Elif Nur Deniz-Siyasi gündemin yoğunluğundan olacak çok önemli konular bile görmezden geliniyor. Bunun son örneği de Ankara’da yaşanan skandal… AKP tarafından Cumhurbaşkanı adayı gösterilen, hatta kimi çevreler tarafından seçim bile yapılmadan 11. Cumhurbaşkanı ilan edilen Abdullah Gül’ün başında bulunduğu Dışişleri Bakanlığı tarafından işletilen Devlet Konukevi'nde “9 Mayıs Avrupa Günü” sebebiyle AB Komisyonu'nun Türkiye Temsilcisi Marc Pierini tarafından bir resepsiyon veriliyor. Buraya kadar her şey normal… Ancak Ankara’nın göbeğindeki Devlet Konukevi’nde verilen resepsiyonda AB üyesi tüm ülkelerin bayrağı ile birlikte Türkiye’nin yok saydığı, tanımadığı, Kıbrıs Rum Kesimi'nin bayrağı da yer aldı... Daha önce birçok kez Türkiye - AB Ortak Komisyonu toplantısına ev sahipliği yapan Devlet Konukevi'ne sadece Türkiye ve AB'nin 12 yıldızlı bayrağı konuluyordu... Türkiye Cumhuriyeti'nin tanımadığı Kıbrıs Rum Kesimi'nin bayrağının, diğer üyelerin bayrakları ile birlikte Devlet Konukevi'nin resepsiyon salonuna konulması, Türk konuklar tarafından tepki ile karşılandı. Resepsiyona Devlet Bakanı ve Baş müzakereci Ali Babacan ile Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik de katılarak kısa süre kaldı. Ancak Rum bayrağına hiç bir tepki göstermediler. Bu arada Dışişleri Bakanlığı ne mi yaptı? Bakanlık yetkilileri, bundan duydukları rahatsızlığı AB Türkiye Temsilciliği’ne sözlü olarak ilettiler. Bundan büyük tepki gösterilemezdi zaten… Ermenistan’a 12 puan Eurovision Şarkı Yarışması finallerinde Türkiye en yüksek oy olan 12 puanı Ermenistan'a vermiş. Türkiye geçen yıl da Ermenistan’a 10 puan vermişti. Ermenistan ise bize bırakın 12 puan vermeyi bir puan bile vermedi. Ne geçen yıl, ne de bu yıl… Buna rağmen biz 12 puanı Ermenistan’a hibe ettik… Söylendiğine göre puanlar mesajlarla belirleniyor. Eğer gerçekten puanlar mesajlarla belirleniyorsa Türkiye’den Ermenistan’a bırakın 12 puanı tek puan bile çıkmaması lazım. 12 puan çıkmışsa demek ki, Türkiye’de sandığımızdan çok Ermenistan hayranı var! Hrant Dink öldürüldüğünde, “Hepimiz Ermeniyiz" diye bağıranlar sanırım Ermenistan’a destek çıktı!.. Veya Türkiye’de az olan Ermeni azınlık her şeye rağmen kendini gösterdi ve büyük bir kampanya ile Ermenistan’a 12 puan kazandırdı. Karşılığında ise biz hava aldık. Nereden bakarsanız bakın, bizim dostluk ve kardeşlik mesajlarımız para etmiyor… Bir başka husus, ne Yunanistan ne de Rumlar Türkiye’ye puan verdi. Rumların puan vermesini beklemiyorduk. Onların kinini biliyoruz zaten. Ama Yunanistan… Gerçekten oylar mesajlarla belirleniyorsa, Batı Trakya’daki Türk azınlığın hiç mi oyu yok. Batı Trakya’daki Türklerin, Türkiye’ye her şartta destek verdiğinden kimsenin şüphesi yok. Batı Trakya’daki Türkler de bizi desteklemişler ama bu mesajlar oy olarak bize gelmedi. O zaman şu sonuç çıkıyor; mesajlar her zaman puan etmiyor. Türkiye’ye önümüzdeki yıl için umarım ders olur… Barzani sıkı AKP’ci Türkiye’deki seçimleri bizden çok merak edenlerin bulunduğunu söylersek abartmış olmayız… 1 Mart tezkeresi sırasında Mesud Barzani, TBMM’de yakın ilişkide olduğu milletvekilleri bulunduğunu ve bunların tezkereye red oyu verdiklerini açıklamıştı. Belki de Barzani, yaktın dostları sayesinde Türk askerinin Irak’ın kuzeyine girmesini engellemişti… Şimdi aynı Barzani Türkiye’deki seçimler için boş durmuyor. Öncelikle kendi adamlarını garanti yerlerden listeye koyabilmek, ardından da milletvekili seçtirebilmek için çabalıyor… Bu konuda AKP’ye destek verdiğini açıklamaktan da geri durmuyor. Sadece Barzani olsa iyi… ABD tarafından Irak’ın kuzeyindeki çapulcuların liderliğinden Irak Devlet Başkanlığı’na getirilen Celal Talabani de AKP’nin iktidarda kalmasını istediğini açıkladı… Ve son sürpriz de Kıbrıslı Rumlar’dan geldi. Rumlar da AKP’ye destek verdi... Rum Meclis Başkanı ve AKEL Genel Sekreteri Dimitris Hristofyas, AKP'yi desteklemek zorunda olduklarını söyledi... Bu yaşananlar tesadüf mü? Anlaşılan o ki, AKP’ye Türklerin dışında kimse muhalefet etmiyor… ABD tansiyon düşürüyor Türkiye sınıra 50 bin asker yığınca Irak’ın kuzeyine girmemizden tedirginlik duyan bölücü teröristlerin koruyucusu ABD, Türkiye'deki öfkeyi düşürmeye çalışıyor. ABD’nin Ankara Büyükelçisi Ross Wilson, müttefikleri tarafından Türkiye'ye PKK konusunda gerekli desteğin verilmediğini söyledi... Wilson, Türkiye’nin çok uzun zamandır büyük ölçekli terörle yüz yüze olduğunu belirterek, “ASALA, DHKP-C ve PKK, hepsi aynı şeydir ve son yıllarda Türkiye’ye 40 bin hayata mal olmuşlardır” dedi. Dikkat edilirse Wilson, Türkiye’nin yumuşak karnından vuruyor ve sırtımızı sıvazlıyor… Bu sözleri duyan da ABD’nin terörle mücadele de Türkiye’nin yanında yer alacağını sanır. Ama gerçek hiç de öyle değil. Asıl gerçek ABD’nin sınıra 50 bin asker yığan Türkiye’nin Irak’ın kuzeyine girmesine mani olmak istemesidir. Bunun için güzel sözlerle Türkiye’nin nabzını düşürüyor. Wilson’un bu sözlerinin ülkemizdeki kimi gazetelerde hemen manşet olması daha da manidar…