Lise–3 öğrencilerinin rapor olayını çözmenin tek yolu üniversite sınavını lise–3 konularını kapsayacak şekilde genişletmektir. Okuyanlar bilir, bu fakir defalarca bu köşede bu formülü yazmıştır. Görünen köy kılavuz istemez. Bu doğruyu eğitimin içinde olan herkes bilmekteydi zaten. 1999 yılında ÖYS iptal edilmiş, üniversiteler ÖSS ile öğrenci almaya başlamıştı. Bu değişim ile birçok branş için lise-3’ün tamamı ve lise-2’nin yarısı üniversite sınavı sorularının kapsamı dışına çıkmıştı. Durum böyle olunca öğrenciler sınav kapsamı dışında kalan bu konuları dinlemek istememiş, öğrenci dinlemeyince de öğretmenler bu konuları fotokopilerle geçiştirmeye başlamıştı. Tabir caizse lise–3 âdeta mundar olup çıkmıştı.
Üniversiteyi kazanan öğrenciler bu uygulama ile fakülteler için son derece önemli konuları bilmeden eğitimlerine başlamış oldu. Birçok öğretim üyesi öğrencilerin bu kalite düşüklüğünden yakınmıştı. Hatırlayın ODTÜ Rektörü ‘bu üniversiteye integral türev limit bilmeyen gelmesin’ demiş sıkıntıyı kamuoyuna aktarmıştı.
Yanlışın neresinden dönülse kârdır. YÖK 2005 Haziran toplantısında vardığı kararla üniversite sınav sorularını lise–3 ve ilerde olacak lise–4 konularını kapsayacak şekilde genişletti. Sınavın adı yine ÖSS ama niteliği eski ÖYS esintileri içeriyor. Sınav yine tek basamak olarak yapılacak. Konuların genişlemesi ile her branşın soru sayıları da doğal olarak artmış olacak ve sınav daha uzun süreli olacak.
Yeni sisteme göre sınav iki bölüm halinde öğrencilerimizin önüne gelecek. Birinci bölüm eski sınav konularından ikinci bölüm ise daha önce sınavda sorulmayan lise–2 ve lise–3 konularını içerecek Edebiyat, psikoloji, sosyoloji dersleri yeni sınav sistemi ile sınav ahalisine 6 yıl sonra merhaba diyecek.
Birinci bölümde öğrencilerimize sunulacak derslerin soru adedi şu şekilde. Matematik+geometri 30 soru, fizik 13 soru, kimya 9 soru, biyoloji 8 soru, Türkçe 30 soru, tarih 13 soru, coğrafya10 soru, felsefe 7 soru.
İkinci bölümün ders soru adedi de aynı birinci bölümde olduğu gibi, sadece soru niteliği değişik olacak. Belirttiğim gibi daha önce sorulmayan konular bu kısımda boy gösterecek.
Soru sayısındaki artışla beraber sınavın süresi de uzamış olacak. Daha önce 3 saat olan süre yeni sistemde 4 saate çıkacak.
YÖK almış olduğu bu kararla kamuoyunun bir beklentisini yerine getirmiş oldu. Kamuoyu diyorum ama bunun içinde aslında öğrenciler değil de eğitim çalışanları var. Yeni sistem eğitim çalışanlarının okullarda ders dinletememe derdine merhem olsa da öğrenciler için ek yükten başka bir şey değil. Kamuoyu bu toplantıdan bir müjde daha bekliyordu ama bu beklenti başka bahara kaldı. Başka bahara diyorum anlaşılan meslek liselilerin katsayı problemine yönelik bu beklenti yakın bir baharda halledilebilecek gibi değil. Bu halledilemeyecek bir mesele değil aslında ama ideolojik saplantılar, demokrasiyi sindirememe gibi üçüncü dünya mantaliteleri yüzünden çözüm bulunamıyor.
Daha önce bu köşemde yazmıştım yine derim ki bu meselede orta yol mevcuttur. Kendi alanının dışında tercih hakkı meslek liselerindeki belirli bir başarı çıtasını geçebilmiş öğrencilere tanınsın. Bu oran yetkililer tarafından oturulup belirlenebilir. Bu formül meslek liselerinin ara eleman yetiştirme formatına zarar da vermez böylece. Her sorunun çözümü mevcuttur. Yeter ki sorunu kabullenen ve samimiyetle bu sorunları çözmeye çalışan yetkililer olsun. Gün gelecek katsayı sorunu da çözülecektir. Şimdilik yeni sınav sistemimiz hayırlı olsun diyorum. İleride yeni katsayı formülümüz hayırlı olsun diyeceğimiz zamanların geleceğine de inanıyorum.