Yakın Takip

 

Dr. Ünal Metin  

Bir seçimin önünden; bir seçimin ardından


200 bin insan 300 milyon insan için sandığa oylarını atacaklar. Kıbrıs'ta seçim var. 200 bin insan kararını verecek. Ya " Bağımsızlık benim karakterimdir " diyen o büyük önderin kanından geldiklerini cihana haykıracaklar ya da ...

Bu işin " ya da " sı yok. Büyük devlet adamı RAUF DENKTAŞ'ın dediği gibi Kıbrıs Türklüğü'nün mayası sağlamdır. Her sağlıklı bünyede bulunan parazitler, mikroplar, virüsler gibi Türklükten uzaklaşmış kişiler aralarında olabilir. Uygun koşullarda bünyeyi hasta eden bu virüsler, belki bir süre insanı güçsüz bırakabilirler ama
sağlam bünye bunları vücuttan defeder. Kıbrıs Türk'ü de aralarına sızmış bu virüsleri yok edecektir. 14 Aralık'ta sandığa gömecektir.

SEÇİM Mİ GEÇİM Mİ ? EŞEK Mİ ÇAKAL MI ?

Kıbrıs Türk Halkı kendilerini yönetecek insanları seçmek için çalışırken; bazıları bunu GEÇİM KAPISI yapmışlardır. Avrupa Birliği fonlarını cukkalayarak, zengin ABD'li Rum lobisinin paralarını utanmadan ceplerine indirerek Kıbrıs'ı Rum'a peşkeş çekmeye çalışmaktadırlar. İnsanlara utanmadan şunu diyorlar:
- Bağımsızlık istersen aç kalacaksın, Rumla birleşirsen karnın doyacak.
Karakteri bağımsızlık olan bir halka paralı kölelik öneriyorlar. Onlar için Türklük önemli değilmiş. Onlar Kıbrıslı imiş. Çüş be kardeşim. Kıbrıs'ın EŞEK'i meşhurdur. Kıbrıs Türk'ü eşek ile insanı ayırt eder. Oyunu eşeklere değil kendi soyundan insanlara verir. Ben eşekleri severim. İnsana faydalı hayvandırlar. Ama beni yönetmek isteyen eşeklere oy vermem. Eşekler eşek kaldığı müddetçe sevimlidirler, eşekler çakallığa özenince öküz olmak isteyen kurbağaya dönerler.

HAK VE ÖZGÜRLÜK'ÜN ZAFERİ

Kıbrıs'ta önümüzdeki günlerde yapılacak olan seçimin heyecanı sürerken Bulgaristan'da Ekim ayında yerel seçimler yapıldı. Hak ve Özgürlük Partisi Ahmet Doğan'ın liderliğinde seçimlerden zaferle çıktı. Hükümeti oluşturan diğer partiler büyük oy kaybına uğrarken, hükümette 2 bakanlıkla temsil edilen Hak ve Özgürlüklerin bu başarısı takdirle karşılandı.
Bulgaristan'ın her bölgesinde seçime katılan Hak ve Özgürlükler belediye başkanlıklarının üçte birini kazandılar. Birçok muhtarlığı aldılar. Hak ve Özgürlükler adaylarını Türklerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde Türk asıllı kişilerden diğer bölgelerde Bulgar asıllı vatandaşlardan gösterdi. Bu Bulgarlar tarafından da sempatiyle karşılandı. Hak ve Özgürlük partisi bölücü bir parti olmadığını yaptığı bu aday seçimi ile de ispat etti.

DOST ACI SÖYLER

Bulgaristan seçimlerinde kazanılan bu başarı elbette çok güzel. Bulgaristan'daki Türk halkının refaha kavuşması en büyük dileğimizdir. Yalnız Hak ve Özgürlük Partisi de siyasetçilerimizin o kahrolası büyüklük hastalığına gitgide sürüklenmeye başlamış.
Bulgaristan'da yaşayan bazı arkadaş ve eş dosttan öğrendiklerimize göre, milletvekili seçilen bazı kişiler içlerinden çıktıkları halkı unutuyorlar. Geldikleri makamı kişisel çıkarları ve adam kayırmacılık için kullanıyorlar. Bu arkadaşları buradan ikaz ediyorum ki; onlar fakir ve çileli bir halkın oylarıyla oralara geldiler. Asla bunları unutmasınlar. Yoksa sonra çok geç olabilir.

OMURTAG SEÇİMLERİ

Hak ve Özgürlük Partisi'nin bu gibi yanlış davranışlarından dolayı Bulgaristan Türkleri arasında bazı ayrılıklar görülmeye başlandı. Güner Tahir liderliğinde halihazırda bir başka parti muhalefet yapıyor. Ünal Lütfi liderliğinde de başka bir parti kurulmaya çalışılıyor. Bu Türk oylarının bölünmesine yol açıyor. Gelecek seçimlerde Türk oylarında bir bölünme olabilir. Bu tehlike için bugünden düşünülmesi ve kişisel hırsların terk edilmesi gerekir.
Son seçimlerde halkın sevmediği kişiler bazı bölgelerde aday gösterildi. Bunun en çarpıcı örneği Omurtag kasabasıdır. Büyük bir oy potansiyeline sahip, Türklerin çoğunlukta bulunduğu Omurtag'da halkın istemediği bir aday yüzünden Hak ve Özgürlükler burada seçimi kaybetti. Hak ve Özgürlük Partisi'nin son anda adaylıktan aldığı Enver Hatipoğlu bağımsız olarak girdiği seçimi kazandı. Bu Hak ve Özgürlük açısından bir prestij kaybıdır. Bu gibi hatalar partiyi yıpratır. Hatalar tekrarlanmadığı zaman pek önemli değildir. Hatada ısrar ise felaket getirir. Ben Hak ve Özgürlükler Partisi'nin güçlenmesini istiyorum. Çünkü o bizim için özel bir yeri olan harekettir. Hak ve Özgürlük yöneticileri halkla ters düşmemelidirler. Onların buna hakkı yoktur. Zira onlar Avrupa'da Türk adını temsil ediyorlar ve bu ad kutsaldır.


www.ufukotesi.com - 12 / 2003  

unalmetin11@yahoo.com

Ufuk Ötesi Gazetesi'nde yayınlanan yazı, haber ve fotoğraflar kaynak gösterilerek iktibas edilebilir.