Bir Milletin sahip olduğu ilk ve en önemli varlık , “Nitelikli İnsan Gücü”dür. Çağdaş uygarlığın mesleklerine sahip uygar insan stokunun azlığı veya çokluğu, milletin fakirlik veya zenginliğini belirleyen ilk unsuru oluşturmaktadır. Milletin sahip olduğu diğer varlıklar; Mali/Taşınabilir (Para, parasal değerli evrak, kıymetli metal ve taş) Varlıklar ile Mali olmayan / Maddi Varlıklar olarak tanımlanmaktadır. Üretilmemiş Maddi Varlıklar, Araziler, topraklar, ormanlar, madenler, akarsular, göl ve denizlerden oluşur.
Varlığın genel adı ÜLKE veya VATAN’dır. Üretilmiş Varlıklar ise; ülke veya vatanın sahibi milletin çalışma ve birikimi ile oluşturulmuş makine parkı, malzeme, sanayi ve ticari mallar, ürün stoku, hayvan varlığı ile alt yapı (Enerji+Ulaşım+ Tesis ve konut alt yapısı ile her türlü yapı) stokudur.
SABİT SERMAYE YATIRIMI
Bir toplumun ve ülkenin zenginleştirilmesi için yapılması gerekli işlerin başında; Sabit Sermaye Yatırımları yer almaktadır. Uluslararası standart tanıma göre Sabit Sermaye Yatırımları; bir ekonomide ürün, mal ve hizmetleri çoğaltmak ve kalitesini arttırmak için, üretim araçları ve üretim gereçleri için yapılan yatırımlardır. Yatırımlar, üretim tesislerinin makine parkları ve gereçleri ile mevcut yapı stoku (altyapılar, barajlar, binalar vb.) inşaatlarından oluşmaktadır.
Sabit sermaye yatırımlarının genel ekonomik yapı tablosundaki yeri ve içeriği; System of Nation Accounts 1993 metni baz alınarak oluşturulmuştur. ( Kaynak: DPT Proje Yatırımları Değerlendirme ve Analiz Dairesi Yayını 2007)
SABİT SERMAYE YATIRIM PLANI VE VERİ TABANI
Ekonomik büyümeyi gerçekleştirecek Sabit Sermaye Yatırımlarının hangi sektörlerde ne kadar yapılacağı ve işe nereden başlanacağı, ayrıntılı matematik analiz modeli ile belirlenmektedir. Halkın acil temel ihtiyaçlarının karşılanması ve zengin geleceğin oluşturulması; yatırım planlamasının yapılmasında öncelikleri oluşturmaktadır.
Türkiye’nin yatırım planlaması için; kapsamlı, detaylı ve sürekli denetlenebilir bir envanter çalışmasının yapılmış olması işin ilk adımını oluşturacaktır. Varlıkların kayıtlandırılmasının önündeki en büyük engel olan vatandaşın gizleme alışkanlık ve davranışlarının sona erdirilmesi, ulusal ekonominin öncelikli konusudur.
DPT, TÜSİAD ve Savunma Sanayii Müsteşarlığı önderliğinde; Türkiye İstatistik Kurumu, Patent Enstitüsü, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, TÜBİTAK, Teknik Üniversiteler, OGSB ve KOBİLER temsilcilerinin zorunlu katılımı ile oluşturulacak “Daimi Çalışma Gurubu” yasal olarak kurulmalıdır.
Bu organizasyon, Sabit Sermaye Yatırımları için “Bilgisayarlı Veri Kayıt ve Denetim Merkezi”ni hızla gerçekleştirmelidir. Sabit Sermaye Envanter Stoku; geleceğin yatırım planlaması için, gerçek ve geçerli bir veri tabanı olmaktadır.
3. MİLENYUM BAŞINDA (2000 yılında) DÜNYA SABİT SERMAYE DURUMU
Dünya Bankasının 2000 yılı raporuna göre ülkelerin sabit sermaye yatırım stokunun
parasal değerleri aşağıdadır
DÜNYA SABİT SERMAYE DURUMU
ÜLKELERİN SERVETİ YIL 2000 TAHMİN 2007
SS Stoku SS Stoku
ÜLKE ADI $ MİLYAR $ MİLYAR
ABD 144671 159138
JAPONYA 62577 68835
ALMANYA 40813 44894
FRANSA 27563 30319
İNGİLTERE 24067 26474
İTALYA 21499 23649
BREZİLYA 14785 16264
ÇİN 11852 13037
İSPANYA 10579 11637
KANADA 9999 10999
AVUSTRALYA 7117 7829
HİNDİSTAN 6929 7622
HOLLANDA 6708 7379
GÜNEY KORE 6641 7305
MEKSİKA 6061 6667
RUSYA 5634 6197
ARJANTİN 4991 5490
BELÇİKA+LÜKSEMBURG 4829 5312
İSVİÇRE 4654 5119
İSVEÇ 4554 5009
AVUSTURYA 3951 4346
TÜRKİYE (*) 3227 3550
YAKIN GELECEKTE ÜLKELERİN SERVETLERİ
Yapılan hesaplamalara göre enerji ve arazi kaynakları ile nitelikli dinamik nüfus çalışmaları ile üretilecek sabit sermaye yatırımları toplamına ait tahmini veriler tablo halinde aşağıdadır.
