Kasım 2008

Ö T E S İ

 

10.10.2024 



Klerides’in ağzından Kıbrıs gerçeği


Kıbrıs Rum kesiminin eski lideri Klerides, Kıbrıs’ta Denktaş ve Türkiye’yi masa başında suçlu gösterdiklerini itiraf etti. Klerides, “Kıbrıs müzakerelerinde hiçbir şeyi kabul etmeyerek ve başarısızlığı Türk tarafına ait gösterme taktiği uygulayarak AB üyeliği hedefine ulaştık" diyor

Kıbrıs Rum kesimin eski lideri, İngiliz istihbaratının yetiştirdiği HİPERİDES kod adlı EOKA teröristi ve Avukat Glafkos Klerides ölümün soğuk nefesini ensesinde hissedince yaptığı kötülükleri bir bir itiraf etmeye başladı. Kıbrıs Rum kesiminin eski lideri Klerides bakın ne herzeler itiraf etmiş; “Kıbrıs müzakerelerinde hiçbir şeyi kabul etmeyerek, hiçbir taviz vermeden ve başarısızlığı Türk tarafına ait gösterme taktiği uygulayarak Avrupa Birliği (AB) üyeliği hedefine ulaştık." Çok değil daha bir yıl öncesine kadar Kıbrıs’ta Rumların en yetkili ismi olan Klerides tipik Rum yalancılığı ve iftiracılığı yeteneklerini kullanarak dünyanın en haklı askeri harekâtını yapan Türkiye’yi masa başında suçlu gösterdiklerini artık bütün dünyaya korkmadan çekinmeden açıklıyor. Klerides, bütün Avrupa ve Türkiye’deki “ver kurtulcular” tarafından uzlaşmaz olarak gösterilen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Denktaş ve Türkiye’nin haklılığını ortaya koyan başka bir gerçeği daha itiraf etti. Klerides, “10 yıllık hükümetimiz döneminde silahlanmaya büyük önem verdim ve sahip olduğumuz silahların büyük bölümünü Yunanistan verdi” diyor. Klerides’in açıklamaları, kimin masadan kaçtığını, kimin Kıbrıs’ta barış istemediğini ve kimin silahlandığını çok güzel anlatıyor. Sadece Klerides’in bu açıklamaları bile Denktaş ve Türk tarafının haklılığını çok iyi ortaya koyuyor. Tabii anlamak isteyene… Ortadaki gerçekler ve Klerides’in bu itiraflarına rağmen hâlâ Denktaş’ı çözüme engel olarak görmek ve göstermek Türk düşmanlığından başka bir şey değildir. Avrupalıların ikiyüzlü tavırları ve Türk düşmanlığına alıştık. Ama bizim içimizde olanların da Denktaş’ı suçlaması ve Türkiye’yi neredeyse işgalci olarak göstermeleri, hele hele Klerides’in bu açıklamalarından sonra bile buna devam etmeleri hainlikten başka bir şey değil. Bu utanmazca attıkları çamur ve pislik topakları ile bıkmadan usanmadan Denktaş’ın ne kadar “kötü”, “beceriksiz” ve “geri kafalı” olduğundan dem vurup Kıbrıs’la alakalı ve dış kaynaklı her problemin sorumluluğunu bu vatansever insana yükleyenlerin yüzleri Klerides’in bu itiraflarından sonra biraz olsun kızardı mı? Yıllardır Türkiye’yi savaş yanlısı ve işgalci olarak gösteren Avrupa ve onların Türkiye’deki uzantıları Klerides’in itiraflarından sonra umarız gerçekleri görebilirler. İKİYÜZLÜ AVRUPA Batılılar, kendi insanı için dünyanın en “hoşgörülü” ve en “medeni” yapısını kursa bile konu Türkler oldu mu her zaman çifte standart uyguladı ve uyguluyor. Çünkü Batının o sömürgeci ve acımasız suratına tarihinde yediği en şiddetli tokatları hep Türkler atmıştır ve biz unutsak bile Batı bunu unutmayacaktır. Sadece Kıbrıs’ta mı? Türkler söz konusu olunca Avrupalıların nasıl hak ve adalet kavramından vazgeçtiklerini birkaç örnekle açıklayalım. Rum ordusunun Kıbrıs’ta Türk köylerini sabaha karşı basıp erkekleri kurşuna dizmesi, kadınların ırzına geçmesi ve bebeleri süngülemesi – HAKLIDIR ama Türk Ordusunun bebeleri kurtarmak için Ada’ya çıkması - HAKSIZDIR. Yunan ve Rumların Avrupa’dan aldıkları ucuz kredilerle tonlarca silah alıp bütün Kıbrıs ve Ege adalarını ağzına kadar silahla doldurması – HAKLIDIR ama Türkiye’nin Kıbrıs’ta ve Ege’de kendini korumak için kuvvet bulundurması – HAKSIZDIR. Yunan ve Rumların 100 senedir Türk topraklarını işgal edip Türkler’i katledip, mallarını mülklerini ellerinden alıp yüz binlerce masum Türkü etnik temizliğe tabi tutması – HAKLIDIR ama Bayan Lozidiu adlı Rum kokonasının 2 odalı evinin kazara Türkler tarafından alınması -HAKSIZDIR veTürkler’in hemen milyon dolarlar tazminat ödemesi gereklidir. Batılılara silah çeken Usame ve Saddam’ın idam edilmesi – HAKLIDIR ama Türkler’e silah çeken 35 bin masum insanın katili teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın idam edilmesi – HAKSIZDIR. Almanya’nın Solingen kentinde Türkler’in Alman gençleri tarafından kendi evlerinde cayır cayır yakılması- HAKLIDIR ama Türkiye’ye gelip gösterdiğimiz misafirperverliğe bayrağımızı popolarına sürerek ve içip içip her tarafa saldırarak karşılık veren İngiliz holiganlarının burnunun bile kanaması - HAKSIZDIR.


