BİLGİ İLETİŞİM TEKNOLOJİSİ VE ÜRÜNLERİ
Nano teknolojiye yeni geçiş ile fizik alanında milimetrenin ve zaman biriminde de saniyenin milyonda birine geçişe ulaşılmıştır. Nano teknoloji henüz bebeklik çağındadır. En büyük ve en son model üretilmiş bilgisayarla tasarım ve üretimi için çalışılan Tekno-nöron aşamasında, “Yapay Zekâ” çalışmaları yapılmaktadır.
İleri teknoloji olarak tanımlanan “Mikro işlemciler ve bağlantı ağları teknolojisi”nin yeni ürünleri hızla gündelik hayata girmektedir.
Ürünlerin tanınmış olanları yeni TV’ler, yeni ve çok işlevli GSM telefonlar, bilgisayarlar, uzaktan komuta kontrol cihazları, akıllı otolar, akıllı konutlar ve akıllı ofisler ile yeni nesil robotlardır.
Ürünlerin tasarım felsefesinde, çok amaçlı işlevlerin eş zamanlı ve saniyelerle ölçülen zaman biriminde işlem yapmaları ve birbirleri arasında iletişim kurabilmeleri yer almaktadır.
Çok yakın zamanda yapay zekâ ile donatılmış siborgların insanlık hizmetinde görevlendirilmesi gündeme gelecektir. Bunun anlamı; insan için risk taşıyan iş ve işlemlerin güvenilir ve yüksek standartta yapılabileceğidir.
Elektronik gereçlerle donanmak zorunda olan her insan için, zorunlu bir öğrenim ve eğitim yanında, yazılım teknolojisi ve sistemlerinin üretimi, işletilmesi, denetimi, yenilenmesi ve işletim sistemlerinin yüksek dereceli güvenirlilik standartlarına kavuşturulması; sürekli denetlenen ve geliştirilerek yenilenen bilgi teknolojisini gündeme getirmiştir.
Bilgi iletişim teknolojisi ve ürünlerinin tasarım, üretim ve kullanımında; önderlik ABD’de olmak üzere, elit gurupların oluşturulduğu birkaç ülkenin (AB’nin bazı ülkeleri ile Japonya, Rusya, Çin ve Hindistan) önde olduğu bir endüstri ve bilim alanıdır.
BİLGİ İLETİŞİM PAZARI VE GELECEK ÜZERİNE
Bilgi iletişim pazarının gelişmesini ve genişlemesini tetikleyen internet ağ sistemi ve lojistik unsurlarla birlikte dünya bilişim pazarı, yılda 1.000.000.000 ABD dolarını aşmaktadır. Gelecekte bu değerin en az 5.000.000.000 dolar/yıl olabileceği öngörülmektedir.
Geleceğin bilgi toplumlarında bilgi iletişiminde internet kullanımı; bebekler ve hastalar ile çok yaşlılar dışında kalan tüm nüfusa ait olacaktır.
AB üye ülkelerinde okuma yazma bilmeyen son kişinin 1928 yılında İskandinavya’da öldüğü hatırlanınca, AB üye ülke toplumlarının “Vatandaş Kültürü Düzeyi”nin dahi yeterli görülmeyip geleceğin AB bilgi toplumunu oluşturma çalışmaları, 1995–1999 ve 2000 – 2008 dönemi itibariyle iki etapta projelendirilmiş bulunmaktadır.
Bilgi toplumu olma yolunda AB üye ülke vatandaşları için “Yeni Avrupa Vatandaşı” üretim projesi/ Sokrates Projesi 16 milyar Euroluk bir bütçe ile uygulanmaya başlamıştır.
Türkiye için AB Sokrates Projesi’nin ve şemsiyesi altındaki Minerva Projesi’nin paraleli yeni Türk Projesi’nin geliştirilmiş düzeydeki versiyonu ile diğer projelerin (Yüksek öğretim, yabancı dil öğrenimi ve yetişkin eğitimi projelerinin) gerçekleştirilmesinde; bir alt yapı ve gereç desteği olarak değerlendirilmesi önem ve gereklilik taşımaktadır.
Ülkemizde de 2008 yılı itibariyle okul çağı dışındaki nüfustan 9.500.000 kişinin (6.500.000 kadın, 3.000.000 erkek nüfusun) okuma yazma bilmediği dikkate alındığında; bilgi toplumu olmak yolunda yapılacak iş ve işlemlerin devasa boyutlarda planlanması ve organize edilmesi zorunluluğu ortaya çıkmaktadır.
TÜRKİYE BİLGİ İLETİŞİM PAZARI
Türkiye bilgi iletişim teknolojisinin kullanımında büyük adımını, 1985 – 1988 yılları arasında yaptığı iletişim teknolojisi alt yapısı ve santral modernizasyon yatırımları ile atmıştır. Böylece toplam 2 milyon olan telefon abonesi, ilk defa 6 milyonu aşmış ve günümüzde 22 milyon adet aboneye ulaşmıştır.
