Türk adına ne varsa, Türk milleti de dahil her şeyi ortadan kaldırmak istiyorlar. Bu sebeple işe Türklüğe hakaretin serbest olmasından başlıyorlar. Yarın öbür gün diğer taleplerini de sıralayacaklar.
Bazı saflar da güya demokratlık adına “Efendim, bu madde eleştiriyi de yasaklıyor” diyerek 301. maddenin değiştirilmesine destek veriyor.
Oysa maddenin dördüncü fıkrası eleştiri amacıyla yapılan açıklamaların suç oluşturmayacağını hükme bağlamış.
Son dönemde bir kısım çevreler, Türk Ceza Yasası’nın 301. maddesinin kaldırılması için koro halinde bağırıyor.
AB ve AB yandaşları başta olmak üzere tescilli çevrelerin ısrarla değiştirilmesini istedikleri; “Türklüğü, Cumhuriyeti, Devletin kurum ve organlarını aşağılama” başlığı altındaki 301. madde şu hükümleri içeriyor:
(1) Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini, Devletin yargı organlarını, askerî veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır.
(4) Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz.
Madde tartışmaya meydan vermeyecek kadar açık. Türklüğe, devlet kurumlarına, askerî ve emniyet teşkilatına hakaret edersen, aşağılarsan cezayı çekersin.
Tescilli çevreler ısrarla bu maddenin kaldırılmasını; Türklüğe, Türk milletine hakaretin serbest olmasını istiyor.
Buradaki Türklük kavramı açık değil diyorlar.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, Anayasamızın “Türk vatandaşlığı” başlığı altında düzenlenen 66. maddesinin birinci fıkrası, “Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür” hükmüne yer vermektedir.
Demek ki, Türklüğün tanımı açıktır.
O zaman niçin Türklüğü tartışmaya açıyorlar?
Sebebi basit, Türklüğü içine sindirememişler.
Türk adına ne varsa, Türk milleti de dahil her şeyi ortadan kaldırmak istiyorlar. Bu sebeple işe Türklüğe hakaretin serbest olmasından başlıyorlar. Yarın öbür gün diğer taleplerini de sıralayacaklar.
Bazı saflar da güya demokratlık adına “Efendim, bu madde eleştiriyi de yasaklıyor” diyerek 301. maddenin değiştirilmesine destek veriyor.
Oysa maddenin dördüncü fıkrası eleştiri amacıyla yapılan açıklamaların suç oluşturmayacağını hükme bağlamış. Bunun ötesinde bahane aramak iyi niyetle bağdaşmaz.
Şu garipliğe bakın. Türkiye’de Türkler çoğunlukta ama “Ben Türk’üm demek” ayıplanır oldu.
Milliyetçileri, vatanını milletini sevenleri eskiden faşist diye suçlarlardı. Şimdi daha da ileri gittiler; milliyetçilik suç kabul edilir oldu.
Türkçeyi unutturmak için de ellerinden geleni yapıyorlar.
Bir sonraki aşamada Türk isimlerini de değiştirmeye kalkacaklar. Daha da ileri gidip Türkçe isim kullanılmasını bile yasaklayabilirler.
İyisi mi kestirmeden benim bir önerim olacak… Türklüğe hakaretin serbest olması yetmez, Türklüğe hakaret etmeyeni de cezalandıralım.
301. maddeyi şöyle değiştirelim:
“Türklüğü, alenen aşağılamayan, Türklüğe hakaret etmeyen kişiler, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Türklüğü aşağılamayı yabancı bir ülkede yapmayan Türkiyelilere verilecek ceza da üçte bir oranında artırılır.”