Bu haber defa okundu.

Ufuk Ötesi  : 2003 / 12

 

 Sayı :79

 KÜNYE
 
 ARŞİV
 
 ABONELİK
 
 REKLAM
 
 
  YAZARLAR
 Ali Arif Esatgil
Bayrak gibi yaşamak...
 Alptekin Cevherli
En zor yazım…
 Doç. Dr. Fethi Gedikli
Şimşek gibi çakıp geçen ülkücü
 Dr. Yusuf Gedikli
Sevgili Kemalciğim, candaşım, kardaşım, arkadaşım…
 Kemal Çapraz
Son söz...
 Olcay Yazıcı
Asil Neslin Son Temsilcisi: Kemâl Çapraz
 Bayram Akcan
“BOZKURT” Kemal ÇAPRAZ
 Aydil Erol
Bu çapraz, kimin çaprazı?!!
 Şahin Zenginal
Sensiz hayat zor olacak
 Ünal  Bolat
Sevdiğini Türk için seven Alperen
 Hayri Ataş
“YA BÖYLE ÖLÜM DEĞİL Mİ ERKEN”
 Mehmet Türker
Türk Dünyasının dervişi
 Mehmet Nuri Yardım
Kemal Çapraz diye bir kahraman
 Prof Dr. Ali Osman Özcan
Ufuk Ötesinde Çapraz Ateş
 Orhan Seyfi Şirin
Çapraz doğuştan ‘Reis’ti
 Rasim Ekşi
Kardeşim Kemal’in Vasiyeti
 Dr. Orhan  Gedikli
Sevgili Kemal Kardeşimin Ardından
 Özdemir Özsoy
Seni unutamayız
 Dr. Ünal Metin
“Ufuk Ötesi” yaşıyor
 Aybars Fırat
Kastamonu Beyefendisi
 Süleyman Özkonuk
Öteki Ufuk
 Coşkun Çokyiğit
Kemal Çapraz “Tek Ağaç”lardandı
 Zeki Hacı ibrahimoğlu
30 yıllık dostumdu
 Baki Günay
Kırım Meclisinde Kemal Çapraz sesleri
 Ahmet Tüzün
İz Bırakan
 Cem  Sökmen
Metropoldeki dâvâ adamı: Kemal Çapraz
 Hüseyin Özbek
Kemal Bey
 Asuman Özdemir
Sermayeye kurban gittin…
           
       
 
   

Karahan 2002