İstanbul’un 2010 Avrupa Kültür Başkenti olması sebebiyle önemi daha da artan bu sempozyumda, Suriçi bölgesinin tarihi, kültürel, ekonomik ve mimari unsurları detaylı bir şekilde ele alındı. 13 Haziran’da yapılan açılış oturumunda Eminönü Belediye Başkanı Nevzat Er, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, İstanbul Ticaret Odası Başkanı Murat Yalçıntaç, Kiptaş Genel Müdürü İsmet Yıldırım ve sempozyumun konsept danışmanı İlber Ortaylı birer konuşma yaptılar. İstanbul 2010 ajansına 250 milyon YTL kaynak ayırmak için Maliye Bakanlığı’ndan yetki aldıklarını belirten Bakan Günay, bu kaynağın 50 milyon YTL kadarının da Kültür ve Turizm Bakanlığının öncelikleriyle tarihi miras alanları için kullanılacağını belirtti. Ülke turizminin sadece sahil turizmine sahip olmakla kalmayıp, Türkiye’nin değerinin dünya tarafından bilinen bir niteliğe kavuşturulmasının gerektiğini, bu noktada da İstanbul ve Eminönü’nün çok önemli olduğunu dile getiren Ertuğrul Günay “Deniz, güneş her yerde var. Ama Ayasofya, Sultanahmet, Süleymaniye ve Yerebatan Sarnıcı bir tek burada var” dedi. ‘En önemli altyapı çalışması’ 2010 Avrupa Kültür Başkenti seçilen İstanbul’a dönük kültürel ve bilimsel çalışmaları büyük bir hızla sürdürdüklerini dile getiren Eminönü Belediye Başkanı Nevzat Er, yerel yönetim, kamu ve sivil toplum işbirliğinin yaratacağı pozitif katkıyla 2010 yılında İstanbul’u muhteşem bir şekilde sunmaları gerektiğinin altını çizdi. Bu anlamda 3. Tarihi Yarımada Sempozyumu’nun bu sunumun altyapı çalışmalarının en önemlilerinden biri olduğunu sözlerine ekledi. Sempozyum açılışında konuşma yapanlardan biri olan ve sempozyumun konsept danışmanlığını üstlenen Prof. İlber Ortaylı ise Suriçi’nin tek belediye idaresi altında birleşeceğini dolayısıyla bu sempozyumun Eminönü Belediyesi tarafından düzenlenen son sempozyum olduğuna dikkat çekti. Bu birleşmenin kaçınılmaz olduğuna dikkat çeken Ortaylı “Gelişen Eminönü’nün tüm hareketi güneş batımına kadar devam ediyordu. Fakat Eminönü uzun İstanbul tarihinin kendisidir. Dünyadaki büyük eserlerin, abidelerin ve olayların işlediği mahal Eminönü Belediyesi’nin sınırlarıdır. Eminönü ticari bakımdan İstanbul’un kalbi değildir. Ama hiç şüphesiz dünya şehirleri arasında ölçüye vurursanız tarihi değeri üst seviyede yer alır” dedi. 11 oturumda tarihi yarımada Sempozyum çerçevesinde Tarihi Yarımada’nın oluşum sürecinden, kentlileşme sürecindeki sosyo-ekonomik değişimine; Tarihi Yarımada’da tarihin mekansal konumlandırılmasından, Suriçi’nin kültürel dokusunun oluşumuna; 2010 sürecinde İstanbul’da kültürel mirasa ilişkin yaklaşımlardan, AB fonuyla hazırlanan ‘Archimedes Projesi’ne kadar birçok konunun ele alındığı 11 oturum gerçekleşti. Sempozyumun 2. günü gerçekleşen altıncı oturumunda gazetemizin yazarlarından Dr. Fethi Gedikli de “Biberağa Mezarlığının Sırları: Bir Semtin Hafızasının Tazelenmesine İpucu” konulu tebliğini sundu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin AB’den fon alabilen ilk projesi olması sebebiyle önem kazanan ‘Archimedes Projesi’, Ravza Kavakçı ve Sezen Özgün tarafından sempozyumun son gününde dinleyicilere anlatıldı. AB’ye sunulan 75 proje içerisinde kabul edilen 9 projeden biri olan bu proje Avrupa ve Akdeniz ülkeleri arasında işbirliğinin geliştirilmesini hedefliyor. Kentsel dönüşüm ve sürdürülebilir yenilikçi ekonomik işbirliği projesi olan Archimedes’in bütçesinin 734.177 Avro olduğu bildirildi. Sempozyum çerçevesinde Tacettin Ulaş’ın çektiği fotoğraflardan oluşan ‘360 derece Panaromik Tarihi Yarımada Fotoğraf Sergisi’ İTO sergi salonunda davetlilerin ilgisine sunuldu.