(Devletin bölünmez bütünlüğü ve Egemenlik ile ilgili maddeler kaldırılıyor.)
Bu yazımı aslında sevgiye, hoşgörüye ve insanlara saygıya ayırmıştım. Bu konuda yazacaktım. Ancak 21 Mayıs 2003 tarihli gazetelerin başlıklarını okuyunca irkildim, devletin en yetkili ağızlarının beyanatları gazete sütunlarını işgal etmiş herkes de büyük bir sevinç Terörle Mücadele yasasının 8. Maddesi kalkıyor. Adeta davul zurna çalıp oynayacaklar. Bu konular gündeme geldiğinde Türkiye’nin zenginler kulübü TÜSİAD hemen ortaya çıkıyor. Bazen raporlar hazırlıyor. Bazen destek beyanatları veriyor. Dernekler yasasına göre kurulmuş bir kuruluş olduğunu unutuyor ve Türkiye’yi yönetmeye kalkıyor.
Şimdi Terörle Mücadele yasasının 8. Maddesini ilk şekli ile aynen bilgilerinize sunuyorum.
Madde 8- Hangi yöntem, maksat ve düşünceyle olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı hedef alan yazılı ve sözlü propaganda ile toplantı,gösteri ve yürüyüş yapılamaz yapanlar hakkında 2 yıldan 5 yıla kadar Ağır Hapis cezası hükmedilir. Bu madde 06.02.2002 tarihinde değiştirilerek aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti devletinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak amacıyla yazılı sözlü veya görüntülü propaganda ile toplantı, gösteri ve yürüyüş yapanlar hakkında fiilleri daha ağır bir cezayı gerektirmedikçe bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmedilir. Bu suçun terör yöntemlerine başvurmayı özendirecek şekilde işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte bir oranında arttırılır.
Terörle Mücadele yasasının 8. Maddesinin ilk şekli “hangi yöntem maksat ve düşünceyle olursa olsun kaldırılmasının gerekçesi çok geniş kapsamlı olduğu için bu cümle çıkarılmış. Böyle bir gerekçe ile bu cümleyi çıkarmak Türkçe’yi de bilmemek anlamına gelir. Çünkü bu cümleden sonra bağlayıcı ve sınırları tayin edilmiş bir cümle gelmektedir. Türkiye Cumhuriyeti devletinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı hedef alan” devam etmektedir. Yani maksadın ne olursa olsun devletin bölünmez bütünlüğünü hedef alamazsın.
Bölücülük suçunu teşvik hiçbir zaman hürriyetler sahasında düşünülemez. Türkiye ve Türk Milletinin bütünlüğü değişmez bir esastır. Etnik ve inanç farklılıkları bu bütünlüğü zaafa uğratacak nitelikte kullanılamaz. Bölücülüğü teşvik edecek her türlü tavizkar davranışlardan kaçınmak gerekir.
Şimdi “hangi yöntem maksat ve düşünceyle olursa olsun” cümlesi kaldırıldığında bu işlerle uğraşan bölücüler “bizim gayemiz bir araştırmadır. Tarihi gerçekleri ortaya çıkarmak için yazı yazdık kitap yazdık yürüdük toplantı yaptık” dediklerinde hiçbir şekilde takibata uğramazlar ve haklarında dava açılamaz. Biz Türkiye’nin bütün sorunlarını çözdük de sıra devletin bölünmez bütünlüğünü tartışmaya mı kaldı? Yeni yapılan değişiklikler 2 yıldan 5 yıla kadar olan ceza 1 yıldan 3 yıla indiriliyor. Biz bu değişikliğin ve onların yardakçılarına destekçilerine meydan açmak olduğu için karşı çıkarken şimdi de bu maddenin tamamen ortadan kaldırılacağı en yetkili ağızlardan söylenmesi acaba Türkiye nereye götürülmek isteniyor? Sorusunu aklımıza getiriyor.
TÜSİAD HADDİNİ AŞIYOR
Kanarya koruma derneği gibi bir dernek olan TÜSİAD haddini aşıyor ve bakın Terörle Mücadele yasasının tamamen kaldırılmasının gerekçesini nasıl kamuoyuna duyuruyor.
“Gelinen son noktada, 8. Madde de yapılan değişikliklerin iç kamuoyunu ve AB organlarını tatmin etmediği açıkça görülmektedir. Bu güne dek yapılan değişikliklerin istenen neticeyi vermediği açıktır. 8. Maddenin 6. uyum paketi ile tasarlandığı gibi kaldırılması ve maddenin kaldırılmasının ardından Terörle Mücadele kanununun tümüyle, dünyadaki yeni terörizm, olgusu gözönünde bulundurularak günün ihtiyaçları ve AB standartlarına uygun bir tarzda yeniden kaleme alınması en doğru yol olacaktır.”
Zenginler kulübü TÜSİAD “Parası olanın aklıda olur” düşüncesiyle ahkam kesiyor. Yine aynı klüb kanunlarımızı “İç kamuoyu ve AB organlarını tatmin etmediği açıkça görülmektedir.” deme cesaretini göstererek eleştiriyor. AB organlarını tatmin etmez bu doğaldır. Çünkü Atalarımın nal sesleri hala kulaklarında çınlamaktadır, ama eyy! TÜSİAD iç kamuoyundan kastınız kimdir
açıklar mısın? Bu konuda imkanların var, cesaretinde varsa bir kamuoyu araştırması yap da bu milletten cevabını al. Senin kastettiğin kamuoyu zaten görevini yapıyor ver kurtulcularla elele gidiyorsunuz.
Mustafa Kemal ATATÜRK diyor ki;
“Memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet, dalalet ve hatta hiyanet içinde olabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleri ile birleştirebilirler. İşte bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen Türk İstiklal ve Cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur!”
Atatürk’ün bu vasiyetini Türk gençliği tutacak ve Türkiye Cumhuriyeti devletini bütün yıkıcı ve bölücü güçlere karşı koruyacaktır. Selam Türk gençliğine, selam Türk Milliyetçilerine...