|
|
|
7. Türk Dünyası günleri Kastamonu’da muhteşem bir şekilde kutlandı
|
Bayrakların geleceğe yürüyüşü
Tarihle Türk’ün buluşması
Kastamonu Türk Dünyası Günleri’nin 7’incisi 250 milyonluk büyük Türk milletinin görkemli buluşmasına sahne oldu. Dünyanın dört bir köşesindeki Türklük temsilcilerinin milli kıyafetleriyle ve bayraklarıyla yürüyüş kortejinde yerlerini alması göğüsleri kabarttı.
Tarihteki en önemli kültür merkezlerinden biri olan Kastamonu’da 7 yıldır yapılan Türk Dünyası Günleri’ne gösterilen ilgi, “Tarihle Türklüğün buluşması” olarak nitelendirildi. Her köşesinde görkemli tarihimizin nabız atışlarının hissedildiği şehirde, üç gün boyunca Türk Dünyası’ndan gelen misafirlerle, Kastamonulular arasında gönül köprüleri kuruldu.
BİLGE ERTEKİN |
Kastamonu’da geleneksel hale gelen Türk Dünyası Günleri’nin 7’incisi görkemli bir şekilde kutlandı. Kastamonu Belediyesi tarafından düzenlenen, Atatürk’ün Kastamonu’ya gelişi ve Şapka İnkılabı törenleriyle başlayan Türk Dünyası Günleri üç gün sürdü. Törenler 23 Ağustos günü Olukbaşı’ndan yürüyüşle başladı. Türk Dünyası’nın dört bir köşesinden gelen temsilcilerin milli kıyafetleri ve bayraklarıyla yürüyüşe geçmeleri vatandaşlar tarafından büyük alkış aldı. Aynı halının motifleri görüntüsü veren bu muhteşem buluşmada, Kerkük Türklerinin yürüyüşü ise vatandaşların duygulanmasına ve “Kerkük Türk’tür Türk Kalacaktır” diye bağırarak duygularını ifade etmelerine sebep oldu. Kastamonu halkının yoğun katılımıyla gerçekleşen törenler sırasında bütün evlere ve tarihi konaklara bayrak asıldı. Olukbaşı’ndan Atatürk’ün Şapka İnkılabını gerçekleştirdiği tarihi binaya kadar bando eşliğinde yapılan yürüyüş gözleri yaşarttı. Törene, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, Kastamonu Vali Vekili Fahri Oluk, Kastamonu Belediye Başkanı Turhan Topçoğlu, Garnizon Komutanı Mehmet Ay, Türk Dünyası’nın temsilcileri ve kalabalık bir vatandaş topluluğu katıldı.
KASTAMONULULAR DESTAN YAZDI
Törende bir konuşma yapan Belediye Başkanı Turhan Topçuoğlu, medeni bir millet olma yolunda büyük bir mücadele veren milletimiz için 23 Ağustos 1925 günün, çok önemli bir tarih olduğunu belirtti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu da, Kastamonuluların adeta bir destan yazarcasına Türk Devleti’nin kurulmasına destek verdiklerini ifade etti. Daha sonra Atatürk’ün Kastamonu Nutku ve Kastamonuluların cevabı öğretmenler tarafından okundu. Kastamonu Sepetçioğlu Halk Oyunları Ekibi ise burada nefis bir gösteri yaptı. Öğleden sonra ise Türk Dünyası Kültür Merkezi’nin Nasrullah Meydanı’ndaki kitap sergisini Belediye Başkanı Turhan Topçuoğlu ve Vali Yardımcısı Fahri Oluk açtı. Açılışta bir konuşma yapan Topçuoğlu, Atatürk’ün 1933 yılında yaptığı konuşmasındaki, “ Bugün Sovyetler Birliği dostumuzdur, komşumuzdur, müttefikimizdir. Bu dostluğa ihtiyacımız vardır. Fakat yarının ne olacağını kimse bugünden kestiremez. Tıpkı Osmanlı İmparatorluğu gibi, tıpkı Avusturya-Macaristan İmparatorluğu gibi parçalanabilir, ufalanabilir. Bugün elinde sımsıkı tuttuğu milletler avuçlarından kaçabilirler, dünya yeni bir dengeye ulaşabilir.