GSM santral ve baz istasyon ağı ile GSM alt yapısı kurulmuştur. 1988 yılından itibaren GSM kullanıcı sayısı 20 milyon sınırını geçmiştir.
TV kanalları elli 50 kanal sınırını geçmiş, uydu yayınları ile siyasi sınırlar aşılmış, uydu iletişimi ile internet kullanımına geçilmiştir.
1960 yılından sonra küçük ve orta büyüklükte IBM bilgisayar sistemi ile tanışan Türkiye, 2005 yılında kişisel bilgisayar stoku 8 milyon adet sınırına yaklaşmış, bunun yüzde 10’undan fazlası el bilgisayarı olarak bulunmaktadır.
Yıllık satış değeri notebook için 100,000 adet/yılı, masa PC’ler için 100,000 adet/yılı aşarak çeyrek milyon yıla ulaşmıştır. Pazarın yıllık cirosu 1.000.000.000 ABD doları değerini aşmaktadır. Stok hurda değeri ise 10.000.000.000 ABD doları değerini aşmaktadır.
Teknolojik Standart ve teknik denetim ölçü ve kurallar sorunu
Türkiye Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın bilgi iletişim kural ve standartlarını oluşturmayışı yanında denetimsizlik eylemleri sonucu; Türkiye bilgisayar çöplüğü olma yolunda hızla ilerlemektedir. Çöplüğün faturası, şimdiden on milyar doları aşmıştır.
Dil sorunu
Bilgi iletişim teknolojisi ürünlerinin isim ve işlevleri ile ilgili piyasa dili; Türkçe dilinden farklı, yabancı bir dilin de bozuk ve anlaşılmaz bir ifadesi ile bazı kelimeler yan yana getirilerek iletişim kurulmaya çalışılmaktadır.
Pazardaki iletişim dili; anlamı ve işlevi ile telaffuzu da öğrenilmeden kullanılan ses ve kelime kirliliğinden oluşan bir dil kaosu halindedir. Bu durum Türkiye’ye yakışmadığı gibi çok çirkin ve kötü bir tablonun oluşmasına yol açmıştır.
Gerek Kültür Bakanlığı’nın ve gerekse Milli Eğitim Bakanlığı’nın konuya ilgisizliği ve sorumsuzluğu ile bu durum sürüp gitmektedir.
Öğretim ve eğitim sorunu
Türkiye bilgi iletişim pazarında bilgisayar ve internet kullanıcısı yirmi milyonu aşmaktadır. Bu sayının giderek artış göstereceği dikkate alındığında, yetişkinler ve meslek adamlarının dil ve teknoloji alanındaki öğrenim ve eğitimlerinin kapsam ve içeriğini ortaya koymaktadır.
TÜRKİYE PAZARININ GELECEĞİ
Türkiye bilgi iletişim pazarı, gelecek on yıl içinde ve her yıl yüzde 10 büyüyerek 2015 yılı sonunda internet ve bilgisayar kullanıcıları 30 milyon kişiye ulaşacaktır. Bunun anlamı, Türkiye’de ortalama olarak 250,000 adet/yıldan başlayarak 1.000.000 adet/yıl bilgisayar satışının olacağıdır. Bu bilgisayarların yüzde 50’sinin notebook olacağı öngörülmektedir. Donanım pazarının finansal boyutu ortalama olarak yıllık bazda 1.500.000 dolar olarak hesaplanmaktadır. Yazılım ve teknik hizmetlerin finansal boyutu ise ortalama 500 milyon dolar seviyesinde öngörülmektedir.
İnternet kullanımı ve ücretleri açısından her kullanıcı için 180 dolar/ yıl üzerinden, 5.400.000.000 dolar/ yıl iletişim bedeli oluşacaktır. ( Bugünkü tarifelerin yüzde 50’ye ineceği esas alınmıştır.)
Sonuç olarak Türkiye bilgi iletişim pazarının finansal boyutu; yan ürünler ile birlikte yıllık bazda 10, 000.000.000 dolara erişeceği varsayılmaktadır.
ÜRÜNLER VE SORUNLAR
Türk bilgisayar kullanıcılarının en büyük sorunu; bilgisayar teknolojisi ve kullanımı konusunda yeterli bilgi ve becerisinin olmayışıdır. Ürünler açısından temel sorun; bilgisayar kapasite, kalite, yedek parça ve teknik servis standartlarının konulmayışı ve denetimsizliği sonucu, Türkiye bilgisayar hurdalığına dönüştürülmüştür. Yazılım programları ve telif hakları tam bir kaos halindedir. Teknik servislerin standart altı yapı ve elemanları ile kalitesiz ve güvensiz hizmet üretimi ile bilgisayar kullanıcıları bunaltılmış durumdadır. Bilgisayar, yedek parça ve teknik hizmetlerin fiyatlandırılması, ithalatçı kuruluşların kişisel anlayış ve uygulamalarına bırakılmış durumdadır.
