Kömür denince ilk akla gelen herhalde Zonguldak ilidir. Dışarıdan biri için bu cümle sadece bir bilgi olarak kalır. Zonguldak’ta yaşayan biri ise bunu her platformda iliklerine kadar hisseder ve yaşar. Zonguldak için kömür hayat demektir. Denilebilir ki, kömür Zonguldak’ın kanı, kömür ocakları ise damarlarıdır. Ocakların içinde canla başla çalışan emekçiler ise damarların enerji kaynaklarıdır.
Durum böyle olunca şehrin ekonomisi, sosyal hayatı, kültürü ve siyaseti kömür endeksli olmuştur. İnsanların %90’ı kömür ocaklarında veya kömür ayrıştırma tesislerinde (lavuarlarda) çalıştığından sanayi güdük kalmış geçim tamamen kömüre bağımlı hale gelmiştir.
Kömür siyaseti bile etkilemiştir. Genel ve yerel seçimlerde ocaklara işçi alma sözleri geleneksel hale gelmiştir. İnsanlar seçimlerde oyunun rengini ocaklara işçi alma sözü veren veya daha önce en fazla işçi alımı yapmış parti lehine kullanmıştır. Yerel seçimlerde ise bu parti başkanının gösterdiği aday büyük oranda seçimi kazanmıştır.
Bu nedenledir ki Zonguldak’ta en fazla sevilen, sayılan lider DSP başkanı sayın Bülent Ecevit olmuştur.1972 yılında kurulan CHP-MSP koalisyonu Zonguldak ili için çok önemlidir. Çünkü bu koalisyon hükümeti döneminde Zonguldak kömür ocaklarına ve lavuarlarına tüm zamanların en fazla işçi alımı yapılmıştır. Öyle ki birçok sakat ve cezasını çekmiş mahkumlar bu dönemde iş sahibi olmuştur. Bu nedenledir ki kendilerine bu imkanı sağlayan Bülent Ecevit’i her platformda övgülerle anmış ve anmaktadırlar.
Hatırlarsınız eskiden DSP’nin Güvercin adında bir dergisi vardı. DSP zamanında iş sahibi olmuş insanlar, onların çocukları ve akrabaları bu dergiyi okumasalar da alma gereksinimi duyar, kitaplıklarında saklarlardı. Babamda bu dergiyi alır bu ‘Karaoğlan’ın dergisi’ der yazıları okumasa da resimlerine her gün her gün göz atardı. Bize de okuturdu. Büyükler onun sayesinde iş sahibi olduğundan, küçüklerde bu hikayeyi defalarca dinlediğinden Ecevit sempatisi doğmuş, adeta Ecevit Zonguldak’ın yerel kahramanı olmuştur.
Bu nedenledir ki Zonguldak DSP’nin kalesi olmuş, girilen yerel seçimlerin çoğunda başkanlığı bu partinin adayı kazanmıştır.
Zonguldak’ta başkanların DSP’den çıkması bu şehrin sol görüşlü bir il olduğu izlenimini verse de bu tamamen yanlıştır. Geçmişe dayanan bu vefa borcu DSP adaylarını avantajlı kılmış ve sonuç onların lehine olmuştur.
2004 yerel seçimleri yaklaşıyor. Zannedilebilir ki bu seçimlerde de DSP Zonguldak’ta favoridir. Yalnız yapılan yerel anketler dengelerin değiştiğini gösteriyor. Gerek Ecevit’in aktif siyaseti bırakacağını açıklaması gerekse son iktidarı döneminde inatla başbakanlığı bırakmaması ve ekonomiyi iyi yönetemeyip cumhuriyet tarihinin en büyük krizini yaşatması Ecevit’in Zonguldak’ta artılarının silinip gitmesine sebep oldu.
Yaşlı amcalarla sohbet ediyorum. Konuşmalarında artık Ecevit hikayeleri anlatmıyorlar. Karaoğlan yaşlandı, enerjisi bitti diyorlar. Bu sözler 2004 yerel seçimlerinde Zonguldak halkının başkanını başka partilerden seçeceğini işaret eden ifadeler.
Görünen köy kılavuz istemez. DSP’nin Zonguldak kalesi yıkılmak üzere. Kömür ocaklarına yatırım yapan, bu ocaklara ve tesislere işçi takviyesi yapan iktidardaki parti bu ilin kalesini devralabilir ve de uzun bir süre kalıcı olabilir. Hatta bu gaz ileri ki yıllarda iktidarı kaybetse bile yerel seçimler için en büyük sermayesi olacaktır.
Bu ipucu diğer partiler içinde geçerlidir. Kömür ocakları tam verimle çalıştığında sadece Zonguldak değil Türkiye kalkınacak abartısız milyar dolarlık getirileri olacaktır. Zonguldak geçmişte bunu başarmış bir ildir. Gerekli yatırım yapılırsa ve kömür ocaklarına profesyonel anlamda işletme mantığı getirilebilirse eski formunu yakalayabilir.
Zonguldak’ın eski muhteşem günlerine dönmesi ülkemizin milli serveti kömürün nakite ve istihdama dönüşmesi demektir.
Başkanlığı hangi parti kazanacak olursa olsun, Zonguldak kömür ocaklarına gerekli ilgiyi göstermeli, etkin olan her platformda bu önemli meseleyi dile getirmelidir. Doğrusu bu hem onlar hem de Türkiye için en hayırlı olandır.