129 kg ağırlığındaki BİLSAT Uydusu, uluslararası bir girişim olan, Afet İzleme Takımuydu Sistemi'nde (Disaster Monitoring Constellation) de yer alacak
TÜBİTAK - BİLTEN tarafından teknoloji transferi ile gerçekleşen ve ilk Türk gözetleme uydusu özelliğini taşıyan BİLSAT adlı uydu Dünyadan 686 km yükseklikteki yörüngesine yerleştirildi. |
Artık uzay ülkeleri şampiyonlar ligine Türkiye’de katıldı.Bilime, uzaya gönül vermiş her Türk'ün yüreğine İki ay önce su serpildi. Uzayın bizim için ulaşılamaz olduğu kanısını akıllardan yıkan ilk Türk yapımı mini uydumuz BİLSAT-1, başarıyla Rusya'dan uzaya fırlatıldı.
Türkiye teknolojik gelişmede gün geçtikçe önemli adımlara imza atıyor. Telekom altyapısı ve milli yazılımlarda kat edilen bilgi birikimleri nihayet uzay sektöründe de kendini göstermeye başladı. Türkiye kendisinin ürettiği ilk uzay uydusu Bilsat’tı yörüngeye oturttu.Teknoloji transferi ile gerçekleşen BİLSAT uydusunun iki önemli parçası TÜBİTAK BİLTEN'in (Bilgi Teknolojileri ve Elektronik Araştırma Enstitüsü) mühendislerince tasarlandı ve aynı kurumun tesislerinde üretildi.
İLK TÜRK UYDUSU
BILSAT-1 uydusu 686 km irtifada dairesel ve güneşe eş zamanlı ve ekvator düzlemine göre yaklaşık 98 derece eğimli bir yörüngede dünyanın çevresinde dönmekte... Bir dünya turu bu yörüngede 110 1.5 saatin altında bir sürede tamamlandığından günde yaklaşık 17 kez dünyanın çevresini dolanabilmektedir. Uydu bu şekilde dönerken, Yerküre 24 saat periyotlu kendi ekseni etrafındaki dönüşüne devam ettiğinden, uydu dünyanın her noktasından görüntü alabilmekte. Bu uydular (DMC) yörüngedeki diğer herhangi bir ticari uyduya göre on kat daha geniş bir alanı (600km x 600km) tarama imkanı veriyor. Bu uyduların mümkün kıldığı bir başka ilk de uyduların aynı sahneyi 24 saat içinde ikinci kez görüntüleyebilmeleridir. Halihazırda uzaydaki herhangi bir ticari uydu en çok ancak 16 günde bir yeniden görüntüleyebilme olanağı sağlayabilmektedir. BILTEN mühendislerinin bir araştırma projesi olarak saniyede 100 Mb hızla görüntü aktaracak bir X-band iletici (transmitter) üzerinde çalıştıkları belirtiliyor. X-bandı özellikle askeri iletişimde güvenlik sağlıyor.
BİLSAT NASIL DOĞDU ?
TÜBİTAK'a bağlı Bilgi Teknolojileri ve Elektronik Araştırma Enstitüsü (BİLTEN), 2000 yılında açtığı ihale süreci sonunda proje, İngiltere'de bulunan SSTL (Surrey Satellite Technologies Limited) şirketi ile başladı.
Projeye göre, uydunun montaj ve yapım aşamaları bizzat Türk mühendislerinin katılımıyla İngiltere'de yapıldı. Ayrıca ODTÜ kampüsü içerisinde bulunan BİLTEN binasında uydu yapım çalışmalarına uygun 1000 sınıfı temiz odanın kurulması da proje dahilinde yapıldı. Uydu yapımı dışında birçok yüksek teknoloji gerektiren elektronik çalışmalara da uygun ortam sağlayan, sıcaklık, basınç ve nemin yanında toz parçacıklarının miktarı ayarlayan temiz odanın Türkiye'ye kazandırılması, projenin en önemli noktalarından birini oluşturdu.
