|
|
|
Ondört yıllık hayat arkadaşım, iki evladımın babası Sevgili Çapraz;
|
Kısacık ömrüne bunca hizmeti nasıl sığdırdın, nasıl hızlı, dolu dolu yaşadın ve nasıl aniden bizleri şok ederek aramızdan ayrıldın?
|
Yaşarken olduğun gibi veda ederken de hiç kimseye yük olmadın. “Dava Adamlığı” ve “Yaşayan Yunus Emre” benzetmeleri, cenazedeki cemaatin kalabalığı ve halis duygularla döktükleri gözyaşları, edilen dualar, senden helallik istenmesi beni hiç şaşırtmadı.
Çocuklarına “Size maddi bir şeyler bırakamam ama şerefli bir isim bırakacağım” dediğinde biz ölümü sana hiç yakıştıramazdık.
Son doğum gününde dostlarının senin için hazırladığı hatıra defterine büyük bir kalp çizmiş ve şu dilekte bulunmuştum “Allah seni başımızdan eksik etmesin. Ömür boyu beraber olalım. Seni çok seviyoruz”
Minik kızın Çağla’ya senin yokluğunu açıklamaya çalışırken kullandığım cümleleri tekrarlayacağım;
“Kızım, baban artık aramızda değil. Cennette beyaz kanatlı bir melek oldu, orada huzurlu ve rahat. Biz de bu dünyadaki süremiz dolunca, orada onunla buluşacağız. Bizleri şimdi görüyor ve bize gülümsüyor.”
İnşallah evlatlarını senin gibi vatanına, milletine hayırlı, inançlı, vefalı, örnek birer insan olarak yetiştirip, senin yüzünü kara çıkartmam!
Allah’ın sevgili kuluydun, “Veli torunuyum” derdin. Doğru, bir kez daha yanılmadın. Allah seni hepimizden çok sevdi ve almakta acele etti. Mekânın cennet olsun. Allah’ım şefaat ve merhametini senden esirgemesin. Rahat uyu!-Eşin Zühal ÇAPRAZ
|
Bu haber 16612 defa okundu.
|
Ufuk Ötesi : 2008 / 11
|
|
|