Kasım 2008

Ö T E S İ

 

11.10.2024 



Reymanca

 
Reyman Eray

“İki Noktalı Kurt” sorunu...


Yaklaşık 2000 yıl önce, dünyadaki en ünlü sülale Sezar’lardı.. “Caesar” sözcüğü, büyük kitlelerce bir “soyadı” gibi algılanmışsa da, Roma, Bizans ve Alman imparatorlarının kullandığı “san”dan(kayser) başka bir şey değildi !.. Caius Julius Caesar ve ötekilerin “ün”ü, Roma’nın başına “topluca” değil de, tek tek gelmiş olmalarına karşın, önce Roma’nın sonra sırasıyla öteki ülkelerin “içine etme” konusundaki başarılarından kaynaklanmaktaydı...

Megalomani, psikopati, kundakçılık, sadizm ve “bilumum” ruhsal hastalıkları “genital” olarak taşıyan sülalenin hobilerinden biri de insanları diri diri aslanlara atmaktı...
Tarih(ve Shakespeare) gerekeni yaptı, her birinin kuyruğuna teneke bağlayarak, kitaplara, sinemaya tiyatroya vb. taşıdı; insanları yıllar yılı eğlendirdi...
Sezar’lardan 2000 yıl sonra, bu kez sülalece değil, “tek tek” değil, “aşiret / tarikat” olarak “topyekün” Sezar’lar türedi... Avrupa’ya benzeteceklerini söyleyip giderek Asya’laştırdıkları toprakları yönetir gibi yapıp satanlar arasında Tayyus Sezar, Gül Sezar, Unaktus Sezar, Koçus Sezar, Babacus Sezar, Zapsus Sezar, Çiçus Sezar, Aksus Sezar, Akdagus Sezar, Fıratus Sezar, Arınçus Sezar; akıl “hoca”ları olduğu söylenen Fethus Sezar ve bilumum “imamus Sezar”lar vardı... Arada Geçenus ve Çömezus gibi “Sezarlaşmayın lan !” gibi uyarılarda bulunan arkadaşlar çıktıysa da, ödülleri “dışlanmak” oldu...
Günün birinde Tayyus Sezar “Ülkede iki noktalı kurt sorunu vardır” diye bir laf etti... Oysa başta imparatorluğun dahiliye ve duhuliye nazırı Aksus olmak üzere, kökeni iki noktalı kurt olan sayısız yurttaş, “sorun”suz yaşamaktaydı... En önemli siyasetçiler arasında, en “önemli” değilse de en ünlü ve paralı şarkıcı-oyuncular arasında iki noktalı kurtlar vardı; bir de “militan ve kaşıngan” lar vardı ki, bunlar her fırsatta zaten azgınlaşmaktayken, Tayyus Sezar’ın “bu ülkede iki noktalı kurt sorunu vardır” lafından sonra daha bir azgınlaştı...
2000 yıl sonraki bu Sezar’lar insanları diri diri aslanlara atmıyorduysa da, çalışanların ücretini kısarak “enflasyon canavarı”nın önüne atıyordu; “hızlandırılmış tren” gibi hiç duyulmamış ölüm makinelerinin önüne atıyordu; kendi çizgisinde ders kitapları yayımlayarak, var olan kitapların da sağlam bilgilerini sakatlayarak “cehalet”in önüne atıyordu; -az önce yaptığımız gibi- “bilgisizlik” yerine “cehalet” sözcüğü ve benzeri “geriletme”lerle en “aydın”ını bile karanlıklara gömüyordu...
2007’de gökten üç yüz otuz üç elma daha düştü; hepsi de Sezar’ların başına...


ufuk@ufukotesi.com

Bu yazı toplam 3560 defa okunmuştur.

Ufuk Ötesi Gazetesi'nde yayınlanan yazı, haber ve fotoğraflar kaynak gösterilerek iktibas edilebilir.

UFUK ÖTESİ.COM

BU YAZIYI TAVSİYE EDİN

Adınız  Soyadınız

E-posta adresiniz
Arkadaşınızın e-posta adresi

 

Yazdır  - Sayfanın Başına Dön 

 

 Sayı :79

 KÜNYE
 
 ARŞİV
 
 ABONELİK
 
 REKLAM
 
 
  YAZARLAR
 Ali Arif Esatgil
Bayrak gibi yaşamak...
 Alptekin Cevherli
En zor yazım…
 Doç. Dr. Fethi Gedikli
Şimşek gibi çakıp geçen ülkücü
 Dr. Yusuf Gedikli
Sevgili Kemalciğim, candaşım, kardaşım, arkadaşım…
 Kemal Çapraz
Son söz...
 Olcay Yazıcı
Asil Neslin Son Temsilcisi: Kemâl Çapraz
 Bayram Akcan
“BOZKURT” Kemal ÇAPRAZ
 Aydil Erol
Bu çapraz, kimin çaprazı?!!
 Şahin Zenginal
Sensiz hayat zor olacak
 Ünal  Bolat
Sevdiğini Türk için seven Alperen
 Hayri Ataş
“YA BÖYLE ÖLÜM DEĞİL Mİ ERKEN”
 Mehmet Türker
Türk Dünyasının dervişi
 Mehmet Nuri Yardım
Kemal Çapraz diye bir kahraman
 Prof Dr. Ali Osman Özcan
Ufuk Ötesinde Çapraz Ateş
 Orhan Seyfi Şirin
Çapraz doğuştan ‘Reis’ti
 Rasim Ekşi
Kardeşim Kemal’in Vasiyeti
 Dr. Orhan  Gedikli
Sevgili Kemal Kardeşimin Ardından
 Özdemir Özsoy
Seni unutamayız
 Dr. Ünal Metin
“Ufuk Ötesi” yaşıyor
 Aybars Fırat
Kastamonu Beyefendisi
 Süleyman Özkonuk
Öteki Ufuk
 Coşkun Çokyiğit
Kemal Çapraz “Tek Ağaç”lardandı
 Zeki Hacı ibrahimoğlu
30 yıllık dostumdu
 Baki Günay
Kırım Meclisinde Kemal Çapraz sesleri
 Ahmet Tüzün
İz Bırakan
 Cem  Sökmen
Metropoldeki dâvâ adamı: Kemal Çapraz
 Hüseyin Özbek
Kemal Bey
 Asuman Özdemir
Sermayeye kurban gittin…
           
       
 
   

Karahan 2002