BİLTEN'de çalışan 12 mühendis ve 4 teknisyenin, yaklaşık 2 yıl sürecek uydu yapım çalışmalarına katılmak üzere Türkiye'deki yaşantılarını bir kenara bırakarak İngiltere'ye yerleşti. İki yıl süren bu çalışmada BİLTEN mühendisleri, uydu yapımının tüm evrelerine bizzat katıldılar; hatta "mühendislik modeli" denilen BİLSAT-1'in birebir çalışan bir modelini yaptılar. Bu modelin tek farkı, kullanılan malzemelerin ekonomik sebeplerle uzay kalitesinde olmaması. İngiltere'de bunlar yaşanırken Türkiye'de bulunan grup da çok yoğun bir çalışmanın içerisinde oldu. Uydunun iki önemli faydalı yükü olan ÇOBAN (çok bantlı görüntüleyicinin kısaltması) ve GEZGİN'in (gerçek zamanlı görüntü işleyenin kısaltması) tasarım ve yapım çalışması BİLTEN binasında tüm hızıyla sürdü... ÇOBAN, uzaydan 120 metre çözünürlükte görüntü verebilen 8 kanallı bir kamera. GEZGİN ise, JPEG 2000 algoritmasıyla görüntü sıkıştıran bir veri işleme kartı. Uydu için hayati görevleri bulunan bu iki sistemin proje tamamlandığında Türkiye'nin uzayda çalışan ilk elektro-optik sistemleri olacak olması.
GEZGİN ve ÇOBAN sayesinde uydudan elde edilen görüntüler çevre kirliliğinden tarımda ürün rekoltesinin incelenmesine, şehir planlamadan tabi afetlerin neden olduğu hasarın değerlendirilmesine kadar birçok alanda kullanılabilecek.
TÜRKİYE UZAY LİGİNDE
BİLTEN mühendislerinden Cem Özkaptan elde edilen başarının büyüklüğü konusunda şöyle diyor: "Artık uzay ülkeleri şampiyonlar ligine biz de katılmış bulunuyoruz. Daha bu işi yapamayan çok fazla Avrupa Birliği üyesi ülke var. İnşallah bir sonraki uyduyu da yapacağız ve böylece çeyrek finale kalmış olacağız. Çünkü o zaman en ileri 10 ülke arasında olacağız. Daha tabii ki yolun başındayız ama çok çalışarak eminim bunu başaracağız." Türkiye üzerinden günde iki defa geçecek olan BİLSAT-1, kendi durum bilgileri dışında çektiği fotoğrafları da yer istasyonuna iletecek Uydumuz BİLSAT-1, yapımından fırlatılmasına, Türkiye'de diğer uydular için alt yapının kurulmasından İngiltere'de kalan çalışanların masraflarına kadar herşey dahil 14 milyon dolara mal oldu. "Atatürk Olimpiyat Stadının 100 milyon dolara mal olduğunu düşününce uydunun maliyetinin çok da büyük olmadığı daha kolay anlaşılabilinir.
BİLSAT SAVUNMA SANAYİDE KULLANILACAK MI ?
Bilsat Uydumuz askeri bir uydu konumunda yapılmamıştır..Yaptığı işe gözlem yerine "uzaktan algılama" demek daha uygun.Bu tür uydular optik ve/veya SAR (Synthetic Aperture Radar) görüntüleme sistemleri, ELINT (ELectronic INTelligence), SIGINT (SIGnals INTelligence) vb. veya bu misyonlardan birden fazlasını yapan uydulara verilen bir isimdir.
Savunma sanayinde ikonos uydusunun kullanımı veya İsraille ortak kullandığımız ofeq 5 uydularından faydalanılmaktadır. Fakat hala bir gözetleme uydusu alamamış olması yakın gelecekte Türkiye’yi zor duruma düşürebilir. Birilerinin bizleri rahatlıkla gözetleyip izlediği bir ortamda bizim de gözetlemeye en kısa zamanda kaynak ayırmamız gerekmektedir.
Bilgi İçin
http://www.bilten.metu.edu.tr/bilsat/
|