|
|
|
Üniversiteyi kazanmak da okumak da büyük dert
|
Türk Eğitim-Sen’in araştırmasına göre bir öğrencinin üniversiteye ilk adımı atmasının maliyeti 1 milyar 800 milyonu buluyor. Türk Eğitim-Sen Başkanı Özcan, “Yıllarca üniversite hayali ile çalışan gençler ne yapacağını şaşırıyor” dedi
|
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Şuayip Özcan bir öğrencinin üniversiteye ilk adımının maliyeti ve üniversite çalışanlarının mali durumuna ilişkin yaptıkları araştırmanın sonuçlarını açıkladı.
Türk Eğitim-Sen’in araştırmasına göre, şehir dışında ikamet eden bir öğrencinin üniversiteye ilk adımı atmasının maliyeti harç, yurt, yol, yemek, sosyal faaliyet, ders araç-gereçleri, kitap masrafı dahil en az 1782 YTL 50 kuruş (1 milyar 782 milyon 500 bin lira), ortalama 2 bin 295 YTL 50 kuruştur (2 milyar 295 milyon 500 bin lira). Eğer öğrenci tek başına eve çıkacaksa o taktirde rakam 3 bin 25 YTL 50 kuruşa (3 milyar 25 milyon 500 bin lira) kadar çıkıyor.
Öğrenci ikinci öğretimde okuyorsa, o zaman üniversiteye ilk adımın maliyeti daha da yükseliyor. Örneğin, mühendislik-mimarlık fakültesinde okuyan ikinci öğretim öğrencisinin üniversiteye ilk adım atmasının maliyeti en az 2 bin 878 YTL 50 kuruş (2 milyar 878 milyon 500 bin lira), en fazla 3 bin 788 YTL 50 kuruştur (3 milyar 788 milyon 500 bin lira).
Şehir dışında öğrenimini sürdüren bir üniversite öğrencisinin aylık temel harcaması 622 YTL 50 kuruştur (622 milyon 500 bin lira). Öğrenci kendisini geliştirmek için yabancı dil ve bilgisayar kursuna gidecekse o zaman bu rakam 1.537 YTL 50 kuruşa (1 milyar 537 milyon 500 bin lira) kadar çıkacaktır.
HOCALAR DA PARASIZ
Üniversitelerimizde görev yapan üniversite çalışanlarının durumu da örnek aldığımız Avrupa Birliği üyesi ülkelerin çok gerisindedir. Ülkemizde devlet üniversitelerinde görev yapan kıdemli bir profesörün maaşı 1.490 euro iken, AB üyesi ülkelerde bu rakam 10.000-20.000 euro arasındadır. Yani AB ülkelerinde kıdemli bir profesör Türkiye’ye göre 7 ila 13 kat fazla kazanmaktadır.
Yine ülkemizde birinci derecedeki bir doçent 989 euro kazanıyor. AB ülkelerinde ise 6.000-12.000 euro arasında ücret alıyorlar.
Ülkemizde birinci derecedeki bir öğretim görevlisi 634 euro maaş alıyor. AB ülkelerinde 5.000-8.500 euro kazanıyorlar. Türkiye’de 4. derecedeki bir araştırma görevlisi 598 euro ücret alabiliyor. AB üyesi ülkelerde bu rakam 4.000-7.000 euro arasındadır. Aynı uçurum üniversitede çalışan memurlar için de geçerlidir. Türkiye’de 5. derecede bir memur 421 euro kazanıyor. AB ülkelerinde 2.000-3.000 euro arasında kazanıyorlar. Ülkemizde üniversitede çalışan bir hizmetli 388 euro maaş alırken, AB üyesi ülkelerde bu rakam 1.800-3.000 euro arasındadır.
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Şuayip Özcan, “Yıllarca üniversite özlemiyle yanıp tutuşan gençler ne yazık ki ekonomik zorluklar içinde okul yaşamını sürdürmektedir. Aynı durum üniversite çalışanları için de geçerlidir. Üniversite çalışanları ülkemizde komik düzeyde ücretler alıyorlar. Hayat pahalılığının vurduğu öğrenciler ve üniversite çalışanları için en kısa zamanda tedbirler alınmalıdır” dedi.
|
Bu haber defa okundu.
|
Ufuk Ötesi : 2005 / 10
|
|
|