İşte o zaman Türkiye ne yapacağını bilmelidir. Bizim, bu dostumuzun idaresinde, dili bir, inancı bir, özü bir kardeşlerimiz vardır.
Onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız. Hazır olmak yalnız o günü susup beklemek değildir. Hazırlanmak lazımdır. Milletler buna nasıl hazırlanırlar.
Manevi köprüleri sağlam tutarak. Dil, bir köprüdür, tarih bir köprüdür. Köklerimize inmeli ve olayların böldüğü tarihimiz içinde bütünleşmeliyiz. Onların (Dış Türkleri) bize yaklaşmasını bekleyemeyiz. Bizim onlara yakınlaşmamız gerekli” sözlerini hatırlattı. Başkan Topçuoğlu’nun konuşmasından sonra Irak Türkleri Halk Oyunları Ekibi’nin gösterisi ilgi ile izlendi. Kitap Sergisi’nin gezilmesinden sonra Belediye’nin Sergi salonunda Kırımlı Ressam Ramiz Netovkin’in sergisi açıldı. Netovkin’in birbirinden güzel eserleri büyük beğeni topladı. Daha önceden Kırım’ın ünlü ressamı Netovkin’in Kastamonu ve Bahçesaray’ın benzerliklerini çizdiği Bahçesaray-Kastamonu Albümü de büyük beğeni toplamıştı.
BİR TÜRK DÜNYAYA BEDELDİR
Türk Dünyası Günleri çerçevesinde Kerkük Vakfı Genel Sekreteri Prof. Dr. Suphi Saatçi de “Irak’taki son durum ve Kerkük Türkleri” konulu bir konferans verdi. Saatçi, kendisinin Kerkük doğumu olduğunu ama 25 yıl Kerkük’teki zulüm sebebiyle doğduğu topraklara gidemediğini belirtti. Saatçi, Kerkük Türklerinin durumunu ve yapılması gerekenleri, maddeler halinde açıkladı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni Tanıtma Komitesi Başkanı ve Gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Dr. Yusuf Gedikli de, “Kıbrıs’ta Çözüm Nedir” başlıklı bir konferans verdi. Gedikli, Türkiye’nin Kıbrıs’ta net bir çözüm ortaya koyması gerektiğine işaret ederek bu çözümde, “Bağımsızlığın devamıdır. Türkiye bunu bütün dünyaya deklere etmeli ve bağımsızlığın devamından başka bir çözümü kabul etmeyeceğini belirtmelidir” diye konuştu. Gazetemizin imtiyaz sahibi ve Basın Birliği Derneği Başkanı Kemal Çapraz ise “Atatürk ve Türk Dünyası” konulu bir slayt gösterisi yaptı. Çapraz, Atatürk döneminde Türk Dünyası gerçeğinin devamlı gündemde tutulduğuna işaret ederek, hatta, Atatürk’ün çeşitli şehirlerde “Türk Dünyası’nın güneşi şehrimize hoş geldiniz” pankartlarıyla karşılandığını ifade ederek, o dönemde konuyla ilgili çekilmiş fotoğrafları slayt olarak gösterdi. Dünyanın her köşesinde Türklere karşı katliamlar yapıldığına işaret eden Çapraz, “İnsan Hakları bayrağını Türk milletinin taşıması gerekir. Çünkü dünyanın her köşesinde katliama uğrayan ezilen yok edilen, millet Türklerdir. Bugünkü İnsan Hakları kuruluşları, siyasi kuruluşlardır. Katliama uğrayanlar Türkler ve Müslümanlar olduğu zaman sesleri çıkmamaktadır”dedi. “Atatürk’ün bir Türk Dünyaya bedeldir”sözünü boşuna Kastamonu’da söylemediğine işaret eden Çapraz, “Bugün Dünya Türklüğünde önemli bir uyanış vardır. Eğer Türkler, ‘Dil, fikir ve İş birliğini’ sağlarsa, Küresel esaret zincirini kırar. İşte, Dünya’ya hakim olmak isteyen Emperyalist güçlerde bundan korkmaktadır. Türkiye’ye karşı yapılan baskılar boşuna değildir. Çünkü, Türk Dünyası’nın kalbi ve beyni Türkiye’dir. Eğer Türkler kendi yaşadıkları coğrafyalardaki stratejik kaynakları kendileri kullanırlarsa dünyanın en önemli gücü olurlar. İşte bu uyanışı sağlayacak Türk lideri de Dünya’ya bedel olan Türk olur” ifadeleri ile konuşmasını tamamladı.
