Bakü sokaklarında çığlıklar, kanlar, dehşet ve faciayla girilen 20 ocak…
Bu tarih sevgili kardeşlerimizin hafızasına “KANLI YANVAR (OCAK)” diye yazıldı.
Tarihinin en acı günlerinden biri yaşatıldı tarihi şehir BAKÜ’ye.
Bu tarihi yıllardır olduğu gibi bu yıl da acılarla andık. Vatanın,halkının özgürlüğü uğruna kanlarından,canlarından geçtiler...
Savaşamadan suçsuzca şehit edildiler...
Acımasız Rus askerleri kirli çizmeleriyle ayak bastı pak topraklarımıza. Karşısına çıkan herkesi acımadan şehit ettiler…
Hiçbir zaman unutulmayacak bu facianın sebepkarları…
Sabahın erken saatlerinden itibaren 2 milyon kişi ellerinde kırmızı karanfiller, kalplerinde hüzün, Bakü şehitler mezarlığının yolunu tuttular.
1990’ın 20 ocak tarihinde Azerbaycan televizyonunda Bakü sokak ve caddelerinde facianın kanlı görüntüleri, ağlayan anneler, ablalar, suçsuz ve sebepsiz şehit edilen insanlar.
20 ocak tarihlerinde sadece halk Bakü’de şehit edilmemiş aynı zamanda Azerbaycan’ın kalbi olan Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti sınırlarında da çok sayıda vatansever, fedailer şehit edilmiştir.
Ancak Bakü’deki manzaradan çok farklıydı Nahçıvan’daki görüntüler. Çünkü Bakü’de şehit olan kardeşlerimiz savaşamadan,masumca katledilmişlerdi. Nahçıvan’daysa ülkesinin mukaddes topraklarına tecavüz etmek isteyen düşman askerleriyle çatışmaya girerek, bileklerinde olan son güce kadar, damarlarında akan son damla kan bitene kadar, şerefle, savaşaraktan ömürlerini geride bıraktıkları evlatlarının hürriyeti ve istikbali için şehit edilmişlerdi.
Bu tarihlerde Azerbaycan tv, radyo ve gazetelerinde çok yaygın şiarlarından biri vardı: ”Bu kan yerde kalacak değil.”
Üzülerek söyleyeyim ki, üzerinden yıllar geçmesine rağmen Azerbaycan halkı bu acımasız katliama, bu kanlı faciaya emir veren sebebkarları hala cezalandırmamış. Azerbaycan Milli Meclisinde bununla bağlı bir kaç defa müzakereler olsa da ne yazık ki, sonuca varmaktan kaçınılmıştır. Çünkü bu faciaya neden olanların, ortaklık edenlerin bir çoğu yazıklar olsun ki, Azerbaycan Milli Meclisi sıralarında yer almaktalar.
Doğal olarak 8 milyona yakın Azerbaycan halkını ilgilendiren bir soru var bu gün “20 ocak faciasında suçsuz yere katledilen bu kardeşlerimizin ölümlerine neden olan suçluların cezasını kimler ne zaman verecektir, kaç yıl daha bu kan yerde kalacak?”Ancak şimdilik görünen şu ki, ne kadar ki cezalıların büyük kısmı Azerbaycan makam araçlarıyla mezarlığa “ziyaret” amaçlı gelip de ağlayan analara zevkle seyirci kalıyorlarsa, devletin en üst makamlarında görev yapıyorlarsa, bir dönem daha cevap bulunamayacaktır.
Azerbaycan iktidarı bu sene hayal kırıklığına uğrattı ziyaretçileri. Her yıl şehitleri anmaya gelenler Azerbaycan’ın geçmiş cumhur başkanı merhum Ebulfez Elcibeyin de mezarına karanfil bırakıyorlardı. Ancak onun kabrinin bulunduğu mezarlığın kapıları sıkıca kapattırılmıştı Bakü yonetimi tarafından.
Bugün bir daha halkımızı bu acılara boğan katillere sesleniyorum: "Devletin en üst makamlarında otursanız da bir gün elbette kravatlarınızdan tutarak aşağı çekecek ATATÜRKÜN, ELÇİBEYİN askerleri. İşte o günden korkun.
KABRİNİZ NURLA DOLSUN, RUHUNUZ ŞAD OLSUN ŞEHİTLER...