Irak'ta Türkmenlere yönelik baskıların dayanılmaz boyutlara ulaştığını söyleyen Kerkük İl Genel Meclisi üyesi Ali Mehdi, işgalden sonra Kerkük'e 337 bin peşmerge yerleştirildi, dünyanın gözü önünde bir millet yok ediliyor dedi... Irak'ta seçimler yaklaştıkça Türkmenlerin durumundaki belirsizlik ve seçimlerin adil yapılması konusu daha çok gündeme gelmeye başlıyor. Saddam zamanında görmedikleri baskıya ABD işgalinden sonra Barzani ve Talabani tarafından maruz kaldıklarını dile getiren Kerkük İl Genel Meclisi üyesi ve Irak Türkmen Cephesi (ITC) birinci sıra milletvekili adayı Ali Mehdi, 85 yılın en zor dönemlerini yaşıyoruz dedi. 337 BİN PEŞMERGE YERLEŞTİ Irak'ın ABD tarafından işgalinden sonra Barzani ve Talabani'ye bağlı peşmergelerin tapu ve nüfus dairelerini yağmaladıklarını hatırlatan Ali Mehdi, kuzey bölgelerinde özellikle de Kerkük'te demografik yapının değiştirilmeye çalışıldığına dikkat çekti. İşgalden itibaren kendi liderleri tarafından zorunlu göçe maruz bırakılan ve silah zoruyla Kerkük'e getirilen Kürt sayısının 337 bini bulduğunu dile getirdi. Bunların okullarda, resmi dairelerde, stadyum ve spor salonlarında, Saddam Hüseyin döneminden kalma eski kışlalarda ve hatta polis karakollarında barındıklarını dile getirdi. AİLE BAŞI 5000 DOLAR HİBE Barzani-Talabani yönetimlerince silah zoruyla Kerkük'e getirilen peşmerge aile başına 5000 dolar mesken parası verildiğini bildiren Mehdi, Kerkük'e sürekli yerleşmek için kendilerine konut yapsınlar diye verilen bu paranın hesabının dahi tutulmadığına dikkat çekti. Yaklaşık 500 milyon dolar tutarındaki bu paranın kaynağının ise Türkiye olduğunu dile getiren ITC Kerkük Milletvekili Adayı Ali Mehdi, Habur sınır kapısından Musul'da 5 Türk polisi şehit edilinceye kadar günde ortalama 3000 kamyonun geçtiğini ve bunlardan Barzani ve Talabani güçlerinin gümrük harcı adı altında kamyon başına 170 dolar aldıklarını söyledi. Türkiye'nin en kısa sürede Habur'a alternatif olarak Musul üzerinden bir sınır kapısı açması gerektiğine dikkat çeken Mehdi, bu yolla IKYB ve IKDP'nin elindeki en önemli parasal kaynağın kontrol altına alınabileceğini söyledi. Ancak Türkiye'nin bölgede etkin olmasını istemeyen güçlerin bunu engellediğine dikkat çekti... SEÇİMLERE HİLE KARIŞACAK Peşmergelerin ABD'nin desteği ile petrol bölgelerindeki Türkmen şehirlerinde nüfus yapısını değiştirmeye yönelik harekat düzenlediklerini vurgulayan Mehdi, tamamıyla kürtlerle meskun bölgelerdeki Kürtlerin Kerkük ve Musul gibi kentlere liderleri tarafından silah zoruyla kamyonlara bindirilip gönderilerek, seçmen dengesinin bozulmaya çalışıldığını buna karşılık Türkmenlerin ise neredeyse bütün Irak'a yayılmış oldukları için 3 milyondan fazla nüfusları oldukları halde böyle bir organizasyon karşısında çaresiz kaldıklarını vurguluyor. Türkiye'nin demeç vermenin yanında icrai faaliyetlere de girmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Irak'taki seçimlerin kesinlikle demokratik olmayacağını belirterek, sokakta ABD askerleri kendileri dolaşamıyor ki seçim güvenliğini nasıl sağlasınlar diye sordu. Özellikle Kerkük'te bütün belediye başkanlarının, valinin, emniyet müdürünün, seçim komisyonunun, yeni kurulan Irak ordusunun Kürtlerden müteşekkil olduğunu belirten Mehdi, ABD'li yetkililere bu görevlere ya tarafsız kişileri getirin ya da hakkaniyet ölçüsünde bölgedeki bütün unsurların