Bütün bu olumsuz yapıya rağmen, Türk insanı teknolojik yenilik ve yeni imkânlar sunan bu bilgisayar edinme, internet kullanımı konusunda yüksek dereceli istek göstermiştir.
TÜRKİYE PAZARINDAKİ KURULUŞLAR VE PAZAR PAYLARI
Türkiye pazarında 15 farklı alanda 4280 şirket faaliyet göstermektedir. Toplam olarak 200,000 kişinin çalıştığı Bilgi iletişim pazarının yıllık ticaret hacmi 15 milyar dolar/yılı aşmış durumdadır.
Toplam olarak 4280 adet bireysel ve çok az kısmı kurumsal faaliyet gösteren kuruluşun oluşturduğu pazar, halen büyümenin başlangıcında bulunmaktadır. Pazar payının yüzde 60’ını kamu kuruluşları, yüzde 40’ını özel sektör oluşturmaktadır. Fakat bu yapı gelecek on yılda tersine dönecektir.
Donanım pazarında temsilci kuruluşlar; pazar payının yüzde 50’sine sahip bulunuyor. Kalan yüzde 50’si ise markasız ve fason imalata dayalı Uzakdoğu kaynaklı ürünlerin pazar payıdır.
Kişisel bilgisayar ve özellikle notebook ürünleri; donanım pazarının yüzde 10’una iki 250.000.000 dolar/yıl satış hacmine ulaşmış bulunuyor.
TÜRKİYE PAZARININ GELECEĞİ
Türkiye’nin okullaşma, eğitim yatırımları ile milli gelirindeki ortalama büyüme değerlerinin gelecek hesaplamalarına göre öngörü değerleri aşağıdadır.
Gelecek 10 yıl içinde pazarın donanım sektörü; 10 milyon stoklu ve yıllık 1.000.000 adet satış değerli kişisel bilgisayarlardan oluşacaktır. Kişisel bilgisayarların yüzde 50’den fazlasını notebooklar oluşturacak.
Donanım pazarında yıllık cironun ortalama 500 milyon dolar/yıl olacağı, alçak tahmin yöntemi olarak belirlenmektedir.
Türkiye bilgi iletişim pazarındaki toplam cironun ise yıllık bazda 30 milyar dolar/ yıla ulaşacağı da ayrı bir öngörü olarak karşımızdadır.
TEKNOPARK VE TEKNOLOJİ ÜRETİMİ
Türkiye’nin bilgisayar teknolojisi yatırımlarını yapması için yeterli tüketici sayısı ile yeterli ekonomik alım gücünün oluşmuştur. Başlangıç yatırımı bir Teknopark için; ortalama 100 milyon dolarlık yatırım gerekmektedir. Başarılı Ar-Ge çalışmaları için her yıl ortalama 12 milyon dolarlık işletme gideri kaynağını oluşturmak temel basamak olarak öngörülmüştür.
Likid kristal ekran üretimi, hemen her alanda uygulanma imkânı olacağından, ticari sonuçlar hızla oluşabilecektir. Hardware teknolojileri olarak tanımlanan mikro işlemci üniteler üretim birimleri teknolojisi yatırımları; Ar-Ge çalışmaları ile tasarım, işlevler, boyut, işlem hızları, teknik dayanıklılık ve güvenlik standartları, ticari üretim maliyetlerinin optimizasyonu (makine parkı, hammadde, malzeme ve yarı mamulleri, kalite kontrol hattı, sistem montajları ve nihai ürün işlemleri) finansal boyut ve maliyetlerin karşılanması ana hedeftir.
Ürünlerin akademik ve ticari boyutta oluşturulması, ekonomik analiz ve optimizasyon çalışmaların sonuçlarına göre oluşmaktadır.
YAZILIM PROGRAMLARI VE SİSTEM HİZMET PAKETİ
Yazılım teknolojisinin temel unsuru; yetişmiş ve/veya yetiştirilecek uzmanlardır. Yazılım programlarının içerik ve kapsamı sektör ihtiyaçlarının boyutları ile doğru orantılıdır. Yazılım programlarının makine parkını, yüksek kapasiteli ve zengin donanımlı bilgisayarlı laboratuarlar oluşturmaktadır.
SONUÇ
Üretim ve yazılım bilgileri teknolojisini üreten ülke toplumlarının “Bilgi Toplumu” olma yolunda ulaştıkları düzey, gelişmekte olan ülkeler için ürkütücü ve bir o kadar da karşı konulamaz güç tehdidi algılamalarına yol açmaktadır.
Daha açık bir anlatımla, neokoloniyal bir düzene doğru süratli bir gidiş başlamıştır.
Bağımsız ve özgür bir toplum için çıkış yolu, Bilgi Toplumu dönemine geçiş şartlarının hızla oluşturulmasıdır.
* Kaynak İnternetWorldStats.com ile Site Surfing Guide Copyright 2001–2005, Miniwats İnternatinal, İnc
|