ŞAHSEMEM ÇOŞTURDU
Özbekistanlı ünlü sanatçı Şahsenem ise gece Cumhuriyet Meydanı’nı dolduran 20 binin üzerindeki kalabalığı coşturdu. Zaman zaman esprileriyle Kastamonuluların gönlünü feth eden sanatçı, Kazak Türklerinin sesi Dil Gazetesinin sahibi Osman Kumandan’la Özbek ve Kazak Türkçesiyle sohbet etti. Şahsenem’den sonra ünlü sanatçı Sinan Özen de bir konser verdi. Yine etkinlikler çerçevesinde Kastamonu Belediyesi tarafından 180 çocuk sünnet ettirildi.
Gazeteci-Yazar Arslan Bulut da, “Türk Dünyası’nın Geleceği” konulu bir konferans verdi. Konferanstan sonra, Irak Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı Kemal Bayatlı, Kastamonu Belediye Başkanı Turhan Topçuoğlu’na, Irak Türklerine verdiği destekten dolayı bir plaket ve Kerkük Kalesi’nin resmi bulunan bir tablo hediye etti. Yine Tataristan Özerk Cumhuriyeti’nden gelen misafirler de başkana bir Tatar Şapkası ve Tatarların milli tatlısı “Çek çek” hediye ettiler. Gagauzya’dan gelen Sergey Çoban ve Komrat Belediye Başkan Yardımcısı Necdet Ertuğrul, Başkan Topçuoğlu’na Gagauz Halk Kültürünü tanıtan birer albüm hediye ettiler. Gagauz heyeti ayrıca, Türk Dünyası’na hizmetlerinden dolayı Kemal Çapraz ve Emin Çapraz’a da birer albüm hediye etti. Türk Dünyası Günleri boyunca Kastamonu Belediye Başkanı Turhan Topçuoğlu, yardımcıları Mehmet Sayan ve Fikri Yazan, yine Türk Dünyası sevdalılarından Emin Çapraz, Türk Dünyası’nın çeşitli bölgelerinden gelen temsilcileri yalnız bırakmadı.
BURAM BURAM TARİH
Kastamonu’nun her köşesi buram buram tarih fışkırıyor. Kastamonu Turizm ve Kültürünü Geliştirme Derneği, Türk Dünyası Günlerine katılan misafirleri gezdirmeyi gönüllü olarak üstlenmiş. Derneğin Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Arslan, Turizm Danışmanı Murat Karasalihoğlu, Ayfer Erkal, Özlem Yahyaoğlu, Ayşegül Koçalioğlu, Eda Yücebıyık, Kastamonu’nun bütün güzelliklerini anlatabilmek için adeta çırpındılar. Bu güzel insanların gayretleriyle Kastamonu mutlaka layık olduğu yere gelecektir. Turizm Derneği görevlileri önce Beylikler döneminin en önemli yapısı olan Kasabaköy Mahmutbey Camii’ni götürdüler misafirleri... 1366 yılında yapılan ve Candaroğlu Emir Mahmut Bey tarafından yaptırılan camii ahşap işçiliğin en güzel örneklerinden biridir. Kastamonu’nun el sanatlarını geliştirmek üzere açılan El Sanatları Teşhir Merkezi ise gerçekten gezilmeye değer muhteşem bir yapı. El Sanatları Müdürü Basri Yavuz ise buranın önemli bir kültür merkezi olmasını sağlayan insan.. Şeyh Şaban-ı Veli Hazretlerinin bulunduğu Hz. Pir Külliyesi, Vedat Tek Anı Sanat ve Restorasyon Merkezi, Yanık Han, Yakup Ağa Külliyesi, Nasrullah Meydanı, Hükümet Konağı ve buradaki Kent Tarihi Müzesi, Liva Paşa Konağı, Eflanili Konağı, Münire Medresesi, Hepkebirler Türbesi ve Aşıklı Sultan Türbesi, kısa zamanda konuklara gezdirilen önemli merkezlerden birkaçı... Daha Kastamonu’ya girdiğinizde hissettiğiniz manevi hava ve tarihin o büyüleyici etkisi orada bulunduğunuz sürece devam ediyor. Bu muhteşem kentin geçmişteki, ihtişamlı günlerine geri dönüşüne hep birlikte şahit oluyorsunuz. Yöneticisiyle, halkıyla, gurbette yaşayan hemşehrileriyle bütünleşen Kastamonu, yeniden ayağa kalkmanın sinyallerini veriyor. Bu başarıda az çok payı olan herkesi kutlamamak elde mi?...
