Hal böyle olunca suya sabuna dokunmayı pek sevmeyen Türkiye aydınlarının “Dönmelik” konusunda araştırma yapmaları da zaten beklenmezdi.
İnternet Forumları
İnternet yaygınlaştıkça bilgi paylaşımında bir patlama oldu. Artık herkes bildiklerini yazılı hale getirip İnternet ortamında rahatlıkla diğer insanlarla paylaşabiliyor. İnternet’te açılan tartışma forumlarında her konu hakkında yazılar yayınlanıyor. “Dönmelik” hakkında açılan tartışma siteleri son üç yıl içinde bir hayli yaygınlaşmıştı.
Bu forumlarda gerçekten de doğru ve kapsamlı araştırmalar yayınlandığı gibi komplo teorileri olarak adlandırılan kurgu bilgiler de yer alıyor. Dünyanın her tarafından gelen yazılarla beslenen bu sitelere insan bir göz atınca adeta Türkiye’de önemli ne iş yapıldıysa bunları dönmeler kotarmış.
İnsan bu yazıları okuyunca kendisinin bir hiç olduğunu düşünmeye başlıyor. Bu yazılanlara inanırsak Türkiye’de dönmeler diye adlandırılan bir grup, bir kitle karar alıyor, uyguluyor ve bizim gibi normal vatandaşlar bu dönme diye adlandırılan insanlara kölelik yapıyor. Aynen Hollywood yapımı “Matrix” durumları!

Türkiye solu “dönmeler” i keşfediyor
Kendilerine İslamcı (!) aydın adını veren bazı kişiler tarafından yazılan birkaç kitap dışında kitap bulunmayan “Dönmelik” konusu son yıllarda sol kesim aydınlarının yeni ilgi alanı oldu. Yayınevleri yerli ve yabancı araştırmacıların kitaplarını birbiri ardı sıra yayınlarken, bazı kesimler tarafından dönmelikle mimlenen basın kuruluşları Türkiye’deki dönmeler konusunda araştırma yapan kişilerle söyleşiler yaptılar. Bu söyleşilerde daha çok sansasyonel ifadelere yer verildi. Dönmelik konusu daha da sulandırıldı. Söyleşileri yapan gazeteciler hakkında bile dönme oldukları şeklinde ifadeler kullanıldı. İnsanımızın kafası daha da karıştırıldı.

Amaç, Hedef
Basın organlarında bir süredir yapılan bu yayınlar, sürdürülen bilinçli bir kampanyanın ilk işaretleriydi. Hatta çok seyredilen TV dizilerinde bile “Dönmelik” ile ilgili kampanya devam etti. Soner Yalçın tarafından yazılan “Efendi” adlı kitabın “Kurtlar Vadisi” adlı dizide açıkça reklamı yapıldı.
Dönmeler hakkında yapılan araştırmalar bilimsel olmaktan daha çok dedikodulara dayandırılıyor. Özellikle kökleri itibarıyla Selanik bağlantısı olan kişilere “Dönme” yaftası yapıştırılıyor. Evet Selanik Sabatay Sevi’nin sürgün edildiği bir yer. Sabatay Sevi ile birlikte birçok Selanik Yahudisi İslam dinini benimsemişlerdir. Bu saklanılmaz bir gerçek. Fakat Selanik ve çevresinde yalnız Yahudi olan Osmanlı vatandaşları yaşamıyordu. Aslında Selanik ve daha çok köylerinde ezici çoğunluk Müslüman Türklerdi.
Biz burada bir hedef şaşırtma veya kurgulama yapıldığını düşünüyoruz. Kendilerine İslamcı adını veren bir takım şahıslar ile 2. Cumhuriyet özlemcileri her zaman yaptıkları gibi el ele vererek başlattıkları bu kampanyadaki esas hedef Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran lider kadrodur. Açıkça eleştirmekten kaçındıkları bu devrede üçüncü şahıslar üzerine yönelttikleri saldırılarını esas gayelerini gizleyerek şimdilik şifreli konuşmalarla geçiriyorlar.
Bu noktada milliyetçi aydınların çok dikkatli olması gerekiyor. Türkiye’de dönmeler var, siyasette, sanatta ve iş dünyasında etkinler. Bunlar hakkında bilimsel çalışmalar mutlaka yapılmalıdır. Etkinlik dereceleri, Türkiye Cumhuriyetine yaklaşımları araştırılmalıdır. Fakat günümüzde yapıldığı gibi söylentilere dayalı bir şekilde olmamalıdır.
Sabatay Sevi 1650’li yıllardan sonra Türk tarihine girmiştir. Çok da eski bir geçmişi yok. Araştırıldığı zaman Sabatay Sevi ve ardılları hakkındaki gerçek bilgilere rahatlıkla ulaşılabilinir. Tabii amaç Türk devletini kuran kişileri yıpratma gayesi değilse.