|
|
|
S. İrfan Atagün’ü Hakka uğurladık
|
Bir gönül dostunu, bir dava ve fikir adamını kaybettik. Basın camiasının değerli ağabeyi S. İrfan Atagün Hakka yürüdü. |
Dr. Latif Alpkan-16 Nisan 1929’da Edremit’te doğdu. Babası Çömezzadelerden Başkomiser Mehmet İhsan beydir. Annesi Fatma hanımdır.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde okurken 1948 yılında rahmetli Galip Erdem ve Ömer Öztürkmen’le beraber TÜRK GENÇLİK TEŞKİLATI’nı kurdu ve bir süre başkanlığını yaptı. Ellili yıllarda dönemin önemli mizah gazetelerinden KARAKEDİ’yi yine Ömer Öztürkmen ve Erdoğan Okçu ile birlikte çıkardılar. Ellilerin sonunda Ergun Göze ve Mesut Yavuz Bilgin ile birlikte Amca matbaasını kurdular. Birçok önemli eserin yayınlanmasına vesile oldular.
1960 yılından sonra Santral Yayınevi’ni kurdu. Bu dönemde çocuklara yönelik öğretici hikâye kitapları neşretti. Ben kendisini bu yıllarda tanıdım. Babam Mehmet Emin Alpkan’ın Cağaloğlu Gazi Sinan Paşa sokaktaki Alpkanlar matbaasının girişte soldaki odası Santral Yayınevi idi. O dönemin ve bu günlerin önemli dava ve fikir adamlarının buluşma ve sohbet ortamıydı orası.
Bu günlerde Babıâli’de Sabah gazetesini babam ve birçok arkadaşıyla çıkarttılar. Yine o yıllarda KARAKEDİ’yi ikinci defa yayınlamaya başladı. Yeşilay yönetimine girdi.
1969’da babam Bizim Anadolu’yu çıkarttığında İrfan ağabey Umumi Neşriyat Müdürü idi.
Yetmişlerin ikinci yarısında Ömer ağabeyle birlikte Ortadoğu gazetesini çıkarttılar. 1978’de Ahmet Kabaklı Hoca önderliğinde kurulan Türk Edebiyat Vakfı’nın kurucuları arasında yer aldı. Bu yıllarda yine babamla birlikte Türkiye Gazete Sahipleri Sendikası’nı kurucu ve yöneticilerinden oldu.
Seksenli yıllarda Türkiye gazetesinde çalışmaya başladı. Güle Güle apartmanındaki odayı babamla birlikte paylaşıyorlardı. Kırk yıllık bir dostlukları vardı ama babamın 1990’da vefatına kadar son 27-28 sene hiç ayrılmamışlardı.
O yıllarda dönemin çok kıymetli yazar ve gazetecileri Türkiye gazetesinde toplanmıştı. Ahmet Kabaklı, Yılmaz Öztuna, Ayhan Songar, Ömer Öztürkmen, Tarık Buğra, Vecihi Ünal, Gürbüz Azak, Ünal Sakman, Sevinç Çokum, Yalçın Özer, Nevzat Yalçıntaş, Ergun Göze, Beşir Ayvazoğlu ve Mustafa Necati Özfatura.
İrfan ağabey, önce “Tarihten Bir Yaprak”, sonra “Osmanlı Padişahları” ve en sonunda da “Gönül Sultanları”nı yazdı gazetede. 1993’te kitap halinde yayınlandı.
İrfan ağabey, 3 yaşında çocuk felci geçirmişti. Çocukluğu hastanelerde geçmiş. Birçok defa ameliyat olmuş. Sol bacağı bu sebeple gelişememişti. Seksenlerde bir trafik kazası geçirdi. Aynı bacağında kırık oluştu. Devamlı iki baston kullanmak zorundaydı. Mücadeleli hayatını bu bastonlarla sürdürdü.
12 Mart 1995’de rahmetli İsa Yusuf Alptekin’in eşi Fatma hanım teyzenin mevlidinden çıktık birlikte. İstanbul Ataköy camisinin bahçesinde fenalaştı. Duygulanmıştı. Tansiyonu yükselmişti. Beyin kanaması geçiriyordu. Mehmet Çiçek vardı yanımızda, hemen onun arabasıyla bizim hastaneye (Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi) götürdük. Beyin Cerrahisinde nöbetçi Op. Dr. Bülent Demirgil’di. Halil ağabey de (Op. Dr. Halil Toplamaoğlu) evden geldi. Beyinde büyük bir kanama olmuştu. Derhal ameliyata aldılar. Ameliyat başarılıydı ama İrfan ağabey bir daha kendine gelemedi. O günden beri bitkisel hayattaydı. 12 yıl 3 ay 14 gün eşi Sevil abla, çocukları Ali, Almula ve Kürşat ona bebek gibi baktılar, büyük bir sevgi, şefkat ve sabırla. Aslında onlar maddi, manevi en büyük ödülleri hak ediyorlar. Allah onlardan razı olsun.
26 Haziran gecesi saat 3 civarındaydı. Cep telefonum çaldı. Arayan Sevil ablaydı. Acı haberi verdi. Ertesi gün vasiyeti üzerine, Fatih camisinde kılınan ikindi namazı sonrası Eyüp Sultan mezarlığına defnettik eski dostlarıyla birlikte. Allah rahmet eylesin. Mekânı cennet olsun.
|
Bu haber 5155 defa okundu.
|
Ufuk Ötesi : 2007 / 07
|
|
|