KIŞLA PARKINDA FİNAL
Kastamonu’nun her köşesine yapılan parklar insanların sosyal hayatında önemli bir yeri doldurmuş. Kışla Parkı da o güzel parklardan bir tanesi. Türk Dünyası Günlerinin finali Kışla Parkındaki Türk Dünyası müziklerinin sunulduğu bir konserle son buldu. Burada Irak Türkmen Korosu’nun muhteşem konserini, Gagauzların gösterisi izledi. Özbekistan’ın ünlü sanatçısı Behram Beyin ezgileri ise büyük beğeni topladı. Yine Kazak halk Türkülerinden örnekler sunan Sedat Çolakoğlu ise Türk Dünyası müziğinin birbirinden çok da farklı olmadığını gösterdi. Nağmelerin dalga dalga Türk dünyasında aynı ruhun ifadesi olarak telaffuz edilip coşkuyla söylenmesine hep birlikte şahit olduk.
GÜZELLİKLER GÜLDESTESİ
Kastamonu’da kaldığımız müddetçe misafirlerden yakın ilgisini esirgemeyen gazetemizin müessese müdürü Demet Yeğenoğlu’na Kastamonu’da kaldığımız 3 gün boyunca Türk misafirperverliğinin en güzel örneğini gösteren Osmanlı Sarayı çalışanlarına, Geziye renk katan Hoca Ahmet Yesevi Vakfı Başkanı Erdoğan Aslıyüce’ye, Gazeteci-yazar İsrafil Kürşat Kumbasar’a, Ankara’dan toplantıya katılan Sevginaz Hamevioğlu ve Tataristanlı misafirlerine, Türk Dünyası Kültür Merkezi çalışanlarına ve burada ismini sayamadığım yüzlerce isme binlerce teşekkür. Kastamonu sen her şeyin en iyisine layıksın...
Kutu içinde
TURGET AÇILDI
Kastamonu Turizm Eğitim ve Kültürünü Geliştirme Derneği, düzenlenen bir törenle hizmete girdi. Kastamonu’da çok önemli bir boşluğu dolduracak olan Dernek, Kastamonu’ya gönül vermiş insanlar tarafından kurulmuş. Münire Medresesi’nin içinde yer alan Dernek Merkezi’nin açılışını Kastamonu Belediye Başkanı Turhan Topçuoğlu, Kerkük Vakfı Genel Sekreteri Prof. Dr. Suphi Saatçi ve Hoca Ahmet Yesevi Vakfı Başkanı Erdoğan Aslıyüce birlikte yaptılar. Dernek Başkanı Erdal Arslan, Kastamonu’nun zengin tarihini, kültürünü ve doğasını tanıtmayı amaçladıklarını söyledi. Dernek kurucuları şunlar: Erdal Arslan, Işın Vergül, Mustafa Afacan, Nail Küçük, Mustafa Gezici, Nermin Aslan, Efkan Akaydın, Özlem Yahyaoğlu, Ümit Yörük..
Yine derneğe güç katan Ayfer Erkal, Ayşegül Koçalioğlu, Özlem Yahyaoğlu, Eda Yücebıyık ve Murat Karasalihoğlu’nu da burada anmadan geçemeyeceğiz.
