Ufuk Ötesi gazetemizin 3’üncü yaşının ilk sayısı ile karşınızdayız. Tamı tamına 2 yıl sizlerle birlikte ülkemizdeki ve dünyadaki gündemi paylaştık. Zaman zaman birlikte dertlendik, zaman zaman sevinçlerimizi paylaştık. Ufuk Ötesi, yayın kadrosu ile okuyucuları büyük bir aile oldu. Bu aile daima ülkemize karşı kurulan tuzakları ciddi araştırmalarla, belgelerle ortaya koydu. Aylık bir gazete olmasına rağmen hep gündemin önünde koştu. Gündem oluşturulmasında önemli adımlar attı. Ufuksuz insanların, ufuksuz iktidarın ve siyasilerin yönettiği bir ülkede, ufukların ötesini göstermeye çalıştı. |
Genç dinamik bir kadro ile yola çıktık. Sizlerden aldığımız güçle 3 yılımıza ulaştık. Binlerce insanımızla her ay buluşmanın mutluluğunu yayın kadromuzla hep birlikte tattık.
Sizlerle nefes alıp veriyoruz. Sizinle duygularımızı, araştırmalarımızı düşüncelerimizi paylaşıyoruz. Gazetemizin sadece ülkemizde değil, ülkemizden çok uzak köşelerde bile okunması bize ayrı bir heyecan ayrı bir mutluluk veriyor. Okyanus ötelerinden gelen mesajlar bize güç katıyor.
YENİ BİR SOLUK
Ufuk Ötesi Gazetesi, tekelleşen ve tek sesli hale gelen basınımızda yeni bir soluk olarak ortaya çıktı. Dağıtım tekelini, sizlerin abone kampanyalarıyla aşmaya çalıştık. Her insanımıza ulaşabilmek için kağıt, baskı ve posta ücretlerine defalarca zam gelmesine rağmen fiyatımızı değiştirmedik. İstedik ki, düşünen insanımıza ulaşalım. Krizlerle boğuşan okurlarımıza ek bir yük getirmeyelim. Yayın hayatımıza, Ufuk Ötesi Yayınlarıyla da ayrı bir zenginlik getirdik. Kültür dünyamıza birer miras olarak kalabilecek eserleri tek tek neşretmeye başladık. Ufuk Ötesi Yayınları kısa sürede 6 kitaba ulaştı.
Ufuk Ötesi ailesinin değerli mensupları, bizler sizlerin destekleriyle kamuoyuna ulaşmaya, çalışıyoruz. Eğer gazetemizi beğenerek okuyorsanız, sizden bu gazetenin daha da yayılması için küçük birer hareket bekliyoruz. İnanıyoruz ki, herkesin rahatlıkla yapabileceği bu hareket sayesinde gazetemiz çok daha güçlü olacak ve Türk insanına daha yaygın bir şekilde ulaşacaktır. Gazetemizin her abonesi, bu gazeteyi yaymakla kendisini görevli hissetmeli ve kendisinden başka en az üç abone kazandırmayı ilke edinmelidir. Eğer bunu başarabilirsek ki başarmayacak hiçbir engel yoktur. Gazetemizin tirajını anında 3 katına çıkarmak mümkün. Eğer bizlerin sesi çıkarsa, bizlerin araştırmaları kamuoyumuza daha yaygın ulaşırsa bu ülkede teslimiyetçilerin o kadar rahat hareket edemeyecekleri ortadadır.
UFUK ÖTESİ SİZLERLE VAR
Ufuk Ötesi hiçbir sermaye grubunun desteği olmadan, hiçbir holding veya başka bir kuruluşun katkısı olmadan sadece ve sadece yüce milletine güvenen idealist bir kadro tarafından çıkarılmaktadır. Bir kuruş almadan bilgisini ve araştırmalarını milletimizle paylaşmayı bir borç bilen ve bunu kendine ilke edinen aydınlarımıza ve yazarlarımıza burada bir kez daha teşekkür etmeyi borç biliyorum. Ufuk Ötesi yazarları ve okurlarıyla bütünleşmiş bir kadronun ürünüdür. Bu kadro, gazetesiyle, internetiyle, kitap yayınlarıyla ve konferanslarıyla yüce milletimize ulaşmaya ve ülkemize karşı oynanan oyunları bozmaya çalışan bir kadronun ürünüdür. Teslimiyetçilerin karşısında her biri biren kale gibi durmaktadır.
GASPIRALI’NIN YOLUNDA
İsmail Gaspıralı’nın 1883 yılında yaktığı meşaleyi hiçbir zaman söndürmeden onun ideallerine hizmet yolunda söylediği sözleri kendimize ilke edinerek yolumuza devam edeceğiz. Onun, “Eğer milletine hizmet etmek istiyorsan yapabildiğin işten başla” sözünü hiçbir zaman unutmadık. Bugün bizim yapabileceğimiz bu gazeteyi en iyi çıkararak yüce milletimize hizmet etmektir. Bu gazeteyi yaymak, abone olmak, reklam vermek işte bu idealler çerçevesinde değerlendirilmelidir. “Dilde, Fikirde, İşte Birlik” idealine ancak ve ancak güçlü yayın kuruluşları ile ulaşılabilir. Bu yayınları yaşatmak, bu yayınları ayakta tutmak, bilginin güç olduğunu yeniden güçlü bir şekilde kavramakla olur. Türk milliyetçiliği tarihini bir gazeteler ve dergiler mezarlığı olmaktan çıkarmalıyız. Onun için de çıkan yayınlarımıza omuz vermek, güçlü yayınlara alt yapı hazırlamak zorundayız. Güçlü bir günlük gazetemizin, güçlü bir televizyonumuzun olmayışından hâlâ yakınmıyor muyuz? O zaman karanlıktan şikayet edenlerin mutlaka bir ateş yakması lazım. Gelecek kuşaklara aydınlık yarınları hazırlamak, bizlerin görevi, haydi hep birlikte göreve...
|