Mikrodalga fırınlar, yüksek gerilim hatları, bilgisayar, televizyon ve radyo verici istasyonları, baz istasyonları, cep telefonları, telsiz telefonlar, halojen ve floresan lambalar ile diğer elektrikli araçların günlük hayatta sıklıkla karşılaşılan elektromanyetik dalga kaynakları Ancak her elektromanyetik dalga kaynağını zararlı olarak algılamamak gerekir


Televizyon antenleri ya da baz istasyonlarının yakınında yaşamak, mikrodalga fırın veya cep telefonu kullanmak sağlığa gerçekten zararlı mı?


Kendinizde halsizlik,sinirlilik,uyuşma, tansiyon degisiklikleri hiç geçmeyen allerjik
öksürük,ciltte kuruma, uyku bozukluklari, konsantrasyon güçlügü, sık hastalanma, kolda uyuşmalar, sebepsiz baygınlıklar ile birlikte gerginlik hissetiyorsanız bilin ki siz bir kuşatma altındasınız ?Bu kuşatma ne bir mikrop ne de bir hastalık.Bu kuşatma sizin hep etrafınızda olan teknolojik aletler.Her zaman kullandığımız elektrikli aygıtların, enerji nakil hatlarının, hatta bina içerisindeki elektrik kablolarının, radyo TV vericilerinin, mobil telefon ve bunların baz istasyonlarının oluşturdukları elektrik-manyetik olarak yaydıkları Elektronik alanların vucüt üzerinde etkileri. Genellikle bu etkiler kaynaktan uzaklaşıldığında ya da kaynak kapalı konuma getirildiğinde çabucak ortadan kalkmakla birlikte, bunun uzun zaman aldığı durumlar da mevcuttur.Elektromanyetik dalgalardan korunmak için en etkili önlem, olabildiğince kaynaktan uzaklaşmak ya da kaynağı makul sürelerle dinlendirme.EMA’nın iki tür biyolojik etkisi vardır. Birinci kısım kısa zamanda hissedilen etkiler diyebileceğimiz baş ağrıları, göz yanmaları, yorgunluk, halsizlik ve baş dönmeleri gibi şikayetlerdir. Ayrıca gece uykusuzlukları, gündüz uykulu dolaşım, küskünlük ve sürekli rahatsızlık nedeniyle topluma katılmamak gibi neticeler de literatürde rapor edilmiştir. Diğer bir etki ise moleküller ve kimyasal bağlara, hücre yapısına vucut koruma sistemine yaptığı ve uzun sürede ortay çıkabilen etkilerdir.
ELEKTRO KİRLİLİK