Kutu içinde
Peşmergeler silahtan arındırılsın
Kastamonu Türk Dünyası Günleri’nin yapıldığı saatlerde Kerkük’te Türkmenlere karşı yapılan saldırılar üzerine bir basın toplantısı düzenlendi. Kastamonu Belediye Başkanı Turhan Topçuoğlu’nun başkanlığında düzenlenen toplantıda, Türk Dünyası Günleri Tertip Komitesi olarak, Türkmenlere karşı yapılan saldırılar şiddetle kınanarak, bölgede terörün kaynağı olan Peşmergelerin derhal silahtan arındırılması gerektiğine dikkat çekildi. Kerkük Vakfı Genel Sekreteri Prof. Dr. Suphi Saatçi, Irak Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı Kemal Bayatlı, Gazeteci-Yazar Kemal Çapraz ve Hoca Ahmet Yesevi Vakfı Başkanı Erdoğan Aslıyüce’nin de katıldığı basın toplantısında, Kastamonu Türk Dünyası Günleri Tertip Komitesi adına hazırlanan bildiriyi Prof. Dr. Suphi Saatçi okudu. Saatçi, bin yıldan buyana Irak’ta varlıklarını sürdüren Türkmenlerin, ülkenin üçüncü asli unsuru olarak, bütün baskı ve asimilasyon uygulamalarına rağmen dillerini, kültürlerini, ve kimliklerini günümüze kadar koruduklarını belirtti.
EŞKİYALIKLA DEVLET YÖNETİLMEZ
Saatçi şöyle dedi: “Eşkıyalık yaparak devlet yönetmeye talip olan Peşmergeler, halis muhlis bir Türkmen kenti olan Kerkük’e gizlice sızmaktan başka, buradaki yerli halkı tedirgin etmekte, zaman zaman gasp ve soygun hareketlerinde bulunarak, alışageldikleri gayri meşru yollarla şehir halkına rahatsızlık vermektedirler.
21 Ağustos 2003 tarihinde Irak Türkmenleri’nin en büyük ilçesi olan Tuzhurmatı’da, huzur ve güven içinde yaşayan Türkmenlere ateş açan Talabani güçlerine bağlı Peşmergeler, 7 soydaşımızın ölümüne, 21 kişinin de yaralanmasına sebep olmuşlardır. Irak’ta bütün Türkmenleri rahatsız eden bu menfur saldırı Türkmenlerin kalbi olan Kerkük’te halkı galeyana getirmiş ve 5 binin üzerinde Türkmen’in bu olayı protesto etmesine yol açmıştır. Silahsız olan Türkmen topluluğuna aynı karanlık güçler, aynı şekilde ateş açmak suretiyle 2 Türkmen’in ölümüne ve 11 Türkmen’in yaralanmasına sebebiyet vermişlerdir.
Ancak yaşanan bu menfur olaylar, ülkede herkesin özlemini çektiği demokratik ve barışçı güven ortamı yerine, huzurun ve barışın ikamesini istemeyenlerin var olduğunu göstermiştir. Böylece barış ve insan hakları edebiyatı yapanlar, daha uzun süre Irak’ta güvenliğin ve asayişin ertelenmesine vesile olacaklardır. Bu kötü niyeti taşıyanların kimler olduğu, artık anlaşılmıştır. Dolayısıyla Türkmenlere kin bağlayan, her vesile ile huzur ve güveni bozan eli silahlı Peşmergeler, tamamen silahtan arındırılmadıkça, bölgede güven ve huzur ortamı sağlanmayacak ve bölge halkları arasında kardeşlik ve güven tesis edilmeyecektir”
Bildiride, “Bütün Türk dünyası olarak, Türkmenlerin kanlarının yerde kalmayacağına inanıyor ve Irak Türkmenlerinin haklı ve meşru davalarının yanında olduğumuzu aziz Türk milletine açıklıyoruz” denildi.
|
Bu haber defa okundu.
|
Ufuk Ötesi : 2003 / 09
|
|
|