Mühendislerimiz tarafından üretilen ilk uydu, 26 Eylül'de uzaya fırlatıldı. Bu olay, “Türk’ün uzayla imtihanı” olarak manşet oldu… Evet, Sabah gazetesi haberi böyle duyurmuştu. Gerçekten de doğru bir isimlendirmeydi bu. Zira gelişmeleri hep uzaktan izleyen ülkemiz, ilk defa uzayla yakından tanışıyordu.
Uzay mekiği, uydular, uzay istasyonları... Yıllarca hep "yabancılara ait" terimlerdi bunlar. Oysa artık biz de uzayla ilgilenebiliyormuşuz. . Bizzat Türk mühendisler tarafından üretilen ilk yer gözlem uydumuz BİLSAT-1, bize uzaydan "görülenler" hakkında bilgiler aktaracak.
BİLSAT-1 uydusu, TÜBİTAK Bilgi Teknolojileri ve Elektronik Araştırma Enstitüsü'ne (BİLTEN) bağlı mühendislerce tasarlanıp üretildi. BİLSAT-1 uzaydan dünyanın herhangi bir noktanın fotoğrafını çekebilecek.. GEZGİN ve ÇOBAN adı verilen iki yeni sistem tamamen Türk mühendisleri tarafından üretilen yüksek teknoloji ürünleri. Çok Bantlı Kamera'nın kısaltılmasından eilde edilne ÇOBAN 8 kanallı düşük çözünürlükte bir kamera. Bu kamera yeryüzü görüntülerini alacak. Gerçek Zamanda Görüntü İşleyen kelimelelerinden oluşan GEZGİN ise bu görüntüleri sıkıştırıp hafızada depoluyacak.
Uydudan çekilecek fotoğraflar haberleşmede ve askeri alanda da kullanılabilecek. Bunun yanında BİLSAT-1 kentsel yapılaşmada kullanılacak. Kaçak yapılar uzaydan belirlenebilecek. Tarım alanlarında da bu sistemde yararlanma imkanı var. Mesela ürün gelişimi ve rekolte tahmini yapılabilecek. ÇED raporlarında uzaydan alınacak görüntüler de kullanılabilecek. Orman yangınları ve hasar tespit çalışmalarında, 3 boyutlu harita modelleme ve afet yönetimine kadar birçok alanda BİLSAT-1 önemli roller üstlenecek.
Ancak böylesine önemli bir uydu, ne yazık ki medyamızda yeterince yankı bulmadı. Zira gündemde başka konular vardı. Basınımız bu konuya ilgi duymadı, diye suçlamaya hakkımız yok. Zira üniversitelerimizin rektörleri bile hükümeti karalamakla ve tehditle meşguller. Onların gündeminde olmayan bir konuyu basın nasıl işlesin? Kamuoyu nasıl haberdar olsun? Gençler bu konuyla ilgili bilgi alıp nasıl motive olsun?
Oysa gönül isterdi ki, bu konu vesilesiyle iyi bir PR (halkla ilişkiler) çalışması yürütülsün. Hem bu olay halka duyurulsun, hem de bilim ve teknoloji konusunda toplum aydınlatılsın. Zira uluslararası arenadaki spor müsabakaları halkımızı nasıl heyesanlandırıyor ve milli duygularımızı nasıl coşturuyorsa, BİLSAT-1 uydusunun Türk mühendislerince tasarlanıp yapılması da en az o kadar bizi coşturmalıydı.