19 Mayıs’ta bir bayram kutlanır. Mustafa Kemal ve arkadaşlarının vatanı kurtarma kararıyla Samsun limanına ayak bastıkları günün anısına kutlanan bu bayram aynı zamanda Atatürk’ün doğum günüdür. Bunun için bu bayramın adı 19 Mayıs ATATÜRK’Ü ANMA, GENÇLIK VE SPOR BAYRAMI’dır.
Atatürk doğum gününü tam olarak bilmezdi. Kendisine sorulduğu zaman 19 Mayıs günü doğduğunu söylerdi. O öyle bir liderdi ki, vatanın kurtuluşu için her türlü riski alarak Samsun limanına ayak bastığı tarihi doğum günü olarak kabul etmişti. Türk vatanıyla özleşmiş, bütünleşmiş bir bedenin doğum tarihinin 19 Mayıs olmasının başkası düşünülemez zaten.
İnsanoğlu için her yılın, günün, saatin değeri ayrıdır. Toplumlar için ise bazı günlerin ve yıldönümlerinin önemi daha farklıdır. Millet olma aşamasına ulaşmış toplulukların ortak duygularını yansıtan tarihlerin anlamı önemlidir. İhmal edilmemeleri gerekir. Toplumların bir ülkü etrafında birleşmesinde vefa duygusunun gerekliliği yadsınamaz.
Bütün uluslar 10, 25, 50 100 yıllık dönemleri önemserler. Bu dönemler semboldür. Kızılelma’dır. Cumhuriyetimizin 10. yıla ulaşması vatanın kurtuluşunda emeği olan atalarımız tarafından büyük törenlerle kutlanmıştı. 100. yıla ulaşmak ise bizim kuşağın ülküsüdür, kızılelmasıdır.
Her ülke toplumuna hizmet etmiş kişilerin doğum günlerinde onları coşkuyla anar. Bu o ulusun vefa duygusunu gösterir. Yeni kuşakların o kişileri örnek alması için propaganda yapılır. Avusturya Mozart için dünyayı ayağa kaldırdı.
Şimdi size sormak istiyorum. Atatürk kaç yaşında?
Evet bildiniz. Atamız 125 yaşında.
O halde etrafınıza, sağınıza, solunuza bir bakın hele. Televizyon kanallarına, anlı şanlı basınımıza, devlet dairelerine bir göz atın. Devletimizin kurucusu, ulusumuzun kurtarıcısı Atamızın 125. doğum yılı ile ilgili bir cümle, bir söz görebilecek misiniz? Göremediniz değil mi? Helal olsun bize.
19 Mayıs gününe kadar böyle bir yazı yazmak istemedim. Sabrettim. Değişmiş ve gelişmiş AKP hükümeti Atamızı anmak için anlamlı bir gün olan 19 Mayıs’ı bekliyordur diye düşündüm. Yanıldım.
Onların bana uğrattığı yanılgı duygusu aslında önemli değil. Benim için asıl üzüntü kaynağı ulusumuzun kurtarıcısına karşı gösterdiği duyarsızlık.
Türkiye’de saymakla bitmeyecek kadar dernek var. Nerde bu dernekler? Atamızın 125. doğum yılını bırakın kutlamayı ağızlarına dahi almıyorlar. Esasında almıyorlar demek istemiyorum iddia ediyorum alamıyorlar. Türk basını Atamızın 125. doğum yılını gündeme getiremiyor. Hepsi göbekten iktidara bağlı. Sivil toplum kuruluşları boşuna kendilerini ve bizleri kandırmasın. Birilerini ürkütürüm diye dernekçilik yapılmaz. Bırakın bu işleri. Bir ulusun kurtarıcısı olan insanın 125. doğum yılı gibi dönemsel önemi olan bir tarihi toplumun her zerresine mal edemeyecekseniz de ne yapacaksınız. Sizleri iyi tanırım. Aman ördekler ürkmesin diye köprüden bile geçmezsiniz.
Atatürk’ün 125. doğum yılı bütün ulusumuz kutlu olsun.