Azerbaycan Haber

 

Orhan Hasanoğlu  

Siyasî oyunlar ve Türkiye’nin tavrı


Türkiye dışında kalmış ve Fars rejimi altında ezilmeye mahkûm olmuş en kalabalık Türk topluluğu olan Güney Azerbaycan Türkleri ise ne yazık ki, yüzlerce Türk dünyası araştırmacısının, yazarının, dergi ve gazetelerin gündeme getirmediği veya getirmekten çekindiği, 28 milyonu aşkın bir kitledir.

Tarih boyunca Türkler bir çok hanlığa, beyliğe sahip olmuşlar, zamanla büyük kabilelerden oluşan bu hanlıklar ve beylikler güçlü hükümdarların adaletli yönetimi sayesinde kudretli devletlere çevrilmişlerdir.
Bugün Türkiye hudutları haricinde bağımsızlığını kazanmış Türk cumhuriyetleri bulunmasına rağmen hâlâ baskı altında ezilmekte olan topluluklarımız da mevcuttur. Bunlar öz ata baba yurtlarında yaşamakta oldukları halde hür bir yaşam sürdürebilmenin savaşını vermektedirler.
Yakın tarihte Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla sömürgeci hakimiyeti altında kalmış kardeş ülkelerimiz, bağımsızlıklarını zorlu bir mücadeleden sonra kazandı ve müstakil devletler oldu.
Türkiye dışında kalmış ve Fars rejimi altında ezilmeye mahkûm olmuş en kalabalık Türk topluluğu olan Güney Azerbaycan Türkleri ise ne yazık ki, yüzlerce Türk dünyası araştırmacısının, yazarının, dergi ve gazetelerin gündeme getirmediği veya getirmekten çekindiği, 28 milyonu aşkın bir kitledir.
Türkler, asırlar boyunca esaret altında kalmalarına rağmen Farsları koruyan İran İslam devletinin çıkarları için çalıştırılmakta, zulme mahkûm edilmektedir. Azerbaycan’ın güneyinde kalan ve çok sıkı bir rejime tabi tutulan, sadece sayılarıyla değil, yerleşim coğrafyalarıyla da İran devletinin önemli bölgelerinde yaşamakta olan Azerbaycan Türkleri, devamlı olarak baskıya maruz kalmaktadır. Kendi ana dillerinde hiç bir okul ve iletişim vasıtası bulunmayan bu kardeşlerimiz ülkede Farsça yazıp okumaya mecbur edilmişler; dil, millet, hür bir yaşama hasret kalmışlardır. İran, İslam ülkesi olmasına rağmen ülkede İslam da pek doğru dürüst yaşanmamaktadır. Bunların hepsinin bizzat Tebriz’de, Alemdar’da ve tamamen Türklerin yaşadığı bir çok bölgede şahidi olmuş olsak da, son zamanlarda artık bir kıpırdama olduğu gözlerden kaçmamaktadır.
Azerbaycan’da Ebulfez Elçibey’in kurmuş olduğu BAB (Büyük Azerbaycan Birliği) çok büyük tesir göstermiş, lakin bu kuruluşun Elçibey’den sonra doğru yönlendirilememesiyle Güneyle alakalı yeterli çalışmalar yapılamamıştır. Türkiye’yle eş zamanlı olarak Azerbaycan da çok hassas bir politika izlemelidir. Bugün Irakta Amerikan tezgâhı yüzünden çok sayıda Türk hayatını kaybetti, evleri talan edildi, sokaklarda Kürt peşmergelerinin saldırısına maruz kaldı ve hâlâ onlara sahip çıkan yok.
Artık Amerika, İran devletinin dahilinde ve haricinde Türklerin bağımsızlığıyla ilgili çalışmalar yapmaktadır. Geçmiş tarihlerde maalesef Türkiye tarafından sadece seyredilmekle kalınan, AB ve ABD tarafından Türkiye’de kurulan sivil toplumculuk tezgâhının temeli yakın tarihte bu topraklarda da atılacaktır. İran İslam Cumhuriyetinin yıkılmasında bu güçlerin bugünden Türkleri kullanmaya kalkışması, yarın bunun bize neye mal olacağı, faturasının nasıl ödeneceği şimdiden görülmektedir. Azerbaycan’da ve Türkiye’de mevcut olan şartlarda çok daha iyi şeyler yapılabilir


www.ufukotesi.com - 12 / 2004  

ufuk@ufukotesi.com

Ufuk Ötesi Gazetesi'nde yayınlanan yazı, haber ve fotoğraflar kaynak gösterilerek iktibas edilebilir.