoruz, bizim teknolojik istihbaratımız yeterli mi acaba? Ordumuzun buna imkânı yok mu? Eğer yeterli ise neden Amerika’dan istihbarat alıyoruz?
Türk milleti artık iyi biliyor ki Amerika bizim dostumuz değil. Bence hiçbir zaman dost olmadı, olmaz da. Amerika sadece çıkarlarının dostu. Amerika sadece paranın dostu. Amerika kanla beslenen bir ülke. Bir yer gösterin ki bir ülkenin içindeki karışıklıkta Amerika’nın parmağı olmasın.
Ama yazık! Bir ülke düşünün ki her şeyi dışa bağımlı hale gelmiş. Taviz vere vere verecek tavizi kalmayan bir ülke haline gelinmiş. Milli olan hemen hemen hiçbir şeyi kalmamış bir ülkeden fazla bir şey beklemek de hayalcilikten öteye gitmez.


ufuk@ufukotesi.com

Bu yazı toplam 3433 defa okunmuştur.

Ufuk Ötesi Gazetesi'nde yayınlanan yazı, haber ve fotoğraflar kaynak gösterilerek iktibas edilebilir.

UFUK ÖTESİ.COM

BU YAZIYI TAVSİYE EDİN

Adınız  Soyadınız

E-posta adresiniz
Arkadaşınızın e-posta adresi

 

Yazdır  - Sayfanın Başına Dön 

 

 Sayı :79

 KÜNYE
 
 ARŞİV
 
 ABONELİK
 
 REKLAM
 
 
  YAZARLAR
 Ali Arif Esatgil
Bayrak gibi yaşamak...
 Alptekin Cevherli
En zor yazım…
 Doç. Dr. Fethi Gedikli
Şimşek gibi çakıp geçen ülkücü
 Dr. Yusuf Gedikli
Sevgili Kemalciğim, candaşım, kardaşım, arkadaşım…
 Kemal Çapraz
Son söz...
 Olcay Yazıcı
Asil Neslin Son Temsilcisi: Kemâl Çapraz
 Bayram Akcan
“BOZKURT” Kemal ÇAPRAZ
 Aydil Erol
Bu çapraz, kimin çaprazı?!!
 Şahin Zenginal
Sensiz hayat zor olacak
 Ünal  Bolat
Sevdiğini Türk için seven Alperen
 Hayri Ataş
“YA BÖYLE ÖLÜM DEĞİL Mİ ERKEN”
 Mehmet Türker
Türk Dünyasının dervişi
 Mehmet Nuri Yardım
Kemal Çapraz diye bir kahraman
 Prof Dr. Ali Osman Özcan
Ufuk Ötesinde Çapraz Ateş
 Orhan Seyfi Şirin
Çapraz doğuştan ‘Reis’ti
 Rasim Ekşi
Kardeşim Kemal’in Vasiyeti
 Dr. Orhan  Gedikli
Sevgili Kemal Kardeşimin Ardından
 Özdemir Özsoy
Seni unutamayız
 Dr. Ünal Metin
“Ufuk Ötesi” yaşıyor
 Aybars Fırat
Kastamonu Beyefendisi
 Süleyman Özkonuk
Öteki Ufuk
 Zeki Hacı ibrahimoğlu
30 yıllık dostumdu
 Coşkun Çokyiğit
Kemal Çapraz “Tek Ağaç”lardandı
 Baki Günay
Kırım Meclisinde Kemal Çapraz sesleri
 Ahmet Tüzün
İz Bırakan
 Cem  Sökmen
Metropoldeki dâvâ adamı: Kemal Çapraz
 Hüseyin Özbek
Kemal Bey
 Asuman Özdemir
Sermayeye kurban gittin…
           
       
 
   

Karahan 2002