Türk Edebiyatı Vakfı’nda düzenlenen toplantıya Irak Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı Kemal Bayatlı başkanlık etti. Toplantıda ilk söz Yavuz Bülent Bâkiler’e verildi. Bâkiler, İzzettin Kerkük’ün kültür ordumuzun seçilmiş mensuplarından birisi olduğunu ifade ederek, “Kendisini bütün varlığıyla Kerkük davasına adayan bir vakıf adamdır. O Kerkük Türklüğünün bir imamesi gibidir” dedi. Yazar Oğuz Çetinoğlu da, İzzettin Kerkük’ün çalışmalarından bahsederek, “ İzzettin bey vakıf insandır. “diye konuştu. Prof. Dr. Suphi Saatçi de, İzzettin Kerkük’ün, Kerkük davasındaki önemine işaret ederek, “İzzettin Kerkük yılmaz, yorulmaz sarsılmaz bir Türkmen askeridir ve bu davranışı ile bence Türkmen toplumunun namusunu kurtarmıştır. Onun varlığından dolayı hiç kimse ‘Türkmenlerin askeri yoktur’ diyemez. Hepimize ve özellikle gençlerimize örnek olan bu soylu askeri ve onunla birlikte davamıza hizmet veren kalem arkadaşı Sönmez Ateş’i herkesin saygı ile selamlaması, vatanî bir görev sayılır bence...” dedi. Mehmet Tütüncü de Türkmenlerin Görgür Babası’nın İzzettin Kerkük olduğuna işaret etti. Dr. Nefi Demirci de mücadele arkadaşı İzzettin Kerkük’ü anlatırken duygulu anlar yaşadı. İzzettin Kerkük’ün mücadele hayatından örnekler sundu. Cengiz Bayraktar ise İzzettin Kerkük için “Türkmeneli’nin medar-ı iftiharı mavi urbalıların Korkut Dedesi” dedi. Kemal Çapraz şöyle konuştu: “Kerkük Türklerinin Sönmeyen Ateşi İzzettin Kerkük her zaman bizim yolumuzu aydınlatan bir meşaledir. O, Irak Türklerinin millî hafızası ve arşividir” Yazar Aydil Erol’un yazmış olduğu, “Kerkük’üm fener Kerkük/ Kim demiş söner Kerkük/ Gün gelir devran döner/ Gönülden güler Kerkük” hoyratı okundu. Toplantı sanatçı Bünyamin Aksungur’un ezgileriyle Türk Dünyası’na gezintisiyle devam etti. Misafirlere, Suphi Saatçi ve Mehmet Tütüncü tarafından hazırlanan “Kerkük’ün Sönmez Ateş’i İzzettin Kerkük Armağanı” adlı kitap da hediye edildi. Toplantının kapanış konuşmasını ise Kerkük Vakfı Başkanı İzzettin Kerkük yaptı. Kerkük, kendisi için böyle bir toplantı yapılmasından dolayı duygulandığını ifade ederek, “Irak Türklüğünün davasını yaşatmak hepimizin görevidir. Ben bu görevi birçok dava arkadaşımla birlikte yürüttüm. Şimdi aramızda olmayanlara Allah’tan rahmet, hayatta olanlara uzun ömürler diliyorum. Ama Kerkük mücadelesi zafere kadar sürdürülecektir” diye konuştu.