Bazı şom ağızlıların, bir kısım kötü niyetlilerin “Babıali bitti, İkitelli tümden teslim oldu, sıra Anadolu basınının ehlileştirilmesine, devşirilmesine mi geldi” yollu maksatlı yorumlarını boşverelim de uzun etmeden, sadede, yani ödüle gelelim ey sevgili okurlar.
Birincilik ödülü: 1000 Euro
İkincilik ödülü : 500 Euro
Üçüncülük ödülü: 250 Euro

Olarak belirlenmiş. Seçici kurul gerekli gördüğünde en fazla beş adaya mansiyon olarak birer özendirme plaketi verebilecekmiş.
“Ödül niye Türk lirası olarak belirlenmemişte, Euro cinsinden” diye sorduğunuzu duyar gibiyim ey sevgili okurlar. Siz herhalde parayı verenin düdüğü çalacağını ve de çaldıracağını unutmuşsunuz. Yine AB’nin efendisinin büyük şefinin Almanya olduğunu da unutmuşsunuz. Euro’nun AB patronunun Mark’ın yerine ikame ettiği yeni para birimi olduğunu da unutmuş gibisiniz.
Evet, evet yine Konrad Adenauer Vakfı’nın da Almanya’nın en büyük partilerinden Hristiyan Demokrat Parti’nin ve de Alman derin devletinin bizim gibi ülkelerde “ Sivil Toplumcu” ayağına yatmış uzantısı olduğunu unutmuş gibisiniz. Kusura bakma yüzünüze demek gibi olmasın ama, hafızan çok zayıf...
Konrad Adenauer Vakfı ile Anadolu basını birlikte düşünüldüğünde benim aklıma her nedense siyah beyaz Türk filmlerinin kötü adamları ile Tecavüzcü Çoşkun’la fakir ama namuslu genç kızlar geliyor. Ya sizin?
“Ama bu amcalar hiç de Tecavüzcü Çoşkun’a benzemiyor. Çok iyi bir Hans amcalar bunlar” diyorsanız o sizin bileceğiniz. İnsanlık yine bizde kalsın, Anadolu basınında ki refiklerimize kopyayı verelim.
Siz siz olun, çevrenizde ilinizde yağmalanan, peşkeş çekilen kamu işletmelerini gündeme getirmeyin. Ulusal Kurtuluş Savaşı’nda yöreniz insanlarının çabalarına, güney doğudaki dış destekli etnik kalkışma gibi şoven konulara da bulaşmayın.
Yörenizin ekonomik kalkınması tarımsal gelişme, tarihsel ve kültürel mirasa sahip çıkma, ulusal duyarlılığın ve yurttaşlık bilincinin gelişmesi gibi konularla da ilgilenmeyin. Bizden söylemesi, bunlar reyting yapmaz.
Siz en iyisi, yörenizin Türklük öncesi dönemlerini eşeleyin. Antik dönem Anadolu’sunun yüksek uygarlıklarını ilkel, göçebe kültürden gelen Türklerin bu uygarlık kalıntılarıyla oluşturduğu kontrastları işleyin. Hele yörenizdeki gölet baraj inşaatlarını kıyasıya işleyin. Çevrecilik ayağına yatarak, konuyu iyice bir süsleyin. Bu röportaja biraz minare gölgesi, biraz davul tozu, biraz da el kararı sıçan pisliği ilave edin. Üç vaktin biri ödülü koynunuza atmazsanız bende ne olayım...
Aman sakın yörenizdeki farklı etnik grupları, farklı mezhepsel yapılanmaları anti TC bir bağlamda işleyin. Yerellik bölgesellik, mozaikçi bir sosla süsleyin. Ödül sizin olmazsa iki gözüm önüme aksın.
Kalem namusumu, ulusal çıkarlar mı? Ülkenin ekonomik ve sosyal kalkınması mı? Kıbrıs’taki, Ege deki Ulusal çıkarlar mı? geç bunları bir kalem bunlardan Besmele duymuş olan şeytan gibi kaçacaksın.
Ama şehit gazeteci Hasan Tahsin, ilk kurşun Hukuku Beşer mi diyorsunuz. Açıksöz Gazetesi, Milli Mücadeleyi en başından destekleyen Kastamonulu genç gazeteci Hüsnü Açıksöz mü diyorsunuz. Anlaşıldı siz ödülü “ Nah” alırsınız!..