2050 YILINDA DÜNYA EKONOMİSİ SABİT SERMAYE VARLIĞI ($ milyar )
ÜLKE ADI 2000 2007 2050
AB¹ 125150 137665 206008
ABD² 185854 204439 294456
TÜRK DÜNYASI³ 5200 5720 94500
JAPONYA 62577 68835 93866
RUSYA 5634 6197 84510
ÇİN 11852 13037 59260
HİNDİSTAN 6929 7622 69290
MÜSLÜMAN ÜLKELER 3000 3300 90000
TÜRKİYE (*) 3227 3550 58700
(1) İngiltere hariçtir.
(2) İngiltere + Kanada+ Avustralya dahildir.
(3) Türkiye ve Bağımsız Türk Devletleri ve Toplulukları Ekonomik Birliği
(4) Türk Dünyası dışındaki Müslüman ülkeler
(*) Makro plana göre projeksiyon yapılmıştır.
Dünya GSMH’nin en az iki kat büyüyebileceği, üretici ülkeler ve ekonomik birlik yapılarının yeni şekli ile oluşacağı da görülmektedir. Dünya ekonomisinin en önemli güç odağından birisinin de Türkiye ve Türk Dünyası Ekonomik Birliği’nin olacağı anlaşılmaktadır.
AB ve ABD bu yeni gelişmeyi önlemek ve ilgili ülkeleri denetlemek için yeni siyasal projeler üretmeye çalışıyor.
İlgili ülkeleri oluşturan Asya kıtası ülkelerinin, kaynaklarını korumaya yönelik ortak projeler üretmeleri zorunluluk halindedir.
Dünya dış ticaret hacminin de (Sabit sermaye yatırımlarının yüzde 3 seviyesinde oluştuğu dikkate alındığında) ortalama 3 kat artacağı öngörülmektedir.
TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ
Yıllık kalkınma hızını yüzde 9 olarak gerçekleştirebilecek bir Türkiye ekonomisi, AB üye ülkelerinin ve dünyanın en zengin 10 ülkesinden biri olacaktır. Sahip olacağı siyasi ve ekonomik imkânları ile dünya ekonomisinin en büyük ekonomik güçlerinden biri olabilecektir.
Türkiye GSMH’sinin 500 milyar USD’den 10 kat artarak 5 trilyon USD/3,5 Trilyon Euro olacağı, dış ticaret hacminin de 0,9 trilyon Euro (İhracatının 500 milyar Euro, İthalatının 400 milyar Euro) olarak gerçekleşebileceği hesaplanmaktadır.
Azami 90 milyon nüfuslu bir Türkiye, 55 bin dolar / 39 bin Euro kişi başına gelir düzeyi ile dünyanın en saygın ve en zengin ülkelerinden biri olabilecektir.
Bu mutlu geleceğin planlanarak hayata geçirilmesi için, gerekli Sabit Sermaye Yatırımlarının sektör bazlı hedefleri özet olarak aşağıdadır.
SEKTÖRLERE GÖRE SABİT SERMAYE YATIRMLARI VE HEDEFLER
Sabit sermaye yatırımlarının sektör bazlı envanter çalışmasına göre 2007 yılı fiili durumu ile hedefler karşılaştırmalı olarak verilmiştir. Türkiye için hesaplanan 58,7 trilyon dolarlık Sabit Sermaye Yatırımları için, 43 yıl boyunca yıllık büyümenin brüt yüzde10, net yüzde 7,00 oranlı olması gerektiği ortaya çıkmıştır.2050 yılı itibariyle:
SEKTÖR BAZLI BİRİKİMLİ SABİT SERMAYE YATIRIM TUTARI 2050 YILI
SABİT SERMAYE YATIRIMI $ MİLYAR
SEKTÖRLER Hedef Gerçek Milenyum Fark
2050 2007 2000 Yatırımı
Tarım¹ 3300 90 110 3210
Madencilik 1200 25 25 1175
İmalat² 16000 820 700 15180
Enerji 2000 135 130 1865
Ulaştırma³ 3200 605 617 2595
Turizm 1200 80 80 1120
Konut4 12000 1275 1245 10725
Eğitim 4,000 150 130 3850
Sağlık 2800 100 90 2700
Diğer Hizmetler 13000 270 200 12730
Toplam 58700 3550 3227 55150
(1) Hayvancılık (Mevcut hayvan varlığı 5 kat artırılmış tesisler, mera ıslahı, hayvan yiyecek ve içeceği üretim araç ve gereçleri tesisler) yatırımı ile, ormancılık (Orman varlığı 4 kat arttırılmış ve yenilenebilir arazi ıslahı, fidan üretimi, dikim ve bakımı ile, sulama alt yapısı ve tesisleri) dahildir. 3 milyon kişi istihdamı temel alınmıştır.