Gündelik yaşantımızda da sık karşılaştığımız bilgisayarların radyo yayınlarını bozması veya cep telefonlarının araçların ABS sistemlerini kilitlemesi gibi benzeri olaylar elektromanyetik (EM) girişim ve etkileşim (EMI, Electromagnetic Interference) olaylarından sadece birkaçıdır. Bir EMI probleminde iki cihazın etkileşimi söz konusu ise EMC (Electromagnetic Compatibility), etkileşim bir cihaz ve canlı dokusu arasında ise BEM (Bio-electromagnetic) olarak adlandırılır.Bilim adamlarının üzerinde çalıştıkları bu yeni konu; elektromanyetik alanların etkisi. Radyo ve televizyon vericileri, radarlar, telsizler, mikrodalga fırınlar, tıbbi aygıtlar ve son olarak da cep telefonları... Son elli yıl içinde elektromanyetik tayfın birçok bölümündeki enerji türleri günlük yaşamımızda birer birer kullanılmaya başlandı. Bunların yanında bir de evlerimizdeki elektrikli aletlerin, onların kablolarının, iş ve büro makinelerinin, elektrik iletim ve dağıtım hatlarının, bilgisayar ekranlarının vb. yaydığı elektromanyetik alanlar var. Her geçen gün biraz daha fazla elektromanyetik alan ve dalgaların etkisinde kalıyoruz.
TEKNOLOJİ İÇİN SAĞLIĞIMIZI FEDA MI EDECEĞİZ ?
Teknolojik gelişim, bir yandan yaşamımızı kolaylaştırmakta, diğer yandan da geriye dönüşü mümkün olmayan sağlık sorunlarını da beraberinde getirebilmektedir. Çevremizde elektrikli cihazlardan oluşan ve görünmediği için tehlike boyutları insanlar tarafından anlaşılamayan bir kirlilik yaşanmaktadır.Elektromanyetik kirlilik EM alanlarını;etrafımızdaki tüm akım taşıyan kablolar,elektrikli traş makinası, saç kurutma makinası,elektrikli battaniye gibi elektrikli aletler, enerji nakil hatları, TV ve bilgisayarlar Radyo TV vericileri, radarlar,mikro dalga fırınlar, mobil telefonlar ve benzeri cihazlar oluşturmaktadır.Elektromanyetik kirliliğe neden olan kaynaklardan birisi de kontrolsuz olarak kurulup faaliyete geçen cep telefonu baz istasyonlarıdır.
İnsan vücudu, işlevlerini 1-250 mikrovolt arası gerilimlerde yerine getiren, uzunluğu 500.000 km. olan 5.000.000.000 sinir hücresi ile çalışan dev bir elektriksel sistemdir. Dolayısıyla elektromanyetik alanlar bu sistemi etkilemekte ve doğal elektriksel dolaşıma zarar verebilmektedir.Bir kişinin yoğun olarak elektrik alanına maruz kalmasının tehlikeli sonuçlar doğuracağı bilimsel araştırmalarla saptanmıştır. Manyetik alanların;
 Çocuklarda ve yetişkinlerde beyin ve kan kanserlerine,
 Üreme özelliklerinin yitirilmesine,
 Kalp sağlığı sorunlarına,
 Stres düzeyinde artışa ve uyku bozukluklarına,
 Kan basıncında artış, baş ağrısı, baş dönmesi gibi sorunlara,
 Hücrelerin genetik yapılarına zarar vererek insanlarda kanser riskinin ve doğum kusurlarının artmasına neden olduğunu vurgulamaktadır.
CEP TELEFONU ZARARLI MI ?
Cep telefonu sahiplerinde kan kanseri ve tükürük bezi tümörünün gelişme olasılığı ile birlikte kanser riskinin artma olasılığı kimi uzmanlarca iddia edilmesine rağmen bu teoriler kanıtlanmış değildir. Cep telefonu üreten firmalarda ürettikleri mallarda radyasyon değerlerini açıklayarak tüketicileri uyarıyorlar. Cep telefonları düşük güç seviyelerinde çalışır fakat analog telefonlar için 600 mW ve dijital telefonlar için 125 mW yayan anten başa yaklaştırıldığında, maruz kalma seviyelerini düzenleyici sınırlara yaklaşmakta. Cep telefon veya baz istasyonları etkisi ile yapılan çalışmalarda; bazılarında kanser riskinin arttığı bazılarında başağrısı, baş dönmesi, dikkat dağılması gibi durumların oluştuğu, bazı çalışmalarda sinir sistemi ile ilgili hastalıkların oluşma olasılığının arttığı yönunde bulgular olduğu belirtilmekte. Bu bulguların herkes tarafından kabul edilebilir kesin sonuçlar olmamasına rağmen elektromanyetik alanların sağlık açısından risk taşıdığı aşikardır.Birçok kişi artık
cep telefonlarını kulaklık-mikrofon setiyle birlikte kullanırken bir bölümü de yalnızca çok gerekli durumlarda (ayda en çok 10-15 dakika) kullanıyor. Bilim adamları, her geçen gün cep telefonlarının beyne yönelik olumsuz etkilerinin ortaya çıktığını bu konuda bazı önlemler almak gerektiğini ileri sürüyorlar. Yapılan araştırmalara göre, iki dakikalık konuşma, kandaki zararlı proteinlerin ve toksinlerin beyne girmesini engelleyen savunma mekanizmasını devre dışı bırakmaya yetiyor. Bu durumda alzheimer, parkinson ve multiple sclerosis (MS) gibi sinir hastalıklarının oluşma riski artıyor.Yine başka bir araştırmada cep telefonuyla uzun süre konuşanlarda yorgunluk, başağrısı ve deride yanma hissi ortaya çıkıyor.Kulaklık-mikrofon seti kullananların % 80’inde bu tip sorunların olmadığı gözleniyor. Birkaç yıl öncesine değin cep telefonlarının yalnızca uçak, otobüs ve otomobillerin elektronik sistemleri üzerinde olumsuz etkileri olduğu sanılıyordu. Ama son gelişmeler insan sağlığı açısından da çok ciddi zararları olabileceğini gösteriyor.



KUTU
NE YAPMALI
CE damgası olmayan ürün kullanılmamalıdır.
Yüksek gerilim hatları yerleşim birimlerinin uzağına taşınmalı.
Elektrikli battaniye ya da su yatağı ısıtıcıları yatağa girdikten sonra kapatılmalı.
Elektrikli aletleri yatak odanızda bulundurmayın
Yataklarda başucunun dayandığı duvarda evin elektrik hatlarının geçmemesine özen gösterilmeli.

Bilgisayar ekranlarından en az bir kol mesafesi uzaklıkta oturulmalı.

Kullanılmadığı zamanlarda bilgisayarlar kapalı olmalı.

Bilgisayarlarınızın arkası en tehlikeli bölge. Büro ya da evdeki bir bilgisayarın arkasına 1,5 metreden fazla yaklaşılmamalı ve arkası kullanılmayan bir alana yönlendirilmeli.

Televizyon en yakın, ekrana 2 metre uzaklıktan izlenmeli ve arkası sokağa doğru olmalı.

Saç kurutma makinası mümkün olduğu kadar az kullanılmalı. Uzun süreli ve sürekli kullanımın kellikten göz bozukluğuna uzanan bir zararlar listesi oluşturulabileceğini iddia ediyor uzmanlar.

Fişi takılı aletlerden uzak durunuz.

Mikrodalga fırınından, çamaşır ve bulaşık makinalarından buzdolaplarından ışımadan korunmak için cihazın önünde mümkün olduğunca kısa süre kalınmalı ve özellikle de küçük çocukların mikrodalga fırına yaklaşmalarını engellemelidir.

Cep telefonlarını yalnızca zorunlu hallerde kullanın.