temsil edildiği bir organizasyon gerçekleştirin diye teklif götürdüklerini ancak ABD'li yetkililerin bunu kabul etmediğini vurguladı. Kerkük'ün Barzani'ye bağlı peşmergelerce işgal edildikten sonra şehre kamu görevlisi adı altında 15 bin peşmergenin atamasının yapıldığını söyledi. Bu insanların gerekli eğitim ve ehliyetten uzak olduklarını vurgulayarak mesela Kerkük valisi olarak atanan adam, eskiden taksi şoförüydü dedi... SEÇİM PUSULASINDA TÜRKÇE YOK Sadece Türk olduğumuz için değil, aynı zamanda Türkiye komşumuz hatta sınırdaşımız olduğu için baskı görüyoruz diyen Mehdi, Türkiye'nin bölgede etkin olmasını istemeyen güçlerin, bu nedenle Türkmenleri yok saymaya ve asimle etmeye çalıştıklarını vurguladı. Bugün Türkmenlerle Kürtlerin Irak'ta hemen hemen eşit sayıda olduklarını vurgulayan ITC Milletvekili adayı Ali Mehdi, ancak eskiden Saddam'ın yaptığı asimle politikasını şimdi de Barzani ve Talabani'nin kendilerine karşı kullandıklarını söyledi. Bu nedenle can korkusuyla araya sıkışmış olan bazı aşiretlerin Türkmen olduklarını söyleyemediklerini vurguladı. Seçim pusulasında Türkçe'ye yer verilmediğine dikkat çeken Mehdi; seçim pusulalarının Arapça ve Kürtçe hazırlandığını, buna itiraz ettikleri halde dikkate alınmadığını hatta Yeni Irak Anayasası'na bile resmi dil olarak Arapça ve Kürtçe yazıldığı oysa bölgenin bin yıldan fazla bir zamandır Türklerin ana yurdu olduğunu vurguladı. Seçim pusulasına Türkçe'nin konulmaması nedeniyle ana dili olan Türkçe dışında başka dil bilmeyen binlerce Türkmen'in bu en demokratik haklarını kullanmaktan dahi mahrum kalacaklarını ve dünyanın buna seyirci kaldığına dikkat çekti. SADDAM'IN SİLAHLARI PEŞMERGELERDE 3'ncü Körfez Savaşı'ndan sonra ABD askerlerince Irak işgal edilip Saddam yönetimine ait bütün silahlara el konulduğuna dikkat çeken Mehdi, bu silahların şu anda hepsinin peşmergelere teslim edildiğini söyledi. Saddam Hüseyin'in savaş uçaklarının da imha edilmediğini, yer altındaki hangarlarından dahi çıkmadan zaten Amerikalıların eline geçtiğini hatırlattı. Savaş uçakları, tanklar ve helikopterlerin dahil bütün ağır silahların olduğu gibi Barzani ve Talabani'ye Amerikalılarca teslim edildiğini belirten Mehdi'ye bunları kullanacak teknik yeterlilikte personel peşmergelerin elinde var mı sorumuz üzerine, Irak ordusunun yeniden yapılanması çerçevesinde İsrail ve ABD tarafından kürtlere pilotluk, ve tank şoförlüğü dersleri verildiğini belirtti. ABD'nin Iraklı subaylar adı altında peşmergeler arasından seçtiği kişileri Amerika'ya götürerek eğitime tabi tuttuğunu söyledi. Şu andaki yeni Irak ordusunun sayısının 200 bine ulaştığını ve bu gücün tamamına yakının peşmergelerden oluştuğunu, özellikle de bu silahlı gücün yarısından fazlasının kuzeyde Türk sınırına yakın yere konuşlandığını bildirdi. Ayrıca Irak polis gücü olarak kurulan birimde de hakimiyetin peşmergelerde olduğunu kürt polis sayısının da 15 bini aştığını belirtti. Ayrıca İsrail'in Erbil ve Süleymaniye'de Büyük Ortadoğu Projesi çerçevesinde kendilerine müttefik gördükleri peşmergelere ait arazileri yüksek paralarla satın aldıklarını ve buralarda Peşmergelere sivil toplum örgütü adı altında devlet yapısı ve askerlik eğitimleri verdiklerini söyledi. Ayrıca Kürtlere yönelik yoğun bir misyonerlik faaliyeti olduğunu hatırlatan Mehdi, bedava kürtçe İncil'ler dağıtıldığını haber aldıklarını vurguladı.