(2) Makine parkı ve teçhizatı, teknoloji geliştiren ileri teknoloji üretim tesisleri yatırımları ile mevcut stokları 10 kat arttırılmış makina ve techizat parkı yatırımları dahildir. 30 milyon kişi istihdam edilecektir.
(3) 100 büyük, 1000 orta ve 3000 küçük ölçekli istasyon şebekeli, 10 bin km’si çift hatlı yüksek hız hattı olan 40 bin km’lik çift hatlı yeni demiryolu, 100 liman, 2000 iskele, 80 marina, 200 adet balıkçı barınağı ve 50 modern tersaneli deniz yolu altyapısı, doğalgaz, petrol, su boru hatları ile, 100 bin km’si çift gidiş gelişli, toplam 400 bin km’lik yenilenmiş karayolu ağı dahildir. Bu envantere yeniden inşa edilecek olan 100 milyon abone kapasiteli fiber optikli iletişim sistemi, uydu üretim, fırlatma, yönetim tesisleri ile fiziki PTT tesisleri de dahildir. Sektörde 4 milyon kişi istihdam edilecektir.
(4) 17,5 milyon konut stokundaki tarihi eserlerin restorasyonu ile 25 milyon yenilenmiş konuttan oluşan 250 şehir, 1500 ilçe, 3000 bucak ve 9000 köyden oluşturulacak Yeni Türkiye’nin alt yapı yatırımı dahil olarak ülkenin yeniden yerleşimi ve inşaası hesaplanmıştır.
(5) Eğitim yatırımlarında tam donanımlı, anahtar teslimli, her biri 3 milyon m²’lik 250 üniversite ile her biri 50 bin ile 20 bin m² alanlı 50 bin yüksek standartlı kültür ve spor merkezli yeni okul ve 1 milyon 200 bin öğretmen lojmanlı yatırımı kapsar.
(6) 3000 sağlık merkezi, 9000 sağlık ocağı, 1500 ilk yardım hastahanesi, 400 adet ihtisas hastahanesi ile, 300 bin hekim + 600 bin hemşire, ebe ve hasta bakıcı ile 200 bin sağlık görevlisinin lojman ve tesislerini kapsar.
(7) Standart donanımlı 3 milyon görevli lojmanı ile her biri 2 bin m² ile 15 bin m² arasında değişen tam techizli 100 bin hizmet binası ve üretim, bakım onarım tesisleri de dahildir.
SONUÇ OLARAK
Sabit Sermaye Yatırımlarının GSMH’nin en az yüzde 7’si (Yıllık 35 milyar USD seviyesinde) hedef yatırım olarak yapılması, her yıl 200 bin ailenin fakirlikten kurtarılmasını da gerçekleştirecektir.
Beş yıllık bir program hedef, 1 milyon ailenin fakirlik çemberini kırmasını, kalan 65 milyon nüfusun refah seviyesini de en az yüzde 15 oranında arttırmasını sağlayacaktır. İkinci 5 yılda ise, çalışabilir nüfusun yüzde 95’i istihdam edilebilecektir. Toplumun 5. yıl sonunda, açlık sınırında yaşayan insan sayısı sıfırlanmış, 2. beş yılın sonunda ise yoksulluk sınırında yaşayan insan sayısı sıfırlanmış olacaktır.
Açıkça söylemek gerekir ise; Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, tek bir ferdin dahi kimseye muhtaç olmayacağı, sadaka ve yardım alan fakir insanlar ülkesi olmaktan çıkmış bir Türkiye’nin oluşturulması, mümkün ve erişilebilir hedef olarak karşımızda durmaktadır. Bu hedefe erişmenin de ilk adımı, Yeni Bir Siyaset Projesi üretilmesidir.
Yeni Siyaset Projesinin organizasyonu, Milli Ekonomi ve Sabit Sermaye Yatırım hedefini gerçekleştirecek programları (Entegrasyonlu Bütçeleri; Hükümet, yerel yönetim, OGSB ile KOBİ yatırım ve üretim bütçeleri) uygulamalarına vakit geçirmeksizin başlanmalıdır.
İşte hükümetin ve muhalefetin en öncelikli projesi...
Aksi durumda ise, AB ve ABD’den ekonomik dilencilik derecesindeki yalvarmalarla, siyasi istekler ve tavizler için davetiye çıkartmanın önü kesilemeyecektir.
Ülke içinde de fakirliği yenememekten dolayı, siyaset yolu ile kişisel servet edinme adına siyaseti ve dini değerleri kirletici ve aşağılayıcı tutum ve davranışların da önü alınamayacaktır.